'Karadeniz’deki savaşta tüm taraflar kaybeder'
Rusya'nın Azak Denizi'ndeki son hamlesinin Kiev'deki Moskova karşıtı girişimlere de bir cevap olduğunu ifade eden Doç. Dr. Göktürk Tüysüzoğlu, "Gerginliğin bir savaşa dönüşmemesi için tüm taraflar elinden geleni yapacaktır. Nitekim böyle bir savaşın net bir kazananı olmayacağı için, taraflar asgari müştereklerde buluşmak mecburiyetindedir" dedi
28.11.2018 00:00:00
2014'ten bu yana gergin bir görünüm arz eden ve Suriye krizinin gölgesinde kaldığı için üzerinde pek durulmayan Ukrayna'daki kriz, Ukrayna ve Rusya donanmaları arasında Kerç boğazında yaşanan askeri tırmanmanın ardından bir kez daha gündeme geldi.
Rusya'nın Kırım'ı ilhakı sonrası Azak denizinin Karadeniz'e bağlandığı Kerç boğazını tamamen kontrolüne almış olması ve doğu/kuzeydoğu Ukrayna'daki (Donbass havzası) Rusya yanlısı ayrılıkçılara destek veriyor olması, Moskova'nın Azak denizini kendisi adına bir "iç deniz" haline getirme yönünde uzun vadeli bir hedefi olduğuna işaret eden gelişmeler.
Nitekim Rusya kısa bir süre önce Kerç boğazının her iki yakasını birbirine bağlayan bir köprü inşa etti ve böylece boğazın kontrolünün tamamıyla kendisinde olduğunu kanıtlamak istiyor.
Aynı zamanda de facto anlamda kontrol ettiği ve BM tarafından halen Ukrayna toprağı olarak görülen Kırım yarımadasının bir daha asla Kiev'in kontrolüne geçmesine izin vermeyeceğini de göstermeyi amaçlıyor.
Donetsk ve Luhansk'taki Rusya yanlısı "ayrılıkçı" girişimlere ilişkin "Novorossiya" (Yeni Rusya) adını taşıyan uzun vadeli bir ilhak girişimi olduğu da sır olmayan Moskova'nın, Ukrayna'yı Kiev'in batısından ibaret bir siyasal varlık haline getirmeye niyeti olduğu da anlaşılabiliyor.
Kriz kritik eşikte
Giresun Üniversitesi Uluslararası İlişkiler Bölümü öğretim üyesi Doç. Dr. Göktürk Tüysüzoğlu'nun değerlendirmesine göre; Ukrayna ile Rusya arasındaki askeri tırmanma, Suriye'deki krizin yanı sıra Kuzey Karadeniz/Azak denizindeki krizin de çok kritik bir eşikte olduğunu kanıtlıyor.
Avrasya'daki en önemli fay hattı olarak görülebilecek Ukrayna'nın parçalanması yönünde atılan adımlar, Karadeniz'deki gerginliği artırdığı gibi, Rusya ile Batı (ABD) arasındaki anlaşmazlığı da geri döndürülmesi güç bir iklime sürükleyebilir.
Ukrayna'daki gerginliğin topyekun bir savaşa dönüşmemesi için, hem Kiev hem Moskova hem de Washington ve Brüksel elinden geleni yapacaktır. Nitekim böyle bir savaşın net bir kazananı olmayacağı için, taraflar asgari müştereklerde buluşmak mecburiyetindedir.
Görüldüğü kadarıyla bu asgari müşterek de Ukrayna'nın "tarafsızlığı" ve belli oranda "federal" bir görünüme kavuşturulmasından geçmektedir. Yani Minsk Süreci'nin işletilmesi sorunları ciddi manada azaltabilecektir."
Kırım'a yeni S-400'ler geliyor
Ukrayna'da 30 gün için sıkıyönetim ilan edilmesi ve kısmi seferberlik kararı alınmasının ardından Rus ordusu Kırım'a bir S-400 bataryası daha konuşlandırma kararı aldı. Rus ordusunun elindeki silahlarının modern modelleriyle değiştirilmesi planı kapsamında Kırım'a sevk edileceği belirtilen S-400 bataryasının, tam olarak nereye konuşlandırılacağıysa belirtilmedi.
Fakat yeni S-400 bataryasının eski bir hava savunma sisteminin yerini alacağı kaydedildi. Yeni bataryanın sevk edilmesiyle Kırım'daki S-400 bataryalarının sayısı dörde yükselecek.
AA
Rusya'nın Kırım'ı ilhakı sonrası Azak denizinin Karadeniz'e bağlandığı Kerç boğazını tamamen kontrolüne almış olması ve doğu/kuzeydoğu Ukrayna'daki (Donbass havzası) Rusya yanlısı ayrılıkçılara destek veriyor olması, Moskova'nın Azak denizini kendisi adına bir "iç deniz" haline getirme yönünde uzun vadeli bir hedefi olduğuna işaret eden gelişmeler.
Nitekim Rusya kısa bir süre önce Kerç boğazının her iki yakasını birbirine bağlayan bir köprü inşa etti ve böylece boğazın kontrolünün tamamıyla kendisinde olduğunu kanıtlamak istiyor.
Aynı zamanda de facto anlamda kontrol ettiği ve BM tarafından halen Ukrayna toprağı olarak görülen Kırım yarımadasının bir daha asla Kiev'in kontrolüne geçmesine izin vermeyeceğini de göstermeyi amaçlıyor.
Donetsk ve Luhansk'taki Rusya yanlısı "ayrılıkçı" girişimlere ilişkin "Novorossiya" (Yeni Rusya) adını taşıyan uzun vadeli bir ilhak girişimi olduğu da sır olmayan Moskova'nın, Ukrayna'yı Kiev'in batısından ibaret bir siyasal varlık haline getirmeye niyeti olduğu da anlaşılabiliyor.
Kriz kritik eşikte
Giresun Üniversitesi Uluslararası İlişkiler Bölümü öğretim üyesi Doç. Dr. Göktürk Tüysüzoğlu'nun değerlendirmesine göre; Ukrayna ile Rusya arasındaki askeri tırmanma, Suriye'deki krizin yanı sıra Kuzey Karadeniz/Azak denizindeki krizin de çok kritik bir eşikte olduğunu kanıtlıyor.
Avrasya'daki en önemli fay hattı olarak görülebilecek Ukrayna'nın parçalanması yönünde atılan adımlar, Karadeniz'deki gerginliği artırdığı gibi, Rusya ile Batı (ABD) arasındaki anlaşmazlığı da geri döndürülmesi güç bir iklime sürükleyebilir.
Ukrayna'daki gerginliğin topyekun bir savaşa dönüşmemesi için, hem Kiev hem Moskova hem de Washington ve Brüksel elinden geleni yapacaktır. Nitekim böyle bir savaşın net bir kazananı olmayacağı için, taraflar asgari müştereklerde buluşmak mecburiyetindedir.
Görüldüğü kadarıyla bu asgari müşterek de Ukrayna'nın "tarafsızlığı" ve belli oranda "federal" bir görünüme kavuşturulmasından geçmektedir. Yani Minsk Süreci'nin işletilmesi sorunları ciddi manada azaltabilecektir."
Kırım'a yeni S-400'ler geliyor
Ukrayna'da 30 gün için sıkıyönetim ilan edilmesi ve kısmi seferberlik kararı alınmasının ardından Rus ordusu Kırım'a bir S-400 bataryası daha konuşlandırma kararı aldı. Rus ordusunun elindeki silahlarının modern modelleriyle değiştirilmesi planı kapsamında Kırım'a sevk edileceği belirtilen S-400 bataryasının, tam olarak nereye konuşlandırılacağıysa belirtilmedi.
Fakat yeni S-400 bataryasının eski bir hava savunma sisteminin yerini alacağı kaydedildi. Yeni bataryanın sevk edilmesiyle Kırım'daki S-400 bataryalarının sayısı dörde yükselecek.
AA