BTP projeleriyle yükseliyor

BTP MYK üyesi Fahri Gürgenburan, Türkiye'de partilerin projesiz ve fikirsiz bir zeminde büyüdüklerini belirterek, BTP'nin proje ve fikirleriyle yükselen yegane parti olduğunu söyledi Bağımsız Türkiye Partisi MYK üyesi Avukat Fahri Gürgenburan, Milli Mücadele yıllarının yokluğunu, kıtlığını ve kuşatılmışlığını Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ün önderliğinde 1. İzmir İktisat Kongresi ruhu ile aşan Türkiye'nin, bugün de en az dün kadar ekonomik bir kıskacın içinde olduğunu söyledi. Günümüzde sadece Türkiye ekonomisinin değil, tüm dünya ekonomilerinin aynı durumda olduğunu belirten Gürgenburan yaptığı yazılı basın açıklamasında şunları kaydetti:"Siyasi tarihimizin en büyük noksanlıklarından biri, proje ve fikir yönünden köklü bir atılım yapılamaması, somut bir adım ortaya koyamamış olmasıdır. Partilerimiz projesiz ve fikirsiz bir zeminde büyümüşlerdir. Merkez sağ olsun, sol olsun ya da koalisyon gücü olarak iktidara ortak olan diğer partiler olsun, hemen hepsi bu zemin üzerinde hareket etmişlerdir.Bağımsız Türkiye Partisi (BTP) kurulduğu günden beri, bir tez, fikir ve proje partisi olduğunu ortaya koymuştur.Projeyle yükselen partiSloganla değil fikirle, günlük dedikodularla değil projeyle yükselmektedir.BTP neyi niçin söylediğini, hangi fikri neden savunduğunu bilen bir parti olarak yükselmektedir. BTP ekonomik meseleleri çözümlemede klasik para politikalarını devreye koymak yerine, kendi Milli Ekonomik Modelini devreye koymaktadır.Milli Ekonomi Model sadece Türkiye için değil  liberal ekonomi ile çökmekte olan diğer ülkeler için bir kurtuluş reçetesi olacaktır.BTP lideri Prof. Dr. Haydar Baş, ülkemizin problemlerinin bize ait olmayan ithal programlarla değil, tamamen özümüze, kültürümüze, kısaca milli ve manevi değerlerimize uygun olan milli bir modelle çözülebileceğini ifade etmektedir.Bu modelde IMF, Dünya Bankası, uluslararası kredi kuruluşları, Stand by anlaşmaları yoktur; biz varız.Fakirlik lügatlerimizden çıkacakMilli Ekonomi Modeli sınırsız imkânları halkın önüne sermiş, devleti, vergi toplayan, tefecilik yapan ve milletini küresel güçlere köle eden bir devlet halinden, halkına sahip çıkan, onlardan vergi alacağına, onlara maddi imkânlar tanıyan, üretime katkı sağlayacak bir tüketim topluluğu ortaya çıkaran bir sosyal devlet haline getirmiştir. Fakirlik terimini tamamen lügatten çıkartan, her ferdinin gerekli ihtiyaçlarını kimseye muhtaç olmadan temin etmesini sağlayan bir baba devletin oluşmasını sağlamıştır."