Vatandaşın gündemi

Değerli okurlar, dost acı söyler. Sözlerimiz acı olsa da şifa niyetinedir.

Bizler de Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı, aynı gemide hayat süren bireyler olarak halimizi halinize aktarmaya çalışalım. Dile gelmeyen sesiniz olmaya gayret edelim.

Hani derler ya ömür dediğin nedir gelip gidiyor, seçimler gelip geçiyor, devran dönüyor, sonuçlar değişiyormuş gibi fakat vatandaşın gündemi hiç değişmiyor.

Tencere tava misali, mutfakta kazan kaynıyor, anlayana anlamak istemeyene.

Ülke gündemi daima çok sıcak. Yeni bir seçim bitirdik, ancak birileri gündemi değiştirecek ya, mutfak unutturulacak ya, 2028 seçimleri konuşulmaya başlandı şimdiden.

Yıllardır konuşulan, anlatılan, yönlendirilen her gündemin sonunda asıl gündem, her zaman sümenaltı ediliyor.

O yüzden dün de, bugün de, yarın da her daim altını çizdiğimiz, çözümün adresi Baş'a kulak verin, sözümüzün altını çizelim.

Her gün ekranlarda, gazetelerde, sosyal medyada, onlarca gündem halden hale girerken, sorunlar büyüdükçe, arttıkça, çözümsüz hale geldikçe; yaşamın, hayatın tadının ne kadar kaçtığını hep beraber görüyoruz.

Bu yüzden BTP Genel Başkanı Hüseyin Baş'ın ifadesiyle, "Ekonomi konuşalım, ekonomi konuşmadığımız ve ekonomiyi çözemediğimiz sürece hiç bir şey çözülmeyecek" tespitinin ne kadar kıymetli olduğunu bir daha vurgulamak isterim.

Bunun da adresi BTP ve Milli Ekonomi Modeli.

İsrafı yapanı unutma!

Yine son günlerde çokça konuşulan tasarruf tedbirleri meselesi vatandaşın toplumun her alanında, her yerde birinci gündem maddesini oluşturuyor. Biz de soralım o zaman israfı yapanlar kim, kimler, asla unutulmamalı, toplum olarak, vatandaş olarak. Yıllarca, bize ait olan madenlerimiz dahi milletin öz kaynakları, kimlere öyle veya böyle, şu veya bu metotlarla peşkeş çekildiğini asla unutmamalıyız.

Annelerimiz

Geçtiğimiz günlerde kutladığımız Anneler Günü adına, annelerimizi bir kez daha yâd ederek, her daim onların duasını almak hepimizin boynunun borcu. Elbette o güne özel hatırlamak gerek, fakat naçizane her gün annelerimizi anmak, hatırlamak, güzel olandır, gül kokandır.

Öğretmenlerimiz

Toplum ve birey olarak hepimizin üzerinde emeği geçen onlarca öğretmenlerimiz, büyüklerimiz vardır. Onların da hakkı ödenmez. Prof. Dr. Haydar Baş hocamızın deyimiyle; "Her meslek sahibi servet kazanır para kazanır, ama öğretmen insan kazanır."  

İnsan kazanan bu değerlerimizi bu kadar kolay kaybetmemeliyiz. Son yaşanan vahim olay sonrası Ankara'ya sesleniyor ve diyoruz ki, bir öğretmen kaç yılda yetişir. Neden hep bu tür acı olaylardan sonra, sağlıkta olduğu gibi tedbir almaya çalışıyoruz. Neden?  Artık geç kalmayalım.

Ah bu kuyruklar…

Hepimizin olduğu gibi bizlerin de eskiden duyduğu meşhur kuyrukları hatırlamak gerek. Dünyanın sıkıntısı, ülkemizin derdi milletin kuyruk gündemi bu gidişle hiç bitmeyecek. Hiç kimse sormaz mı bu uzun kuyruklar neden olur. Bazen tüp, bazen ucuz et, bazen de ekmek kuyruğu uzar da gider kuyruklar. 

Eskiden imkân vardı ihtiyacı almak için kuyruğa girilirdi, bugün alınacak ürün çok, fakat para yok yine kuyruktayız. Tabi sıra gelirse. Ey dostlar aradaki farka dikkat. Allah göstermesin daha vahim durumlarda bu halimizi düşünmek istemiyorum. Günün sonunda yanlış ekonomi politikalarının sonucu ortada. Yarın da bugünü arar olacağız bu gidişle.

Ara sıra iyi gelir

Dostlar, dünyanın yükünü biz çekecek değiliz ya, deriz bazen içimizden. Bu vesile hayatta çözümsüz hiçbir şey yoktur. Yeter ki aramasını, görmesini bilelim. Her gün oynanan Hacivat Karagöz oyunlarına aldanmayalım. Çözümün adresi belli. Yormayalım kendimizi, en azından gelecek nesillerimiz için. Nokta!

Son olarak ara sıra Barış Manço, ara sıra Erkin Koray. Tabi, böyle gelmiş böyle gidecek dememek için.

Sevgiyle…