Türk girişimciler Almanya'da lise kurmakta bile sıkıntı çekerken, Almanya Türkiye'de 'diyalogcu üniversite' kuracak. Üniversite arazisini de hükümet tahsis edecek.
Dışişleri Bakanı Ali Babacan, Alman Dışişleri Bakanı Steinmeier ve Eğitim ve Araştırma Bakanı Annette Schavan ile İstanbul'da açılması planlanan Türk-Alman Üniversitesi'nin kuruluş anlaşmasını imzaladı.Dışişleri Bakanı sıfatıyla ilk kez Berlin'e gelen Ali Babacan'ın temaslarında siyasi konuların yanı sıra iki ülke arasındaki kültürel işbirliği ele alındı. Bu çerçevede, Bakan Babacan, Almanya Dışişleri Bakanı Frank-Walter Steinmeier ile Eğitim ve Araştırma Bakanı Annette Schavan ile birlikte İstanbul'da açılması planlanan Türk-Alman Üniversitesi'nin kuruluş sözleşmesini imzaladı.
Temelini Gül attıÜniversite, iki yıl önce Eski Dışişleri Bakanı Abdullah Gül ve Steinmeier tarafından hayata geçirilen Ernst Reuter Girişimi'nin bir projesi. Üniversitede eğitim dili ağırlıklı olarak Almanca olacak. Dışişleri Bakanı Ali Babacan, törende yaptığı konuşmada, bu üniversitenin iki ülke arasındaki kültürel ilişkiler açısından büyük önem taşıdığına dikkati çekti. Babacan şunları söyledi: "İmzasını atacağımız bu üniversite, aslında iki ülkenin ilişkilerini son derece sağlam temellere bağlayacak bir girişim. Bu üniversiteden mezun olacak gençler, ömürleri boyunca iki ülke arasında çok önemli köprü kurma vazifesi görecekler. İki ülke arasındaki ilişkilere çok önemli katkılar bulunan bireyler olarak hayata atılacaklar."
Dinlerarası diyalog üniversitesiÜniversitenin hukuk, ekonomi, sanat, sosyal bilimler ve mühendislik fakülteleri olacak. Steinmeier anlaşmanın imzalanmasından sonra yaptığı açıklamada, "Üniversite öğrenci ve akademisyenlerimizi yakınlaştırmakla kalmayıp iki ülke arasındaki yakın sosyal ve siyasi bağların da bir sembolü olacaktır" dedi. Türkiye bina tedarik edip işletme masraflarını karşılarken Almanya profesör tayin edecek ve onların maaşlarını ödeyecek. Almanya yurt dışında üniversite kurma konusunda ABD ve İngiltere'ye göre geri kalmış durumda. Bunun sebeplerinden biri Asya ve Orta Doğu'da Almanca'ya rağbet olmaması. Türkiye'de ise gurbetçilerden dolayı Almanca konuşan çok sayıda kişi var. Üniversitede Almanca öğretilen hazırlık sınıfları da olacak. Almanya önümüzdeki yıl Vietnam'da da bir üniversite kurmayı planlıyor. Vietnam'da da daha önce Almanya'da çalışmış binlerce kişi var. Almanya Dışişleri Bakanı Steinmeier ise, "Alman ve Türk insanını birbirine daha fazla yakınlaştırmak amacıyla Türkiye'de "Ernst Reuter Girişimi"ni başlattık. Bu girişim 2 yıl içinde oldukça başarılı çalışmalar yaptı. Bu çerçevede daha sonra bir Türk-Alman Üniversitesi kurulmasını da planladık. Bu konuda emeği geçen herkese teşekkür ediyorum. Ernst Reuter Girişimi'ni başlattığımız bu 2 yıl içerisinde çok güzel gelişmeler oldu. Yaptığımız görüşmelerde özellikle hepimiz için önemli bir proje vardı. Hepimiz bunun son derece iddialı bir proje olduğunun bilincindeydik. Geçmişte bu üniversite girişimi ile ilgili birçok vizyon dile getirilmişti. Şimdi bizler bunu somutlaştırmayı hedef koyduk kendimize. İdari açıdan bir başlangıç yapmaktayız. Bunun da tabii yapılması gerekiyor. Mümkün olduğu kadar hızlı ilerlememiz gerekiyor. Sadece belgelerin imzalanması değil, gerçekten de temelinin atılması gerekiyor. Bu binanın inşaatı ile birlikte genç öğrencilerin bu ortak üniversitemize katılmasını ve yüksek öğrenimlerini görmelerini diliyoruz. Özellikle sayın meslektaşım Babacan'a teşekkür etmek istiyorum. Dostum Ali, sen olmasan bürokratik engelleri aşamazdık. Kendisi göreve gelir gelmez, projenin hayata geçmesi için büyük katkıda bulunmuştur" şeklinde konuştu.
Dışişleri Bakanı Ali Babacan, Alman Dışişleri Bakanı Steinmeier ve Eğitim ve Araştırma Bakanı Annette Schavan ile İstanbul'da açılması planlanan Türk-Alman Üniversitesi'nin kuruluş anlaşmasını imzaladı.Dışişleri Bakanı sıfatıyla ilk kez Berlin'e gelen Ali Babacan'ın temaslarında siyasi konuların yanı sıra iki ülke arasındaki kültürel işbirliği ele alındı. Bu çerçevede, Bakan Babacan, Almanya Dışişleri Bakanı Frank-Walter Steinmeier ile Eğitim ve Araştırma Bakanı Annette Schavan ile birlikte İstanbul'da açılması planlanan Türk-Alman Üniversitesi'nin kuruluş sözleşmesini imzaladı.
Temelini Gül attıÜniversite, iki yıl önce Eski Dışişleri Bakanı Abdullah Gül ve Steinmeier tarafından hayata geçirilen Ernst Reuter Girişimi'nin bir projesi. Üniversitede eğitim dili ağırlıklı olarak Almanca olacak. Dışişleri Bakanı Ali Babacan, törende yaptığı konuşmada, bu üniversitenin iki ülke arasındaki kültürel ilişkiler açısından büyük önem taşıdığına dikkati çekti. Babacan şunları söyledi: "İmzasını atacağımız bu üniversite, aslında iki ülkenin ilişkilerini son derece sağlam temellere bağlayacak bir girişim. Bu üniversiteden mezun olacak gençler, ömürleri boyunca iki ülke arasında çok önemli köprü kurma vazifesi görecekler. İki ülke arasındaki ilişkilere çok önemli katkılar bulunan bireyler olarak hayata atılacaklar."
Dinlerarası diyalog üniversitesiÜniversitenin hukuk, ekonomi, sanat, sosyal bilimler ve mühendislik fakülteleri olacak. Steinmeier anlaşmanın imzalanmasından sonra yaptığı açıklamada, "Üniversite öğrenci ve akademisyenlerimizi yakınlaştırmakla kalmayıp iki ülke arasındaki yakın sosyal ve siyasi bağların da bir sembolü olacaktır" dedi. Türkiye bina tedarik edip işletme masraflarını karşılarken Almanya profesör tayin edecek ve onların maaşlarını ödeyecek. Almanya yurt dışında üniversite kurma konusunda ABD ve İngiltere'ye göre geri kalmış durumda. Bunun sebeplerinden biri Asya ve Orta Doğu'da Almanca'ya rağbet olmaması. Türkiye'de ise gurbetçilerden dolayı Almanca konuşan çok sayıda kişi var. Üniversitede Almanca öğretilen hazırlık sınıfları da olacak. Almanya önümüzdeki yıl Vietnam'da da bir üniversite kurmayı planlıyor. Vietnam'da da daha önce Almanya'da çalışmış binlerce kişi var. Almanya Dışişleri Bakanı Steinmeier ise, "Alman ve Türk insanını birbirine daha fazla yakınlaştırmak amacıyla Türkiye'de "Ernst Reuter Girişimi"ni başlattık. Bu girişim 2 yıl içinde oldukça başarılı çalışmalar yaptı. Bu çerçevede daha sonra bir Türk-Alman Üniversitesi kurulmasını da planladık. Bu konuda emeği geçen herkese teşekkür ediyorum. Ernst Reuter Girişimi'ni başlattığımız bu 2 yıl içerisinde çok güzel gelişmeler oldu. Yaptığımız görüşmelerde özellikle hepimiz için önemli bir proje vardı. Hepimiz bunun son derece iddialı bir proje olduğunun bilincindeydik. Geçmişte bu üniversite girişimi ile ilgili birçok vizyon dile getirilmişti. Şimdi bizler bunu somutlaştırmayı hedef koyduk kendimize. İdari açıdan bir başlangıç yapmaktayız. Bunun da tabii yapılması gerekiyor. Mümkün olduğu kadar hızlı ilerlememiz gerekiyor. Sadece belgelerin imzalanması değil, gerçekten de temelinin atılması gerekiyor. Bu binanın inşaatı ile birlikte genç öğrencilerin bu ortak üniversitemize katılmasını ve yüksek öğrenimlerini görmelerini diliyoruz. Özellikle sayın meslektaşım Babacan'a teşekkür etmek istiyorum. Dostum Ali, sen olmasan bürokratik engelleri aşamazdık. Kendisi göreve gelir gelmez, projenin hayata geçmesi için büyük katkıda bulunmuştur" şeklinde konuştu.
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.