1868 yılından bu yana 139 yıldır Türk halkı ve tüm insanlığın zor günlerinde yanında olan Türk Kızılay'ı dünyanın önde gelen yardım kuruluşlarından biri olmayı sürdürüyor. Amacı her nerede görülür ise, hiçbir ayrım yapmaksızın insanın acısını önlemeye veya hafifletmeye çalışmak, insanın hayatını ve sağlığını korumak, onun kişiliğine saygı gösterilmesini sağlamak ve insanlar arasındaki karşılıklı anlayışı, dostluğu, saygıyı, işbirliğini ve sürekli barışı getirmeye uğraşmak olan Türk Kızılay'ı, bugün Türk milletinin merhamet ve şefkat elini yakın ve uzak coğrafyalara taşıyor. Deprem, sel, heyelan, fırtına gibi tabii afetlerde halkımızın vakit geçirmeden imdat istediği, 'aşeviyle, doktoruyla, çadırıyla, battaniyesiyle, yardım ekipleriyle' derhal yanı başında olmasını beklediği, 17 Ağustos 1999'daki Marmara depremi sonrasında olduğu gibi hemen gelmeyince de eleştiri yağmuruna tuttuğu Kızılay, 17 Ağustos depreminden en iyi dersi çıkarmış ve kendini geliştirmiş bir kurum olarak da dikkatleri çekiyor. '2 saat sonra afet mahallindeyiz'Yeni Mesaj'a konuşan Kızılay Genel Başkanı Tekin Küçükali, Türkiye'nin sık sık afetlerle karşılaştığını dile getirerek, Kızılay'ın normal şartlarda afetlere 72 saat sonra müdahale etmesi gerektiğini hatırlattı ve şunları söyledi: "72 saatlik süre içinde arama-kurtarma faaliyetleri yürütülür. Öncü ekiplerimiz bizlere ihtiyaçları bildirir. Kızılay'dan önce Bayındırlık ve İskan Bakanlığı bünyesinde faaliyet gösteren Afet İşleri Genel Müdürlüğü, afete el koymalıdır. Ancak biz teşkilat olarak şimdi ekiplerimizle 2-2.5 saat sonra afet mahalline intikal ediyoruz. Bunu Elazığ depremi ve Güneydoğu'daki sel felaketinde gösterdik.çünkü halkımız bu tür zor şartlarda Kızılay'ı yanında görmek istiyor." Kızılay İstanbul'a hazırKüçükali ayrıca, İstanbul'da muhtemel bir depreme karşı 250 bin insanı barındırabilecek hazırlık yaptıklarını söyledi. Küçükali, "Dünyada bu çapta yardım organizasyonunu yürütecek az sayıda kuruluş var. Nitekim Türk Kızılay'ı dünyanın en önemli 5 yardım kuruluşundan biri? Böylesine büyük bir yardım altyapısını sürekli hazır tutmak zorundasınız. Bunun bir de bakım ve onarımı var. Çadırlar her 3 ayda bir gözden geçirilmeli" diye konuştu. 'İslam dünyasında öncüyüz'Kızılay'ın 58 ülkeye yardım götürdüğünü ifade eden Küçükali, özellikle Endonezya, Pakistan ve Sudan'da 'gıpta edilecek çalışmalara' imza attıklarını söyledi. Küçükali, şunları söyledi: "Pakistan'dan Srilanka'ya, Endonezya'dan Sudan'a yardım ulaştırıyoruz. Endonezya'da 2004'teki tsunamiden ağır şekilde etkilenen Bande Aceh bölgesinde bini aşkın konut, 4 okul, 4 cami ve bir de içinde konferans salonundan her türlü toplumsal ihtiyaçların karşılandığı, bu ülkede eşi benzeri olmayan çok kapsamlı bir toplum merkezi yaptık. Aceliler 2. Selim'e büyük hürmet besliyor. Bu toplum merkezinin adını da 2. Selim Toplum Merkezi koyduk. Ayrıca 2 hastaneyi yeniden yaptık. Nüfusunun yüzde 13'ünü Müslümanların teşkil ettiği Srilanka'da 4 cami ve 450 konut inşa ettik. Bu ülkede devlet protokolü ile karşılandık. Sudan Darfur'da dünyaya parmak ısıttıracak bir hastane inşa ettik. Burada Kızılay'ın 64 personeli günde 350-400 hastaya bakıyor. Ayrıca Pakistan'da deprem sonrasında Türk destanı yazdık. Yardım ulaştırılması imkansız beldelere, katır sırtında yardım tedarik ettik. Filistin'de, Lübnan'da, Pakistan'da ve Etiyopya'da zor durumda olan insanların yardımına koştuk. Lübnan'da savaşın 3. günü ordaydık. Orada yaşan insanlar Türk bayrağını, Kızılay'ı görünce çok mutlu oldular."