Avrupa'dan PKK ve FETÖ'ye tam destek!
Türkiye'nin 'AB üyeliği gerçek dışıdır', 'AB üyeliği diye bir tartışma bile yok' şeklinde açıklamaların yapıldığı Avrupa Birliği içerisinde Türkiye'ye karşı tam bir ittifak oluşmuş durumda. Türklere konuşma yasağı koyan AB üyesi ülkeler, terör örgütleri PKK ve FETÖ destek vermekten de geri kalmıyor.
20.03.2017 00:00:00
Avrupa Birliği'nde (AB) Türkiye karşıtlığı her geçen gün daha da yükseliyor. Terör örgütleri PKK ve FETÖ'ye kucak açan AB ülkeleri Türkiye'den giden Bakanların gurbetçilerle buluşmasına ise müsaade etmiyor. AB'nin gerçek yüzü Hollanda ile yaşanan krizde bir kez daha ortaya çıkarken Türkiye karşıtı açıklamalara yenileri eklendi.
Almanya Dışişleri Bakanı Sigmar Gabriel Türkiye'nin AB üyeliği ile ilgili olarak, "Türkiye, AB üyeliğine hiçbir zaman olmadığı kadar uzak. Türkiye'nin bundan sonra Avrupa Birliği üyesi olması gerçek dışıdır. Başbakan Angela Merkel'in önerdiği 'imtiyazlı ortaklık' fikrine de sıcak bakmıyorum" dedi.
Gabriel ayrıca, Türk siyasetçilerin Almanya'da yapılacak mitinglerde Alman yasalarına uymamaları halinde bu ülkeye girişlerinin yasaklanabileceğini söyledi.
'Türkiye'nin üyeliği diye bir tartışma yok'
Türkiye'nin Avrupa Birliği hayali üzerine dikkat çekici bir açıklama da AB Komisyonu Başkanı Jean-Claude Juncker'den geldi. Juncker, "Türkiye ile üyelik ilişkilerinin durdurulması ya da dondurulması gerekir mi" sorusuna şu karşılığı verdi: "Bu sahte bir tartışma. Şu anda zaten olmayan bir görüşmenin durdurulmasının bir anlamı yok. Ancak şu bir gerçek: Türk hükümetinin getirmeye çalıştığı anayasa değişikliğindeki retorik, Avrupa konserinde "tiz" bir ses etkisi yapıyor. Ben armoni tutkunu birisi olduğum için, böyle tiz dil vuruşlarını sevmiyorum. Türkiye'nin üyeliği AB ülkelerinin istememesinden değil, Türklerin AB standartlarını getirme konusundaki isteksizliğinden gerçekleşmeyebilir." Türkiye ile yapılan geri kabul anlaşmasının Avrupa'yı şantaja açık hale getirdiği yönündeki eleştirileri reddeden Juncker, "AB, şantaja açık değil. Türkiye bu anlaşmayı iptal etmeyecektir. Erdoğan birçok kez tehdit etmiş olsa da, ben bu tehditlerle büyüdüm" dedi.
PKK ve FETÖ'ye tam destek!
PKK ve FETÖ başta olmak üzere Türkiye düşmanı terör örgütlerinin elebaşları Avrupa Birliği ülkelerinde tutuluyor. Bu ülkelerin başını ise Almanya çekiyor. Bu ülkeden son olarak PKK ve FETÖ konusunda iki dikkat çekici hamle geldi. Terör örgütü PKK militanları Frankfurt kentinde elebaşı Abdullah Öcalan'ın fotoğraflarının yer aldığı flama ve posterlerle sözde Nevruz yürüyüşü yaptı.
Frankfurt Polisi yürüyüş için izin alındığını açıkladı. Alman polisinin açıklamasında, gösterideki ana başlıkların katılımcılar tarafından "Nevruz", "Öcalan için özgürlük", "Kürdistan için özgürlük" olarak aktarıldığı ifade edildi. Bu uygulamaya Türkiye tepki gösterdi. Almanya'nın Ankara büyükelçisi Dışişleri Bakanlığı'na çağrılarak PKK yürüyüşünden duyulan rahatsızlık dile getirildi.
Alman istihbaratı ikna olmamış!
Almanya PKK'nın yanı sıra Fethullahçı Terör Örgütü'ne de tam destek sağlıyor. Alman İstihbarat Servisi (BND) Başkanı Bruno Kahl, 15 Temmuz darbe girişiminin arkasında Fetullahçı Terör Örgütü (FETÖ) olduğuna dair kanıtın olmadığını iddia etti.
Darbe girişiminin arkasında Fetullah Gülen'in bulunduğuna dair bir kanıt görmediklerini de kaydeden Kahl, "Türkiye, çeşitli açılardan bizi buna ikna etmeye çalıştı, ancak henüz bunu başarabildiği söylenemez" dedi.
15 Temmuz'u FETÖ ile birlikte mi yaptınız?
Almanya Alman İstihbarat Servisi (BND) Başkanı Bruno Kahl'ın "Türkiye, çeşitli açılardan bizi buna ikna etmeye çalıştı, ancak henüz bunu başarabildiği söylenemez" şeklindeki açıklamasına Türkiye sert tepki verdi.
Milli Savunma Bakanı Fikri Işık, "Eğer Alman istihbaratının başındaki kişi, 'Biz burada FETÖ'yü göremedik' diyorsa ya bu adamın iki gözü birden kördür, iki kulağı birden sağırdır ya da arzu ettikleri bir işin gerçekleşmemiş olmasından dolayı failleri gizleme ihtiyacı hissediyordur. Bunun başka izahı olmaz. Bu da herkesin aklına şu soruyu getirir: Acaba iş birliği mi yaptınız, siz bu işin neresindesiniz?" şeklinde açıklama yaptı.
Başbakan Binali Yıldırım ise "Almanya ortamı germeye devam ediyor. Baksanıza Alman istihbaratının başkanı ne diyor. Eğer Alman istihbaratının başındaki adam buysa, Almanya'nın vay haline. Şimdi anlaşılıyor gelen geçen nasıl dinlemiş Almanya'yı. Adamın FETÖ'den haberi yok, ayakta uyuyor" dedi.
Almanya Dışişleri Bakanı Sigmar Gabriel Türkiye'nin AB üyeliği ile ilgili olarak, "Türkiye, AB üyeliğine hiçbir zaman olmadığı kadar uzak. Türkiye'nin bundan sonra Avrupa Birliği üyesi olması gerçek dışıdır. Başbakan Angela Merkel'in önerdiği 'imtiyazlı ortaklık' fikrine de sıcak bakmıyorum" dedi.
Gabriel ayrıca, Türk siyasetçilerin Almanya'da yapılacak mitinglerde Alman yasalarına uymamaları halinde bu ülkeye girişlerinin yasaklanabileceğini söyledi.
'Türkiye'nin üyeliği diye bir tartışma yok'
Türkiye'nin Avrupa Birliği hayali üzerine dikkat çekici bir açıklama da AB Komisyonu Başkanı Jean-Claude Juncker'den geldi. Juncker, "Türkiye ile üyelik ilişkilerinin durdurulması ya da dondurulması gerekir mi" sorusuna şu karşılığı verdi: "Bu sahte bir tartışma. Şu anda zaten olmayan bir görüşmenin durdurulmasının bir anlamı yok. Ancak şu bir gerçek: Türk hükümetinin getirmeye çalıştığı anayasa değişikliğindeki retorik, Avrupa konserinde "tiz" bir ses etkisi yapıyor. Ben armoni tutkunu birisi olduğum için, böyle tiz dil vuruşlarını sevmiyorum. Türkiye'nin üyeliği AB ülkelerinin istememesinden değil, Türklerin AB standartlarını getirme konusundaki isteksizliğinden gerçekleşmeyebilir." Türkiye ile yapılan geri kabul anlaşmasının Avrupa'yı şantaja açık hale getirdiği yönündeki eleştirileri reddeden Juncker, "AB, şantaja açık değil. Türkiye bu anlaşmayı iptal etmeyecektir. Erdoğan birçok kez tehdit etmiş olsa da, ben bu tehditlerle büyüdüm" dedi.
PKK ve FETÖ'ye tam destek!
PKK ve FETÖ başta olmak üzere Türkiye düşmanı terör örgütlerinin elebaşları Avrupa Birliği ülkelerinde tutuluyor. Bu ülkelerin başını ise Almanya çekiyor. Bu ülkeden son olarak PKK ve FETÖ konusunda iki dikkat çekici hamle geldi. Terör örgütü PKK militanları Frankfurt kentinde elebaşı Abdullah Öcalan'ın fotoğraflarının yer aldığı flama ve posterlerle sözde Nevruz yürüyüşü yaptı.
Frankfurt Polisi yürüyüş için izin alındığını açıkladı. Alman polisinin açıklamasında, gösterideki ana başlıkların katılımcılar tarafından "Nevruz", "Öcalan için özgürlük", "Kürdistan için özgürlük" olarak aktarıldığı ifade edildi. Bu uygulamaya Türkiye tepki gösterdi. Almanya'nın Ankara büyükelçisi Dışişleri Bakanlığı'na çağrılarak PKK yürüyüşünden duyulan rahatsızlık dile getirildi.
Alman istihbaratı ikna olmamış!
Almanya PKK'nın yanı sıra Fethullahçı Terör Örgütü'ne de tam destek sağlıyor. Alman İstihbarat Servisi (BND) Başkanı Bruno Kahl, 15 Temmuz darbe girişiminin arkasında Fetullahçı Terör Örgütü (FETÖ) olduğuna dair kanıtın olmadığını iddia etti.
Darbe girişiminin arkasında Fetullah Gülen'in bulunduğuna dair bir kanıt görmediklerini de kaydeden Kahl, "Türkiye, çeşitli açılardan bizi buna ikna etmeye çalıştı, ancak henüz bunu başarabildiği söylenemez" dedi.
15 Temmuz'u FETÖ ile birlikte mi yaptınız?
Almanya Alman İstihbarat Servisi (BND) Başkanı Bruno Kahl'ın "Türkiye, çeşitli açılardan bizi buna ikna etmeye çalıştı, ancak henüz bunu başarabildiği söylenemez" şeklindeki açıklamasına Türkiye sert tepki verdi.
Milli Savunma Bakanı Fikri Işık, "Eğer Alman istihbaratının başındaki kişi, 'Biz burada FETÖ'yü göremedik' diyorsa ya bu adamın iki gözü birden kördür, iki kulağı birden sağırdır ya da arzu ettikleri bir işin gerçekleşmemiş olmasından dolayı failleri gizleme ihtiyacı hissediyordur. Bunun başka izahı olmaz. Bu da herkesin aklına şu soruyu getirir: Acaba iş birliği mi yaptınız, siz bu işin neresindesiniz?" şeklinde açıklama yaptı.
Başbakan Binali Yıldırım ise "Almanya ortamı germeye devam ediyor. Baksanıza Alman istihbaratının başkanı ne diyor. Eğer Alman istihbaratının başındaki adam buysa, Almanya'nın vay haline. Şimdi anlaşılıyor gelen geçen nasıl dinlemiş Almanya'yı. Adamın FETÖ'den haberi yok, ayakta uyuyor" dedi.