‘Çocuklarınızı parklara göndermeyin’
Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Uzmanı Dr. Engin Kutay, koronavirüs salgınının yaşandığı şu günlerde, özellikle çocukların bağışıklık sisteminin güçlendirilmesi gerektiğine dikkat çekti. Kutay, koronavirüse karşı izolasyon sürecinde ailelerin çocuklarını parklara göndermemesi gerektiğini söyledi
28.03.2020 04:59:00
Enfeksiyon hastalıklarına yakalanan çocuklarda yaygın görülen belirtinin ateş olduğuna vurgu yapan Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Uzmanı Dr. Engin Kutay, grip ve koronavirüs gibi enfeksiyon hastalıklarına bağlı gelişen hastalıklarda, çocuklarda en yaygın görülen belirtinin ateş olduğunu söyledi.
Kutay, "Bir çocukta ateşin olması, vücudunun o hastalıkla mücadele ettiğini gösterir. Ateş 38 derecenin üzerinde değilse, aileler paniğe kapılmamalı, durumu gözlemlemeliler. Ateşin 2 günden fazla sürmesi, hiç 38 derece altına düşmemesi , beslenme bozukluğu ve uykuya meyilli gibi durumlarda vakit kaybetmeden bir sağlık kuruluşuna başvurmalılar. Özellikle düşmeyen ateş 2 yaş ve altı çocuklarda tehlikeli hastalık belirtisi olabilir. Ateşin yanı sıra çocukta kas ağrısı, kırgınlık, kuru öksürük, burun tıkanıklığı, hapşırık, ishal ve mide bulantısı görülebilir. Aileler, çocuklarını hasta olduklarında dışarı çıkarmamalı, bol bol sıvı ile beslenmelerini sağlamalı, özellikle sebze ve meyve ağırlıklı beslenmelerine dikkat edilmeli, tek kullanımlık mendiller kullanmalı, özellikle kişisel hijyen ve el yıkamaya çok özen göstermeliler" şeklinde konuştu.
'Yanlış bilgilerden kaçının'
Kutay, özellikle tüm dünyayı saran koronavirüsün çocuklar üzerine etkilerine de değindi. Hastalığın dünyada yeni ortaya çıktığını, hastalık konusunda net bir şeyler söylemenin şu an için mümkün olmadığını dile getiren Kutay, "Koronavirüs Çin'de ortaya çıktı. Grip virüsü gibi solunum yollarını tutan bir virüstür. Solunum yolu ile bulaşan bu hastalık hakkında çok sayıda dezenformasyon var. Öncelikle aileler kaynağı belli olmayan, sosyal medyada yalan yanlış paylaşılan bilgilere itibar etmesinler.
Koronavirüsün çocukları etkilemediğini söylemek, onları bu hastalığa karşı korunmasız bir hale getirebilir. Yetişkin bireyler ne yapıyorsa aynı korunmayı çocuklar için de sağlamalıyız. Özellikle tekrar etmek gerekirse ailelerimiz çocuklarına el yıkama alışkanlığını mutlaka kazandırmalı, çocukların ellerini yıkamadan yüzlerine sürmemelerini sağlamalı. Acil durumlar dışında dışarıya çıkmamalıyız , çıkmak zorunda kalırsak da en az 1 metre mesafeyi koruyalım. Çocuklarımıza el temizliğini öğretelim. Okullara ara verilmesini tatil olarak görmeyip çocuklarımızı dışarıya park ve bahçelere salmayalım" ifadelerini kullandı. İHA
Kutay, "Bir çocukta ateşin olması, vücudunun o hastalıkla mücadele ettiğini gösterir. Ateş 38 derecenin üzerinde değilse, aileler paniğe kapılmamalı, durumu gözlemlemeliler. Ateşin 2 günden fazla sürmesi, hiç 38 derece altına düşmemesi , beslenme bozukluğu ve uykuya meyilli gibi durumlarda vakit kaybetmeden bir sağlık kuruluşuna başvurmalılar. Özellikle düşmeyen ateş 2 yaş ve altı çocuklarda tehlikeli hastalık belirtisi olabilir. Ateşin yanı sıra çocukta kas ağrısı, kırgınlık, kuru öksürük, burun tıkanıklığı, hapşırık, ishal ve mide bulantısı görülebilir. Aileler, çocuklarını hasta olduklarında dışarı çıkarmamalı, bol bol sıvı ile beslenmelerini sağlamalı, özellikle sebze ve meyve ağırlıklı beslenmelerine dikkat edilmeli, tek kullanımlık mendiller kullanmalı, özellikle kişisel hijyen ve el yıkamaya çok özen göstermeliler" şeklinde konuştu.
'Yanlış bilgilerden kaçının'
Kutay, özellikle tüm dünyayı saran koronavirüsün çocuklar üzerine etkilerine de değindi. Hastalığın dünyada yeni ortaya çıktığını, hastalık konusunda net bir şeyler söylemenin şu an için mümkün olmadığını dile getiren Kutay, "Koronavirüs Çin'de ortaya çıktı. Grip virüsü gibi solunum yollarını tutan bir virüstür. Solunum yolu ile bulaşan bu hastalık hakkında çok sayıda dezenformasyon var. Öncelikle aileler kaynağı belli olmayan, sosyal medyada yalan yanlış paylaşılan bilgilere itibar etmesinler.
Koronavirüsün çocukları etkilemediğini söylemek, onları bu hastalığa karşı korunmasız bir hale getirebilir. Yetişkin bireyler ne yapıyorsa aynı korunmayı çocuklar için de sağlamalıyız. Özellikle tekrar etmek gerekirse ailelerimiz çocuklarına el yıkama alışkanlığını mutlaka kazandırmalı, çocukların ellerini yıkamadan yüzlerine sürmemelerini sağlamalı. Acil durumlar dışında dışarıya çıkmamalıyız , çıkmak zorunda kalırsak da en az 1 metre mesafeyi koruyalım. Çocuklarımıza el temizliğini öğretelim. Okullara ara verilmesini tatil olarak görmeyip çocuklarımızı dışarıya park ve bahçelere salmayalım" ifadelerini kullandı. İHA