Medeniyetin beşiği olarak bilinen Mezopotamya ve bu kültürel zenginliğin devamı olan Anadolu...
Kaç bin yıllık Türk topraklarına sahip sen, nasıl olur da sonradan medeniyeti görmüşlere karşı "Avrupalılara uy!" yasasına yem edildin?
Anadolu'da "Göbekli Tepe" adı verilmiş 11 bin yıllık bir yapı varken, bugün nasıl evsiz kaldın?
Şimdi kendi toprağında kiracısın!
Binlerce yıl bu bereketli topraklarda yaşayan insanlar doymuş da, sen bugün niye aç kaldın?
Şimdi kendi toprağında yabancısın!
Ateistler Ağrı dağında Nuh'un gemisini ararken, kömür ve artık taş olmuş ağaç parçalarını geminin bir parçası olabilir diye çalıp kendi ülkelerine kaçırırken, sen Arabesk mi dinliyordun?
Kendi toprağında ayağın yere değmiyor.
Fırat, Dicle, Kızılırmak, Manavgat, Yeşilırmak ve Van Gölü... Dünya'nın su rezervi sendeyken, nasıl olurda 1 lira para verip su içiyorsun?
Kendi toprağında acı su içiyorsun.
Karadeniz, Marmara, Ege, Akdeniz'e rağmen her gün balık yemiyorsun.
Yiyemediğin için de "Niye balık alıp pişiremiyorum?" diye düşünemez hale gelmişsin.
Kendi ülkende yabancısın.
Kırmızı et "havyar" olmuş.
Pirzola? Tadını hayal meyal hatırlıyorsun!
Toprak dendiğinde, niye mezar aklına geliyor?
Süslenmeyi, giyinmeyi de unutturmuşlar. Ne zamandır taklitçilik, moda sayılıyor? Aynısının aynısını giyerek, neye benzediğin de belli değil.
Kültürün yazıldığı yerde, gericisin.
Dünyanın büyük bir kısmı "Giyim, nedir veya ne değildir?" sorusuna hala cevap arıyor.
Sen?
İngilizce şart da, Türkçe şurt mu?
İnsanlığın içinde bulunduğu bu karmaşık duygular ve düşünceler karşısında, biz nerdeyiz?
Çaren yoksa, sen de yoksun.
Dünyanın hiçbir yerinde sana yüksek sesle, "Ben Türk'üm! Ben Atatürkçüyüm!" dedirtmezler, hele "ben Elhamdülillah Müslüman'ım" diyorsan ve bunun kavgasını yapmaya kalkarsan, sana "defol git " sözünü ezberletirler!
Ta ki defolup gidene kadar...
Tek bir kapıyı sana açık bırakırlar: "Asimilasyon!"
Sen olmasan da, çocukların oldu bil!
Amaaa! Atatürk Türkiye'sinin vatandaşı olarak, ye'se düşecek diye bir durum söz konusu olamaz.
"Bizim hayallerimiz var!" dememiz bile, bu topraklarda gözü olanları, korkutmak için yeterlidir.
Türklerin kurtarıcısı geç kalmadı!
"Var bir hayalimiz" diyerek yola çıkan, genç bir lider var.
Bu lider; Avukat, sporcu, PS 5 oynayan, Twitter, İnstagram ve Facebook hesabı olan, Netflix, Blue TV'yi ve televizyon dizilerini de takip eden, satranç, futbol oynayan, kitap okuyan, evli ve çocuk sahibi olan, kültür seviyesi en yükseklerde olan ama aynı zamanda da alçak gönüllü olan, insanın, öğretmenin, öğrencinin, işçinin, işverenin, emeklinin halinden anlayan, siyasetin içinde dünyaya gelen, iktisat bilimini çok ama çok iyi bilen, güven veren... Atatürk'ün yolunda koşturan ve Türkiye'yi tekrar iktisadi ve kültürel bağımsızlığa kavuşturabilecek kişidir.
Vatandaşın deyimiyle :"Delikanlı biri!"
Merhum Babasını herkes tanır.
O, Prof. Dr. Haydar Baş'ın oğlu...
Bağımsız Türkiye Partisi Genel Başkanı Hüseyin BAŞ.
Ercan Özyer / diğer yazıları
- Cepteki para / 19.12.2023
- Mutlu köleler! / 02.12.2023
- Kılavuz / 30.09.2023
- Gençler! Kaçmak çare mi? / 29.07.2023
- Ben BTP'liyim! / 15.07.2023
- Yarının meclisi / 14.05.2023
- Hiç mi iyi tarafımız yok? / 16.10.2022
- Önce hürriyet / 05.02.2022
- Şimdi kendi toprağında yabancısın / 23.01.2022
- Türk tokadı / 07.10.2021
- Mutlu köleler! / 02.12.2023
- Kılavuz / 30.09.2023
- Gençler! Kaçmak çare mi? / 29.07.2023
- Ben BTP'liyim! / 15.07.2023
- Yarının meclisi / 14.05.2023
- Hiç mi iyi tarafımız yok? / 16.10.2022
- Önce hürriyet / 05.02.2022
- Şimdi kendi toprağında yabancısın / 23.01.2022
- Türk tokadı / 07.10.2021