Dünden bugüne istismar edilen konular
Dini, dili, tarihi, kültürü vs. medeniyeti aynı olan bu etnik grupların vücuda getirdiği millet –Türk Milleti- olup, bu grupların birinin, diğerinden farkı yoktur
05.01.2021 00:29:00





"Milli devlet anlayışında millet ile devlet 'birbiri ile çatışan' iki unsur değildir. Aksine millet-devlet beraberliği bütün sorunların çözümünde ve devletin bekasında temel kabul edilmektedir…" (Sosyal Devlet-Milli Devlet sh:23)
"Cumhuriyetin kabulünün ilk döneminde, Cumhuriyetimizin kurucusu M. Kemal, saltanat yerine yeni bir yönetim biçimi olan cumhuriyeti getirirken; saltanatı din biçiminde algılayanlar yeni yönetimi yani cumhuriyeti, saltanat karşıtı algılamak yerine, din karşıtı olarak algıladılar. Milli devlet bu yanılgıyı düzeltmektedir…
Dün krallık sistemi ile demokrasinin yeryüzünde yaşanmasına imkân tanımayan düşünce sistemi, şimdi de dünya krallığı kurma adına devletlerin iç işlerine karışarak, dünya çapında firmalar adeta yeni krallar olarak karşımıza çıkmaktadırlar…
Mutlu bir azınlığın ihtiras ve zevklerine cevap vermek üzere değil, milletin haklarına ve ihtiyaçlarına odaklanmış olan Milli Devlet, kapitalist anlayışlarda olduğu gibi başkalarının elindekini sömürerek büyüyen değil, aksine vererek, hizmet ve ikram ederek büyüyen bir devlet anlayışını hayata geçirmektir…" (Sosyal Devlet-Milli Devlet sh:24-25)
Etnik farklılıklar

"Devletin parçalanması için istismar edilen değerlerden biride etnik farklılıklardır. İnsan hakları adı altında –azınlık hakları- kavramı gündem edilerek, etnik farklılıkların kavga unsuru olarak algılanmasına çalışılmaktadır…
Etnik farklılıkların bir kavga sebebi olarak öne sürüldüğü günümüzde, hedef tahtasına konmuş devletlerin iç bünyelerindeki birlik ve beraberlikleri zayıflatılmakta, iç çatışmalara zemin hazırlan-maktadır. Hatta güçlü devletler zayıflatılıp, parçalanarak küçük ve zayıf devletçikler haline getirilmek istenmektedir…"
Dini, dili, tarihi, kültürü vs. medeniyeti aynı olan bu etnik grupların vücuda getirdiği millet –Türk Milleti- olup, bu grupların birinin, diğerinden farkı yoktur. Çünkü hepsi aynı kaynaktan beslenip, zaman içinde aynı maya ile yoğrulup gelmişlerdir…" (Sosyal Devlet-Milli Devlet sh:33–34)
Müslümanlar, İslam'ı yaşayamıyor

"Özellikle Müslüman ülkelerde dindarların, kendi topraklarında –inançlarını yaşayamadıkları- iddiası ile kitleler önce kendi devleti ile kavgalı hale getirilmiş ancak AB ve ABD gibi sözde uygar toplumlarda yaşanacağı yalanları ile devletten koparılan kitleler emperyal devletlerin istismarına açık hale getirilmiştir.
Bunu izleyen bu sürecin hemen ardından da –dinler arası diyalog- adı altında, kendi kültüründen ve toprağından koparılan kitlelerin dinleri değiştirilerek topraklarının ve kaynaklarının global odaklar tarafından sömürülmesine tepkisiz hale getirilmek istenmektedir…
İşin ilginç tarafı, dün güya din adına kendi devletleri ile kavga edenler, bugün kendi inançları ile taban tabana zıt olmasına rağmen yabancı devletlerle kol kola vaziyettedirler.
CIA ajanı diyor ki;

Eski CIA ajanı Philip Agee diyor ki;-"Liberal demokrasi ve çoğulculuk denen şey sonuçta bu amaçlarımız için bir araçtı. Özgür seçimler demek, gerçekte bizim desteklediğimiz adaylara gizliden para ödeyerek müdahale etmemiz demektir. Hür sendikalar demek, bizim kendimize bağlı sendikalar kurma hürriyetimiz demektir. Basın özgürlüğü demek, bizim hazırladığımız materyalleri kendisi yazmış gibi yayınlanan gazetecilere ödeme yapma özgürlüğümüz demekti." (Sosyal Devlet-Milli Devlet sh:105–06)
İslam coğrafyası üzerine yapılan planlar

"Büyük Ortadoğu projesi (BOP) Kuzey Afrika, Ortadoğu ve Kafkaslarda yer alan 22 Müslüman ülkenin rejimlerini, sınırlarını, kimyasını değiştirmek, kaynaklarını sömürmek, bütün bunları gerçekleştirebilmek içinde bu ülkeleri misyonerlik faaliyetleri ile kendi inançlarından kopararak, işgale karşı tepkisiz, ılımlı hale getirmektir. Misyonerlik ile maksatta içi boşaltılmış, dejenere edilmiş bir İslam anlayışını bu ülkelere hâkim kılabilmektir…" (Sosyal Devlet-Milli Devlet sh:342)
İslam dinine karşı oluşturulan projeler

"Üç büyük din imajıyla Hıristiyanlık da, hak din olan İslam'la beraber anılacak böylece meşruet kazanacaktır. Özellikle İslam dünyasında kökleşmiş kin ve acılar unutulacak, böylece Müslümanların, Hıristiyanlara olan tepkileri azalacak, İslam dünyasının hafızası, Hıristiyan dünyasına karşı tepkisiz ve süt liman hale dönüştürülecektir. Böylece Müslümanlara ve İslam coğrafyasına nüfus etme imkân ve fırsatı kazanılmış olacaktır." (Din Tahripçilerine K.Kerimin Cevabı sh:188)
"Dini bütünlük zaafa uğrarsa, imandan kaynaklanan vatan sevgisi de zaafa uğrar. İşte bu hal milli bütünlüğün, o da toprak bütünlüğünün tehlikeye düşmesine neden olur…" (Din Tahripçilerine K.Kerimin Cevabı sh:198)
"Cumhuriyetin kabulünün ilk döneminde, Cumhuriyetimizin kurucusu M. Kemal, saltanat yerine yeni bir yönetim biçimi olan cumhuriyeti getirirken; saltanatı din biçiminde algılayanlar yeni yönetimi yani cumhuriyeti, saltanat karşıtı algılamak yerine, din karşıtı olarak algıladılar. Milli devlet bu yanılgıyı düzeltmektedir…
Dün krallık sistemi ile demokrasinin yeryüzünde yaşanmasına imkân tanımayan düşünce sistemi, şimdi de dünya krallığı kurma adına devletlerin iç işlerine karışarak, dünya çapında firmalar adeta yeni krallar olarak karşımıza çıkmaktadırlar…
Mutlu bir azınlığın ihtiras ve zevklerine cevap vermek üzere değil, milletin haklarına ve ihtiyaçlarına odaklanmış olan Milli Devlet, kapitalist anlayışlarda olduğu gibi başkalarının elindekini sömürerek büyüyen değil, aksine vererek, hizmet ve ikram ederek büyüyen bir devlet anlayışını hayata geçirmektir…" (Sosyal Devlet-Milli Devlet sh:24-25)
Etnik farklılıklar

"Devletin parçalanması için istismar edilen değerlerden biride etnik farklılıklardır. İnsan hakları adı altında –azınlık hakları- kavramı gündem edilerek, etnik farklılıkların kavga unsuru olarak algılanmasına çalışılmaktadır…
Etnik farklılıkların bir kavga sebebi olarak öne sürüldüğü günümüzde, hedef tahtasına konmuş devletlerin iç bünyelerindeki birlik ve beraberlikleri zayıflatılmakta, iç çatışmalara zemin hazırlan-maktadır. Hatta güçlü devletler zayıflatılıp, parçalanarak küçük ve zayıf devletçikler haline getirilmek istenmektedir…"
Dini, dili, tarihi, kültürü vs. medeniyeti aynı olan bu etnik grupların vücuda getirdiği millet –Türk Milleti- olup, bu grupların birinin, diğerinden farkı yoktur. Çünkü hepsi aynı kaynaktan beslenip, zaman içinde aynı maya ile yoğrulup gelmişlerdir…" (Sosyal Devlet-Milli Devlet sh:33–34)
Müslümanlar, İslam'ı yaşayamıyor

"Özellikle Müslüman ülkelerde dindarların, kendi topraklarında –inançlarını yaşayamadıkları- iddiası ile kitleler önce kendi devleti ile kavgalı hale getirilmiş ancak AB ve ABD gibi sözde uygar toplumlarda yaşanacağı yalanları ile devletten koparılan kitleler emperyal devletlerin istismarına açık hale getirilmiştir.
Bunu izleyen bu sürecin hemen ardından da –dinler arası diyalog- adı altında, kendi kültüründen ve toprağından koparılan kitlelerin dinleri değiştirilerek topraklarının ve kaynaklarının global odaklar tarafından sömürülmesine tepkisiz hale getirilmek istenmektedir…
İşin ilginç tarafı, dün güya din adına kendi devletleri ile kavga edenler, bugün kendi inançları ile taban tabana zıt olmasına rağmen yabancı devletlerle kol kola vaziyettedirler.
CIA ajanı diyor ki;

Eski CIA ajanı Philip Agee diyor ki;-"Liberal demokrasi ve çoğulculuk denen şey sonuçta bu amaçlarımız için bir araçtı. Özgür seçimler demek, gerçekte bizim desteklediğimiz adaylara gizliden para ödeyerek müdahale etmemiz demektir. Hür sendikalar demek, bizim kendimize bağlı sendikalar kurma hürriyetimiz demektir. Basın özgürlüğü demek, bizim hazırladığımız materyalleri kendisi yazmış gibi yayınlanan gazetecilere ödeme yapma özgürlüğümüz demekti." (Sosyal Devlet-Milli Devlet sh:105–06)
İslam coğrafyası üzerine yapılan planlar

"Büyük Ortadoğu projesi (BOP) Kuzey Afrika, Ortadoğu ve Kafkaslarda yer alan 22 Müslüman ülkenin rejimlerini, sınırlarını, kimyasını değiştirmek, kaynaklarını sömürmek, bütün bunları gerçekleştirebilmek içinde bu ülkeleri misyonerlik faaliyetleri ile kendi inançlarından kopararak, işgale karşı tepkisiz, ılımlı hale getirmektir. Misyonerlik ile maksatta içi boşaltılmış, dejenere edilmiş bir İslam anlayışını bu ülkelere hâkim kılabilmektir…" (Sosyal Devlet-Milli Devlet sh:342)
İslam dinine karşı oluşturulan projeler

"Üç büyük din imajıyla Hıristiyanlık da, hak din olan İslam'la beraber anılacak böylece meşruet kazanacaktır. Özellikle İslam dünyasında kökleşmiş kin ve acılar unutulacak, böylece Müslümanların, Hıristiyanlara olan tepkileri azalacak, İslam dünyasının hafızası, Hıristiyan dünyasına karşı tepkisiz ve süt liman hale dönüştürülecektir. Böylece Müslümanlara ve İslam coğrafyasına nüfus etme imkân ve fırsatı kazanılmış olacaktır." (Din Tahripçilerine K.Kerimin Cevabı sh:188)
"Dini bütünlük zaafa uğrarsa, imandan kaynaklanan vatan sevgisi de zaafa uğrar. İşte bu hal milli bütünlüğün, o da toprak bütünlüğünün tehlikeye düşmesine neden olur…" (Din Tahripçilerine K.Kerimin Cevabı sh:198)
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.