Erdoğan'ın beğenmediği o eski Türkiye'de İran, Irak, Suriye sınırlarımızdan kaçak altın, elektronik eşya, sigara, uyuşturucu, silah, akaryakıt vs. girerdi. Şimdi ise bunların yanında insanlar da giriyor.
AKP iktidarının, emperyalistlerin planlarına sadakati sayesinde ülkemiz planlı olarak istila edildi.
Başta Suriyeliler olmak üzere Afganistan'dan, Arap ülkelerinden ve Afrika'dan milyonlarca insan ülkemize girdi. Sayılarını emin olun hükümette bilmiyor. Gerçek olan ise bir anda dünyanın en çok sığınmacı barındıran ülkesi olduğumuzdur.
Oysa AKP'de en fazla oy alan başbakan olan Ahmet Davutoğlu, 'bizden izinsiz Ortadoğu'da yaprak dahi kımıldamaz' demişti.
Hadi Davutoğlu'nu kovdular diyelim! 2019'da dönemin İçişleri Bakanı Soylu, "Duvarlar, kameralar, aydınlatmalar ve su kanallarıyla birlikte doğu sınırlarımızda Allah'ın izniyle kuş uçmayacak" diyordu.
Eski asker, yeni Millî Savunma Bakanı Yaşar Güler ise bir ay önce "Hudutlarımızdan geçmek mümkün değil" sözleriyle sınırlarımızın güvenliğini anlatıyordu.
Doğru! Doğu ve güneydoğu sınırlarımıza Çin Seddinden sonra uzaydan görülebilen duvarlar ördük.
Yani sınırlarımız güvenli. Demek ki bu göç istilası bile bile, göre göre gerçekleştiriliyor.
Ki! Son İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya'da: "Ömründe şehir dışına bile çıkmamış bir göçmen, 7 bin km ileriden benim ülkeme gelme cesaretini nasıl bulabilir' sözleriyle bunu teyit ediyor.
Tabi gelen milyonlarca insan ve çoğu da 30 yaş altında erkekler. Haliyle medyada göçmen mafya, çete haberleri düşmeye başladı. Fuhuş, hırsızlık, adam kaçırma, fidye haberleri çoğaldı.
Diğer taraftan kaçak doğumhaneler, dişçiler, merdiven altı sağlık hizmetleri adı altında bir çok haber çıktı ortaya.
Birçok yerde kendi şirketlerini bile kurdular. Aynı şekilde güneydoğumuzda neredeyse tarımı tekellerine aldılar. Seçilebilme yeterliliğine ulaştıkları il ve ilçelerimiz bile oldu.
Öyle bir noktaya getirildik ki, AKP'li bakan ve vekiller bile Suriyeliler eleştirilerine, 'Suriyeliler olmasa ekonomimiz batar' çıkışını yaptılar.
Yani batmışız da, vatanlarını terk edenlerin himmetiyle ayaktayız!
Türk devletini, Türk milletini hedef alan nice olaylar yaşandı. Hatta bu coğrafyada doğmuş bazı alçaklar, 'Hatay zaten Araplarındır' bile dedi.
Bunlar yetmezmiş gibi Erdoğan ve iktidarı gitti AB ile 'geri kabul' anlaşması imzaladı.
Yani sadece ülkemizden değil herhangi bir coğrafyadan Avrupa'ya giden göçmeleri, bize gönderin, biz bakarız, dediler.
IŞİD-DEAŞ
'Terörle mücadelede destan yazdı' denilen, bizzat, 'dağdaki teröristlerin ayakkabı numarasını bile biliyoruz' diyen Süleyman Soylu, geçtiğimiz hafta görev yaptığı süre içinde bin 100'den fazla IŞİD militanını yakaladıklarını övünerek anlattı.
Ya yakalayamadıkların? Dahası bu eli Müslüman kanlı teröristler, benim ülkeme nasıl girdiler?
S. Soylu'nun açıklamalarından bir hafta sonra medyaya IŞİD'in kurucu lideri Ebu Bekir el-Bağdadî'nin akrabası Kırşehir'de yakalandı, haberi düştü.
Geçen hafta ise İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya, 6 ilde terör örgütü DEAŞ'a yönelik "Bozdoğan-46" operasyonlarında 31 şüphelinin gözaltına alındığını duyurdu.
Devlet Bahçeli
Bu gidişatın detaylarını ve sonuçlarını benden çok daha iyi bilen Sayın Devlet Bahçeli yıllardır ya sustu ya da Erdoğan'ı yoracak eleştirilere siper oldu.
Ne zaman ki siyasette 'yumuşama' başlığı ortaya atıldı Sayın Bahçeli'nin ilk aklına gelen kaçak göçmenler oldu.
Partisinin gurup toplantısında; "Düzensiz göçün beli kırılmalı, Geri Kabul Anlaşması sonlandırılmalı" dedi.
Bu saatte yapılan bu açıklama siyasi şantajın ötesinde bir mahiyeti de yoktur. Artı AKP geri kabul anlaşmasını sonlandıramaz. Neden?
Avrupa'dan para alabilmek için sığınmacıları kullanıyorlar
Bu yüzden sonlandıramaz. Geri kabul anlaşmasının imzalandığı günlerde BTP Lideri Hüseyin Baş bu imzayı şöyle yorumluyordu;
"Niye inatla devam edilen bir sığınmacı politikası var? Çünkü Avrupa'ya, 'Biz de şu kadar sığınmacı var' dedikçe para alıyoruz.
Yani bugün ülkede açık artırmayla sayıları artırılan sığınmacıların sebebi, Avrupa'dan para almaktır. Yani biz neden sığınmacı alıyoruz?
Bizim paramız yok, bu kadar basit. Paramız olsaydı, sığınmacılara tenezzül etmeyecektik".
İşte o para yokluğu nedeniyle bırak geri kabul anlaşmasını bitirmeyi Erdoğan hükümeti, Ruanda ile turizm anlaşması yaptı. Ruanda neresi mi? Emin ol, anlaşmayı yapanlar bile bilmiyor. Bilenen şey İngiltere ülkesindeki göçmenleri buraya yolluyor. Gerisini anla işte.
Süleyman Soylu'nun enkazı
Süleyman Soylu'dan İçişleri Bakanlığını devralan Ali Yerlikaya'nın 1 yıllık icraatlarından:
• 44.937 uyuşturucu operasyonu düzenlendi. 3.891 kişi tutuklandı.
• 128 ton uyuşturucu madde ele geçirildi.
• 1 yılda Organize suç örgütlerine 1450 operasyon yapıldı.
• 584 organize suç örgütü çökertildi.
• 106 milyar lira değerindeki mal varlığına el konuldu.
• Kırmızı bültenle aranan 344 kişi yakalandı.
Süleyman Soylu'da başarılı ise bu ülkeyi bu hale kim getirdi? Ben mi?
- Doğu sınırlarımız namustur ya batı sınırlarımız! / 29.09.2024
- ‘Türkiye’nin sorunu artık siyasi parti sorununu aşmıştır’ / 28.09.2024
- Suriyelilerin gitmesini bir de Bilal Erdoğan istemiyor / 27.09.2024
- BTP neden gizlendi, gizleniyor? / 26.09.2024
- Bağımsız Türkiye Partisi neden kuruldu? / 25.09.2024
- İyi bir ekonomist olmadan önce iyi bir insan olmak / 23.09.2024
- O, meleklere selam veren adamdı / 22.09.2024
- Peygamberimiz, onları Medine’den uzaklaştırmak istiyordu -4- / 21.09.2024
- Peygamberimiz, onları Medine’den uzaklaştırmak istiyordu -3- / 20.09.2024