Çay üreticisinde korona endişesi
Hükümet, koronavirüsle mücadelede tarım ve hayvancılıkla uğraşanları sokağa çıkma yasağından muaf tutmuş olsa da, özellikle çay-fındık tarımıyla geçinenlerin hem ekonomik hem de salgının yayılma riskine ilişkin kaygılarını gideremedi
Doğu Karadeniz Bölgesi'nde Rize, Trabzon, Artvin ve Giresun'da 200 bin üretici çay tarımının en aktif unsurlarını oluşturuyor. Çay İşletmeleri Genel Müdürlüğü (Çaykur) ve özel çay fabrikalarında çalışan işçiler ile mevsimlik işçiler de hesaplandığında Türkiye'de çay üretiminden geçimini sağlayanların sayısı 2 milyonu buluyor.
Çayın tarlada kalmaması için Mayıs başında ilk hasada başlayıp, sonrasında da tüm işlemleri hızlıca yapmak durumunda olan üretici ve işçiler, "Tamam sokağa çıkma yasağından muafız, çayı toplamaya hazırız ancak çayda taban fiyat neden açıklanmıyor?" sorusunu gündeme getiriyor. Çay üreticileri, çay alımlarında her yıl olduğu gibi kota-kontenjan da uygulanmamasını isterken, işçilerin halen koronavirüse karşı sağlık taramasından geçirilmemesinin de kendilerini zora soktuğunu anlatıyor.
CHP Genel Başkan Yardımcısı Orhan Sarıbal hükümetin özellikle koronavirüse karşı tarımda alınacak önlemlerde "büyük yanlışlıklar" yaptığını söyledi. Sarıbal, Toprak Mahsulleri Ofisi, Çaykur, Fiskobrlik, Marmarabirlik gibi kurumların aktif hale etirilmesi gerektiğini önererek, hükümete "Bu kurumlara faizsiz, ucuz kredi sağlansın ve bunlar üreticinin ürününü alma garantisi versinler.
Temel ürünlerde alım garantisi verilsin ve taban fiyatları derhal açıklansın. Neyi bekliyoruz, virüs kapımızda. İnsanlık can çekişiyor" çağrısında bulundu.
HABER MERKEZİ
