logo
21 ARALIK 2024

Atatürk’ü seven Batıcı olamaz

22.05.2020 00:00:00
'Atatürk’ü seven Batıcı olamaz' seslendirme dosyası:

Yıllarca Atatürk hep Batı yanlısı, Batı medeniyetini rehber edinen bir lidermiş gibi gösterildi. Atatürk'ün milli mücadelesi, hürriyet ve özgürlük anlayışı Batılı akımlarla ilişkilendirilmeye çalışıldı. "Muasır medeniyet" kastının hep Batı medeniyeti olduğu iddia edildi.

Halbuki bunların hepsi, Atatürk'ün şahsına, inancına, temsil ettiği davaya atılmış en büyük iftiralardı. Bu iftiralarla gerçek Atatürk'ü gizlemeyi, O'nunla Türk milleti arasındaki bağı koparmayı amaçladılar. Ama bunda muvaffak olamadılar. Prof. Dr. Haydar Baş Hoş Geldin Atatürk eseriyle, Türkiye'nin birçok ilinde gerçekleşen "Atatürk Vatandır" sempozyumlarıyla bu menfur oyunları tamamen bozdu.

Prof. Dr. Baş, kitabında Atatürk'ün hürriyet ve bağımsızlık duruşunun kaynağı konusunda şunları yazmaktadır: "Yüzyıla damgasını vurmuş Mustafa Kemal'in hayatını ele alan hemen hemen tüm kalemler, sahip olduğu hürriyet fikrini Rousseau, Voltaire, Auguste Comte, Montesquieu gibi Fransız aydınlara mal ederler. Hatta Lord Kinross gibi yabancı bazı yazarlar, 'Fransız İhtilali'nden etkilenen görüşlerinin hayata geçmesinde önünde tek set olarak İslam dinini görüyordu' gibi saçmalıkları kaleme alma noktasına kadar işi götürmüşlerdir. Batılı yazarların İslam dinini hürriyet önünde engel gösteren ifadeleri tamamen Batı mantığının İslam dinini küçük düşürme çabası hezeyanlarıdır.

Türk tarihi hakikaten yeniden yazılmalı.

Ehl-i Beyt soyundan gelen bir liderden bahsediyoruz.

Mevlana'nın hocası Şems-i Tebrizi'nin ve Seyyid Feyzullah Efendi'nin torunu bir anne ve İmam Rıza'nın torunu bir babadan doğan evladın her halinde elbette Ehl-i Beyt'in, İslam'ın etkisi olacaktır...

Mustafa Kemal'in özgürlük ve hürriyet sevdası da ceddinden gelmektedir.

O'nun hürriyet fikrine bir zemin aranıyorsa bu, Hz. Peygamberden, İmam Ali'den, Hz. Fatıma'dan, İmam Hüseyin'den, İmam Rıza'dan örneklendirilmelidir...

Malum, İmam Hüseyin, hakkını gasp eden Yezid'e karşı başkaldırmış, İslam tarihindeki halifeye karşı ilk silahlı isyanı gerçekleştirmiş ve yanlışı düzeltmek adına kanını bu uğurda feda etmiştir.

Ehl-i Beyt İmamlarının hemen hepsi, bağımsızlık ve inandıkları doğrular uğruna verdikleri mücadelede şehit edilmişlerdir. Atatürk de ceddi gibi doğruları uğruna başkaldırmıştır." (Prof. Dr. Haydar Baş, Hoş Geldin Atatürk, sayfa 161-163)

Gördüğünüz gibi, Atatürk'ü Atatürk yapan kaynak Ehl-i Beyt'tir. O'nun çizgisi hep, Ehl-i Beyt'in ruhundan beslenen Müslüman Türk medeniyeti olmuştur.

Atatürk bu medeniyeti anlatırken "Doğu medeniyeti" ifadesini kullanırdı.

Bakın, Atatürk 1922 yılında TBMM'de yaptığı konuşmada bu konuda ve Batıcılık anlayışı hakkında neler söylüyor: "Artık durumu düzeltmek, hayat bulmak, insan olmak için, mutlaka Avrupa'dan nasihat almak, bütün işleri Avrupa'nın emellerine uygun yürütmek, bütün dersleri Avrupa'dan almak gibi birtakım zihniyetler ortaya çıktı. Oysa hangi istiklal vardır ki, yabancıların nasihatlarıyla, yabancıların planlarıyla yükselebilsin? Tarih böyle olay kaydetmemiştir.

Tarihte, böyle bir olay yaratmaya kalkışanlar, zehirli sonuçlarla karşılaşmışlardır.

İşte Türkiye de (Osmanlı dönemini kast ediyor), bu yanlış zihniyetle sakat olan bazı yöneticiler yüzünden, her saat, her gün, her yüzyıl biraz daha gerilemiş, daha çok düşmüştür...

Bu düşüş, bu alçalış, yalnız maddi şeylerde olsaydı hiçbir önemi yoktu. Ne yazık ki Türkiye ve Türk halkı, ahlak bakımından da düşüyor.

Durum incelenirse görülür ki, Türkiye Doğu maneviyatıyla sona eren bir yol üzerinde bulunuyordu. Doğuyla Batının birleştiği yerde bulunduğumuz, Batıya yaklaştığımızı zannettiğimiz takdirde, asıl mayamız olan Doğu maneviyatımızdan tamamıyla soyutlanıyoruz.

Hiç şüphesiz ki bundan, bu büyük memleketi, bu milleti, çöküntü ve yok olma çıkmazına itmekten başka bir sonuç beklenemez...

Bu düşüşün çıkış noktası korkuyla, aczle başlamıştır.

Türkiye'nin, Türk halkının nasılsa başına geçmiş olan birtakım insanlar, galip düşmanlar karşısında, susmaya mahkummuş gibi, Türkiye'yi atıl ve çekingen bir halde tutuyorlardı.

Memleketin ve milletin çıkarlarının gerektiğini yapmakta korkak ve mütereddit idiler.

Türkiye'de fikir adamları, adeta kendi kendilerine hakaret ediyorlardı. Diyorlardı ki: 'Biz adam değiliz ve olamayız. Kendi kendimize adam olmamıza ihtimal yoktur.'

Bizim canımızı, tarihimizi, varlığımızı; bize düşman olan, düşman olduğundan hiç şüphe edilmeyen Avrupalılara, kayıtsız, şartsız bırakmak istiyorlardı. 'Onlar bizi idare etsin' diyorlardı..." (Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ün 6 Mart 1922 tarihli Meclis konuşmasından)

Her ne kadar Atatürk, Osmanlı yöneticileriyle ilgili bu konuşmayı yapsa da bugünkü "Yeni Osmanlıcılar" ve Batının peşinde koşan siyasiler de bu uyarılardan derslerini almalıdır.

Şunu asla unutmayalım ki, Prof. Dr. Baş'ın sürekli ifade ettiği gibi, Atatürk hayatı boyunca hep Haçlı Batı ile savaşmıştır ve bütün bu savaşlarda da galip gelmiştir.

Haçlı Batıya, "Çanakkale geçilmez" dedirten O'dur. 

İstanbul'u işgal eden İngilizler için "Geldikleri gibi giderler" diyen O'dur.

Yunan'ı denize döken, İtalyan'ı, Fransız'ı ülkemizden kovan O'dur.

O hayatı boyunca Batılılara asla güvenmemiştir ve hep onlara karşı temkinli olmuştur.

Onlardan bir kuruş borç almamıştır, onlara bir gram maden vermemiştir.

Lozan'da onlara diz çöktürten O'dur.

Bugün bu çizgiyi sürdüren tek bir siyasi hareket var, o da Prof. Dr. Baş'ın kurduğu, Milli Ekonomi Modeli, Sosyal Devlet Milli Devlet tezi, Hoş Geldin Atatürk ve Ehl-i Beyt Külliyatı ile temellendirdiği Bağımsız Türkiye Partisi'dir.

Prof. Dr. Haydar Baş'ın ani bir şekilde ebedi aleme ayrılışıyla bu kutlu bayrağı devralan Hukukçu Hüseyin Baş, BTP Genel Başkanı olarak tüm dünyaya ilan etti, "Atatürk'ün bayrağını, bağımsızlık meşalesini bugün biz taşıyoruz" diye...

Bu bayrak emin ellerde, kutlu kaderlere doğru azim ve kararlılıkla taşınıyor.

 
Murat Çabas / diğer yazıları
'Amerika'nın kayığına bindik'
Gündeme damga vuran açıklamalar
10 günde 422 kişi!
İsrail katletmeye devam ediyor
İslam karşıtı ve siyonizm destekçisi çıktı
Almanya'da araçlı saldırgan şoku
Milli sporculara çığ şoku
Yaralı kurtulanlar olayı anlattı
Hakan Fidan Şam'a gidiyor
HTŞ terör listesinden neden çıkarılmadı?
Palandöken'de çığ düştü
1 kişi hayatını kaybetti, 3 kişi yaralandı
Yemen, İsrail’i balistik füze ile vurdu
Husiler: 'İsrail ile uzun bir savaşa hazırız'
2025 bütçesi TBMM'de kabul edildi
'Faiz, enflasyon, cari açık, pahalılık bütçesi'
Colani'nin başına konan ödül iptal
ABD'den HTŞ geri adımı
Bahçeli'nin Öcalan ısrarı
'DEM, İmralı'ya gitsin'
Mourinho'lu Fener zirvede irtifa kaybediyor
Eyüpspor bir deve daha çelme taktı
Suriyelilerin geri dönüşü zor!
'Suriye güvenli' diyenler azınlıkta
İsrail Suriye'de işgale devam ediyor
Yermuk'teki köylere girdiler
Fiyatı roket hızıyla artıyor
Balık da alarmlı kaba girdi
Erdoğan Trump'ın övgüsünden memnun
'Doğru söze ne denir, tespitler yerinde'
'Amerika'nın kayığına bindik'
Gündeme damga vuran açıklamalar
10 günde 422 kişi!
İsrail katletmeye devam ediyor
İslam karşıtı ve siyonizm destekçisi çıktı
Almanya'da araçlı saldırgan şoku
Milli sporculara çığ şoku
Yaralı kurtulanlar olayı anlattı
Hakan Fidan Şam'a gidiyor
HTŞ terör listesinden neden çıkarılmadı?
Palandöken'de çığ düştü
1 kişi hayatını kaybetti, 3 kişi yaralandı
Yemen, İsrail’i balistik füze ile vurdu
Husiler: 'İsrail ile uzun bir savaşa hazırız'
2025 bütçesi TBMM'de kabul edildi
'Faiz, enflasyon, cari açık, pahalılık bütçesi'
Colani'nin başına konan ödül iptal
ABD'den HTŞ geri adımı
Bahçeli'nin Öcalan ısrarı
'DEM, İmralı'ya gitsin'
Mourinho'lu Fener zirvede irtifa kaybediyor
Eyüpspor bir deve daha çelme taktı
Suriyelilerin geri dönüşü zor!
'Suriye güvenli' diyenler azınlıkta
İsrail Suriye'de işgale devam ediyor
Yermuk'teki köylere girdiler
Fiyatı roket hızıyla artıyor
Balık da alarmlı kaba girdi
Erdoğan Trump'ın övgüsünden memnun
'Doğru söze ne denir, tespitler yerinde'
logo

Beşyol Mah. 502. Sok. No: 6/1
Küçükçekmece / İstanbul

Telefon: (212) 624 09 99
E-posta: internet@yenimesaj.com.tr gundogdu@yenimesaj.com.tr


WhatsApp iletişim: (542) 289 52 85


Tüm hakları Yeni Mesaj adına saklıdır: ©1996-2024

Yazılı izin alınmaksızın site içeriğinin fiziki veya elektronik ortamda kopyalanması, çoğaltılması, dağıtılması veya yeniden yayınlanması aksi belirtilmediği sürece yasal yükümlülük altına sokabilir. Daha fazla bilgi almak için telefon veya eposta ile irtibata geçilebilir. Yeni Mesaj Gazetesi'nde yer alan köşe yazıları sebebi ile ortaya çıkabilecek herhangi bir hukuksal, ekonomik, etik sorumluluk ilgili köşe yazarına ait olup Yeni Mesaj Gazetesi herhangi bir yükümlülük kabul etmez. Sözleşmesiz yazar, muhabir ve temsilcilere telif ödemesi yapılmaz.