‘Allah, onları zorluklarla halis kıldı’
İmam Ali (a.s), peygamberlerin sıfatı hakkında şöyle buyurmuştur: "Onlar, mustazaf bir topluluktu. Allah onları açlıkla denedi, meşakkatlere, korkulara uğratarak imtihan etti. Onları zorluklarla halis kıldı. Mal ve evlat sahibi olmayı, Allah'ın gazab veya rızasına ölçü saymayın. Zira bu kudret ve zenginliğin imtihan için verildiğini bilmemektendir”
13.07.2020 23:50:00





OKAN EGESEL
Resûlullah (s.a.a) şöyle buyurmuştur: "Sizlere cennet ehlinin padişahlarını haber vermeyeyim mi? Şüphesiz her zayıf mustazaftır."
Resûlullah (s.a.a) şöyle buyurmuştur: "Sizlere Allah'ın en kötü kullarını haber vermeyeyim mi? Onlar kaba ve kibirli kimselerdir. Hakeza sizlere Allah'ın en iyi kullarını haber vermeyeyim mi? Onlar zayıf ve mustazaf olanlardır."
İmam Ali (a.s), peygamberlerin sıfatı hakkında şöyle buyurmuştur: "Onlar, mustazaf bir topluluktu. Allah onları açlıkla denedi, meşakkatlere, korkulara uğratarak imtihan etti. Onları zorluklarla halis kıldı. Mal ve evlat sahibi olmayı, Allah'ın gazab veya rızasına ölçü saymayın. Zira bu kudret ve zenginliğin imtihan için verildiğini bilmemektendir.
Allah, 'Kendilerine mal ve oğullar vermekle onlara iyilik etmekte acele ettiğimizi mi sanıyorlar; hayır onlar şuurunda değiller' buyurmuştur. Allah, büyüklenen kullarını, onların gözlerinde zayıf olan dostlarıyla sınamaktadır."
İmam Ali (a.s), peygamberlerin sıfatı hakkında hakeza şöyle buyurmuştur: " Allah, elçilerini iradelerinde güç sahibi kıldı, görenlere karşı hallerini zayıf gösterdi. Gözleri, gönülleri dolduran bir kanaat, kulaklara ve gözlere eza olan bir yokluk verdi."
İmam Ali (a.s) şöyle buyurmuştur: "Eskiden bir kardeşim vardı… Görünüşte zayıf ve güçsüzdü. Ama ciddiyet zamanında kızgın bir arslan ve zehirli bir çöl yılanı kesilirdi."
Mustazafların toplumdaki rolü hakkında Resûlullah (s.a.a) şöyle buyurmuştur: "Beni zayıfların arasında arayınız. Zira sizler zayıf insanlar vesilesiyle rızık yiyor ve yardım görüyorsunuz."
Resûlullah (s.a.a) şöyle buyurmuştur: "Annen yasına otursun ey Ümmü Sa'd'ın oğlu! Sizler zayıflarınız dışında mı rızık yiyor ve yardım görüyorsunuz!"
Resûlullah (s.a.a) şöyle buyurmuştur: "Şüphesiz sizler zayıflarınız vesilesiyle yardım görüyorsunuz."
İmam Ali (a.s) şöyle buyurmuştur: "Gerçekte Allah bu ümmete; zayıflarının duası, namazı ve ihlası sebebiyle yardım etmektedir."
Ümeyye bin Halid, Peygamber (s.a.a) hakkında şöyle demiştir: "Peygamber (s.a.a) yalın ayak ve fakir Müslümanların yardımıyla fethediyor ve galip geliyordu." (el-Ucb, 2516. Bölüm).
Kur'an'da şöyle buyurulur: "Biz, memlekette güçsüz sayılanlara iyilikte bulunmak, onları önderler kılmak ve onları vâris yapmak istiyorduk."
İmam Ali (a.s) şöyle buyurmuştur: "Dünya, inattan sonra yavrusuna şefkatle dönen ısırıcı deve gibi şefkatle bize dönecektir." Daha sonra şu ayeti okudu: "Biz yeryüzünde zayıf bırakılanlara ihsanda bulunmak, onları imamlar ve vârisçiler kılmak istiyoruz."
İmam Ali (a.s), "Zayıf bırakılanlara (mustazaflara) ihsanda bulunmak istiyoruz" ayeti hakkında şöyle buyurmuştur: "O mustazaflar Âl-i Muhammed'dir. Allah, onların çabasından sonra Mehdi'lerini gönderir; onları aziz kılar, düşmanlarını da zelil eder."
Resûlullah (s.a.a), Hz. Ali, Hasan ve Hüseyin'e (a.s) ağlayarak baktı ve şöyle buyurdu: "Sizler benden sonra mustazaf olacaksınız." (el-Bihar, 24/167, 49. Bölüm). (Muhammed Muhammedî Reyşehrî, Mizanu'l-Hikmet).
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.