İslam, zahiri ve batını, maddeyi ve manayı kuşamış bir nizamdır. Nizam: fikri, ilmi, hikmeti ve mükemmelliği ifade eder "Kim İslamiyetten başka bir dine yönelirse, onunki kabul edilmeyecektir. O, ahirette de kaybedenlerdendir" (Al-i İmran, 85)."Bütün dinlerden üstün kılmak üzere Peygamberini, doğruluk rehberi Kur'an ve hak din ile gönderen O'dur. Şahit olarak Allah yeter" (Fetih, 28)."Bugün size dininizi tamaladım. Din olarak sizin için İslamiyeti seçtim" (Maide, 3).Bütün bu ayeti kerimeler İslamın insanlar için yegane kurtuluş yolu olduğunu ısrarla vurgulamaktadırlar. Buraya kadar ki incelememizden anlaşılmış olacağı gibi İslam, zahiri-batını, maddeyi-manayı kuşatmış bir nizamdır. Nizam: fikri, ilmi, hikmeti ve mükemmelliği ifade eder. Bu vasıflar, kamil anlamda İsalm'dır. Bunun böyle olması hayret edilecek bir şey değildir. Zira İslam noksan sıfatlardan münezzeh, kemal sıfatlarla muttasıf yüce Allah'ın eseridir. Elbette müessirin kemali, eserinde zuhur edecektir. Yahut başka bir ifadeyle eserin kemali, müessirin mükemmelliğini aksettirecektir. Diğer taraftan İslam, gerçek anlamda bir sistemdir. Sistem ifadesi, nizamın unsurları arasındaki kollektifliği ifade eder. Mesela bir motor değişik sistemlerin uyum içinde çalıştığı kollektif bir eserdir. Neticede motor, uyum içinde çalışan sistemleriyle bir iş gerçekleştirir. Her bir sistem, bir işin üretilmesinde kendi payına düşen görevi ifa eder. Neticede bu sistemler topluluğu, makinanın nihayi gayesine göre, bir düzen içinde cereyan eder. Makinanın, motorun yekün hali, bir nizam ifadesidir.
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.