Allah'ın koruma gücünü düşün!
Allah’ın Hafiz isminin mânâsı, ancak Allah'ın yüceliğini ve kâinatı koruma gücünü uzun uzun düşünmekle bilinebilir. Yoksa lûgattaki iştikakı ve hıfz kelimesinin mânâsını alelicmâl tevehhüm etmekle değil
02.08.2019 00:00:00
(dünden devam…)
İmam Gazali Hazretleri şöyle buyuruyor:
"İnsanların sağlığını koruyacak ilâç ve âletlerin yaratılmasının sırrı bir kere daha meydana çıkmış değil midir? İşte bütün bunlar, zıt unsurlardan meydana gelen canlı varlıkların bedenlerini korumak için yaratılmışlardır. İnsan varlığını helake sürüklenmekten koruyacak en belirgin sebeplerdir bunlar. Çünkü insanoğlu yırtıcı hayvanlar tarafından parçalanıp öldürülmeye her zaman maruz kalabilir. Allah onu, gören göz, işiten kulak, koruyan el, vurup öldüren silâh vermekle korumuştur.
Bütün bunlara rağmen kendisini korumaktan âciz olabilir. Bunun da çaresini bahsetmiştir: Yürüyen hayvana ayak, uçan kuşa kanat verilmiştir.
Konuyu biraz daha açıklayalım:
Kudreti yüce olan Allah'ın hıfzı (koruması) varlıktaki her şeyi kuşatmıştır hatta yerden biten otu bile muhafaza etmiştir. Onun içini (özünü) korumak için ona kabuk vermiştir. Bir kutu gibi onu, kabuğunun içinde saklamıştır. Yumuşak kalması için de ona rutubet bahşetmiştir.
Mücerret kabukla korunmayacak şeyi, ona diken vererek korumuştur. Neden mi? Onu bazı mütecaviz hayvanlardan korumak için.
Demek ki; bitkilere göre diken, hayvanlara göre boynuz veya pençe ne ise odur. Hatta ve hatta suyun her damlasına, zıddı olan bir unsurdan korumak için bir unsur ihsan etmiştir. İzah edelim: Meselâ suyu bir kaba koysak orada uzun bir müddet kalırsa hava haline gelir. Hava onu su olmaktan çıkarır. O suya parmağını sokup çıkarırsan parmağına yapışan ve yere dökülmeyen bir madde hasıl olur. Oysa onun hemen yere damlaması icap ederdi. Öyleyse suyun her damlasını koruyan bir şey vardır. O, kendi kendini koruyamaz; mutlaka bir koruyucuya ihtiyacı vardır.
Haberde varid olmuştur: Gökten inen yağmurun her damlasına, onu yerde kararlaştıran yerine rahatça inebilmesini sağlayacak bir melek verilmiştir. Bu, basiret erbabına gizli değildir. Basiret erbabı bunu rahatlıkla görmektedir. Ben de size yolu gösterdim. Öyleyse habere taklidî değil de basiretle inanın.
Cenab-ı Hakk'ın eşyayı nasıl koruduğunu izah edecek olursak, söz çok uzar.
Allah'ın Hafiz isminin mânâsı, ancak Allah'ın yüceliğini ve kâinatı koruma gücünü uzun uzun düşünmekle bilinebilir. Yoksa lûgattaki iştikakı ve hıfz kelimesinin mânasını alelicmâl tevehhüm etmekle değil.
Kullardan bu vasfa lâyık olan o kişidir ki; azalarını, kalbini, dinini ve ahlâkını, öfke, şehvet hücumlarından, nefis ve şeytanın entrikalarından kurtarır. Çünkü o, uçurumun tam kenarında sayılır, eğer sıkı durmazsa, daima yanında bulunan bu helak edici düşmanları onu iter ve uçuruma yuvarlarlar."
OKAN EGESEL
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.