Bir Osmanlı kadını daha Hakka yürüdü

Dile kolay tüm 101 sene çileyle meşakkatle tüketilen bir ömür. Osmanlının son yıllarında (1905) başlayan bir hayat, Yemen, Hicaz, Çanakkale savaşlarında yakınlarından verdiği şehitlerin, gazilerin yürek yakan hatıraları. Fransızların Kilis'i işgalini yaşayan ve kurtuluş savaşında Kuvvai Milliye ruhuyla Atatürk'le bütünleşen bir milletin şahlanmasına şahit olan bir ömür.Tam bir asırdır tarihin şahitliğini yapan merhum Sait Çavuş'un eşi Saide Parlakgül "İnna Lillah ve İnne ileyhi raciun " hükmü gereğince hakkın rahmetine kavuştu.Kendisi Kilis'in son zamanlardaki yetiştirdiği âlim insan merhum Hacı Vasıf Barışkan'ın kız kardeşi, İstanbul' ki Kilis Kültür ve Dayanışma Derneğinin üyelerinden Adnan ve İmam Bıyıkbeyi'nin annelerinin teyzesi, aynı zamanda benim annemin teyzesidir.Yıllar yılı her fırsat bulduğumda yanına gidip, geçirdiğimiz tarihi olayları bir zat kendisinden dinlediğim yegâne bir şahsiyet.Onu bir ay evvel bayram ziyaretine gittiğimde bana Fransızların Kilis'i işgalinden bahsetti. Bir gün sabah kalktık ki Fransız askerleri mahallemizi basmış evimizin damında geziyor. Babam bizi önce eve sakladı daha sonrada ara bir sokakta olan akrabamızın evine beni götürdü. Uzun günler orada kaldım diyerek o günlerin dehşetini anlatıyordu.Onu dinlerken bu günün Avrupa Birliği sevdalılarına hayıflanıyorum Avrupalı dün yapamadığını bu gün gerçekleştirmek istiyor. Peki, biz dün gösterdiğimiz ruhu bu gün niye yakalayamıyoruz.Rahmetliyi ölmeden bir gece evvel yine ziyaret ettim. Onda "Nasıl yaşarsanız öyle ölürsünüz, nasıl ölürseniz öyle haşrolusunuz" hadisi şerifinin tecellisini gördüm. Bir ömür ibadet, taat, takva ve zikirle geçen rahmetli son halinde de öyleydi.Kızı anne yatsı ezanı okundu dediğinde ağrılar içinde yatağından doğruldu. [Allahümme Rabbe hazihi'd-daveti't-tammeti vessalati'l-kaimeti âti Muhammedenil-vesilete ve'l-fazilete ve'd-derecete'r-refiate veb'ashü makamen Mahmudenillezi veadtehu. İnneke lâ tuhliful mîad.Okuduktan sonra duvarda teyemmüm etti ve namazını kıldı. Onun yüzünde yıllar yılı yapılan ibadetin nuru vardı.  Güzel bir dua vardır "Yarabbi bizi ömrü uzun, ameli güzel olanlardan eğle" diye. Rabbim bizlere de uzun ömür, güzel amel nasip etsin.