Savunmada dışa bağımlı olmak riskli

Cumhurbaşkanlığı Savunma Sanayii Başkanı Prof. Dr. İsmail Demir, Gaziantep'te Hasan Kalyoncu Üniversitesi'nde (HKÜ) düzenlenen 'Savunma Sanayii-Üniversite Buluşmaları' panelinde yaptığı konuşmada, Barış Pınarı Harekâtı'nda Türkiye aleyhine yapılan propagandalar göz önüne alındığında ülke olarak güçlü olmak zorunda olduklarını vurguladı. Demir, "Bu gücün de gelip dayandığı yer teknoloji. Savunma sanayisinde ve savunmada güçlü olmalıyız. Terörle bunca yıldır mücadele eden bir ülkenin çok daha güçlü bir noktada olması gerekiyordu" dedi.

Savunmada gücün gelip dayandığı yerin teknoloji olduğunun altını çizen Demir, şöyle konuştu: "Savunma sanayisinde ve savunmada güçlü olmalıyız. Terörle bunca yıldır mücadele eden bir ülkenin çok daha güçlü bir noktada olması gerekiyordu. Bu başarının dayandığı noktanın kendi teknolojinize güvenmek olduğunu anlıyoruz. Dışarıya bağımlı olmakla biz çok zaman kaybettik." 

 

En önemli kaynak insan

 

Türkiye'nin en önemli kaynağının insan kaynağı olduğuna işaret eden 

Prof. Dr. Demir, şunları söyledi: "İnsan kaynağımızı nasıl yetiştiririz, hangi kaynağa ihtiyacımız var, hangi mekanizmaları harekete geçirmemiz gerekiyor? Herkes bu sorumluluğu hissetmek durumunda. Eğitimin her seviyesinde bunu hissetmeliyiz ve devletin her kademesinde, belirli politikalarla ülkemizi her alanda geleceğe hazırlamalıyız. Savunma sanayi, tek başına iyi olduğumuzu iddia etmemizin mümkün olmadığı bir konu. Geleceğin teknolojilerine bugünden hazırlanacağız. Bugün peşinden koştuğumuz, başkalarının 15-20 yıl önce geliştirdiği bazı teknolojileri bugün elde etmek istiyoruz. Ama buna çabalarken de geleceğin teknolojilerini ıskalamamak adına çok dikkatli olmamız gerekiyor.

Bu da gelecek vizyonunu oluşturan en önemli noktalardan bir tanesi." Yerli ve milliliğin önemine değinen Demir, dijital çağın bazı temel unsurlarında geri kalınmaması gerektiğini belirterek, burada da treni kaçırmamak için bu konuya özel önem verilmesinin önemli olduğunu vurguladı. Demir, özel sektörün bir ülkenin dinamizmi olduğunu ve dinamizmin harekete geçirilmesi gerektiğini belirterek, şöyle konuştu: "Türkiye'deki mevcut savunma sanayi yapısında, savunma sanayindeki işlerin yüzde 80'ine yakınını belki üstelenen Türk Silahlı Kuvvetleri Güçlendirme Vakfı'nın hakim olduğu ortaklıklar var. Bu yapı ambargo günlerinden edinilen dersler neticesinde ortaya koyulan iradeler, oluşturulan güçlendirme vakıflarının bir araya gelmesiyle oluşturulan şirketler aracılığıyla yürütülüyor. Özel sektörün çeşitli alanlarda önünün açılması ve bu projelerimizde yer almaları bizim için çok önemli." HABER MERKEZİ