logo
26 MAYIS 2024

İmam Rıza’nın münazaralarından

İmam (a.s.): ‘Mûsa (a.s.) akşam ile yatsı arası, halkın haberi olmadığı bir zamanda Firavun’un şehirlerinden birine girdi. Orada kavga etmekte olan iki kişi gördü. Onlardan birisi kendi taraftarlarından, diğeri de düşmanlarındandı
26.03.2024 08:18:00
Haber Merkezi
İmam Rıza’nın münazaralarından
İmam Rıza’nın münazaralarından
İmam (a.s.): 'Mûsa (a.s.) akşam ile yatsı arası, halkın haberi olmadığı bir zamanda Firavun'un şehirlerinden birine girdi. Orada kavga etmekte olan iki kişi gördü. Onlardan birisi kendi taraftarlarından, diğeri de düşmanlarındandı.

Derken taraftarlarından olan, düşmanlarından olana karşı yardım istedi. Mûsa (a.s.) da Allah'ın hükmüyle düşmanı olanın aleyhine hüküm verdi ve derken ona yumruk attı, o da öldü. Mûsa (a.s.) bu işten sonra 'Bu iş, şeytanın işidir' dedi. Mûsa'nın maksadı o iki kişi arasındaki kavgaydı, adamı öldürmesi değildi. 'O, (şeytan) açıkça saptırıcı bir düşmandır.'

Memun: 'Peki, Mûsa'nın şu sözünün anlamı nedir: Rabbim, ben kendi nefsime zulmettim, beni bağışla!' 

İmam (a.s.): 'Maksadı şuydu: Ben bu şehre girmekle kendimi uygun olmayan zor şartlar altında bıraktım. 'Feğfir li' cümlesi burada 'Beni düşmanlarımdan gizle de bulup öldürmesinler' mânâsındadır.

Allah-u Teala da onu mağfiret etti (buradaki tefsire göre onu gizledi). Çünkü O, örten ve rahmet edendir. Mûsa (a.s.) dedi: 'Allah'ım! Bana verdiğin bu nimetten (yani, bir kişiyi bir yumruk¬la öldürebilecek güç) dolayı artık suçlu günahkârların destekçisi olmayacağım. Aksine, bu güçle râzı olana dek Senin yolunda cihad edeceğim.'

Hz. Mûsa, böylece o şehirde 'Korku içinde (çevreyi) gözetleyerek sabahladı. Derken bir de baktı ki, dün kendisinden yardım isteyen kişi bir başkasına karşı onu (tekrar) çağırıyor.'

Mûsa ona dedi ki: 'Sen gerçekten apaçık bir azgınsın.' Dün bir kişiyle kavga ettin, bugün de bir başkasıyla kavga ediyorsun, seni te'dib edeceğim! O ikisinin düşmanı olanı tutmak istediğinde, diğeri aleyhinde sanıp 'Ey Mûsa! Dün birisini öldürdüğün gibi beni de mi öldürmek istiyorsun? Sen yeryüzünde yalnızca bir zorba olmak istiyorsun, ıslah edicilerden olmak istemiyorsun, dedi.' 

Memun: 'Ey Ebu'l-Hasan, Allah seni peygamberleri tarafından mükâfaatlandırsın! Öyleyse, Mûsa'nın Firavun'a dediği şu sözü-nün mânâsı nedir: Ben o işi yaptığım zaman dallinden (sapkınlardan) idim.' 

İmam (a.s.): 'Mûsa (a.s.) Medyen'den Firavun'un yanına döndüğünde Firavun şöyle dedi: 'Ve sen, yapacağın işi (cinayeti) de işledin, sen nankörlerdensin.'  

Hz. Mûsa dedi: 'Ben o işi yaptım ama o zaman şaşkınlardan idim, senin şehirlerinden birine girmekle şaşkındım (yolu kaybetmiştim). Sizden korkunca da hemen aranızdan kaçtım. Sonra Rabbim bana hüküm (ve hikmet) verdi ve beni peygamberlerden kıldı.' 

Allah azze ve celle, peygamberi Hz. Muhammed'e (s.a.v.) de buyuruyor ki: 'Seni bir yetim iken bulup da barındırmadı mı?'   Yani, Seni yalnız bulup da halkı Sana yöneltmedi mi? 'Ve Seni yol bilmez (veya şaşırmış bir durumda) iken doğru yola yöneltip iletmedi mi?'  

Yani Sen, kendi kavmin içerisinde kaybolmuş ve tanınmaz durumda iken halkı Seni tanımaya yöneltti. 'Bir yoksul iken Seni bulup da zengin etmedi mi?'   Yani, Senin duanı kabul ederek böylece Seni zengin etti.'

Memun: 'Aferin size ey Resûlullah'ın evladı! Peki, Allah-u Teala'nın şu buyruğunun anlamı nedir: 'Mûsa, tayin ettiğimiz vakitte gelip Rabbi onunla konuşunca, 'Rabbim' demişti; 'bana görün de bakayım Sana'. Allah; 'Beni asla göremezsin' dedi.'   Nasıl oluyor da Kelimullah Mûsa b. İmran (a.s.) Allah-u Teala'nın görülemeyeceğini bilemiyor ve O'ndan böyle bir istekte bulunuyor?'

İmam (a.s.): 'Kelimullah Mûsa b. İmran (a.s.) Allah-u Teala'nın gözlerle görülebilecek olandan yüce olduğunu biliyordu. Fakat Al- lah-u Teala Mûsa ile konuşunca ve onu (kendisiyle) gizlice söyleşmek için yakınlaştırınca, kavmine dönerek onlara Allah-u Teala'nın kendisiyle konuştuğunu ve O'nunla yakından münacaat ettiğini haber verdi.

Mûsa'nın kavmi, 'Senin duyduğun gibi biz de O'nun sesini duymadıkça sana inanmayacağız' dediler. Hz. Mûsa'nın kavminin nüfusu yedi yüz bin kişiydi. Onlardan yetmiş bin kişi seçti, sonra onların arasından yedi bin kişi seçti, sonra onların arasından yedi yüz kişi seçti ve son olarak onların arasından da yetmiş kişiyi Rabbinin tayin ettiği vakit için seçti.

Onları Sîna Dağı'na götürdü. Dağın eteğinde onları bekleterek kendisi yalnız başına dağa çıktı. Allah-u Teala'dan kendisiyle konuşmasını ve onlara sesini duyurmasını diledi.

Allah-u Teala da onunla konuştu ve topluluk Allah'ın konuşmasını yukarıdan, aşağıdan, sağdan, soldan, önden ve arka¬dan duydular. Çünkü Allah-u Teala ağaçtan ses çıkarttı ve o sesi her taraftan duyacakları şekilde yaydı. Ama onlar şöyle söylediler:

'Allah'ı apaçık görmedikçe duyduğumuz sesin Allah'ın sesi olduğuna inanmayacağız.' Böyle ağır bir söz konuşup azgınlık ve tekebbür gösterdiklerinde Allah-u Teala onlara bir yıldırım gönderdi de onları zulümlerinden dolayı yakalayıp öldürdü. Mûsa (a.s.) dedi:

'Ey Rabbim! İsrailoğulları'nın yanına döndüğümde onlar şöyle diyecekler: Onları götürüp öldürdün mü? Çünkü Allah ile konuşman gerçek değildi!'

Böylece Allah-u Teala onları diriltip Mûsa ile gönderdi. Onlar yine dediler: 'Sen eğer Allah'tan O'na bakman için kendisini göstermesini istesen, O, senin isteğini kabul eder ve sen O'nu gör-düğün gibi, bize de O'nu anlatırsın; biz de Allah'ı gerektiği gibi tanımış oluruz.'

Mûsa (a.s.) cevaplarında şöyle dedi: 'Ey kavmim! Allah (c.c), gözle görülmez, O'nun niteliği yoktur; ancak ayet ve nişaneleri ile tanınır.' 'Allah'tan, bu dediğimizi istemezsen sana asla inanmayız' dediklerinde Mûsa (a.s.), Allah'a şöyle arz etti: 'Allah'ım! İsrailoğulları'nın dediklerini duydun. Sen onların yararına olanı daha iyi bilirsin.'

Bu sırada Allah, Mûsa'ya (a.s.) şöyle vahyetti: 'Ey Mûsa! Onların istediklerini Benden iste, seni onların cehaletinden dolayı sorgulamayacağım.' O vakit Mûsa (a.s.) dedi: 'Rabbim, Kendini bana göster de bakayım!' Allah-u Teala da şöyle buyurdu: 'Beni kesinlikle göremezsin. Fakat şu dağa bak, eğer yerinde durabilirse görebilirsin Beni.' Derken, Rabbi dağa tecelli edince dağ, yerle bir oldu ve Mûsa bayılıp yere yığıldı.

Kendisine gelince de, 'Sen, noksan sıfatlardan münezzehsin, Sana tevbe ettim' dedi.  'Tevbe ettim Sana' yani, kavmimin bilgisizliğinden Sana olan gerçek inanç ve bilgime döndüm. Kavmim içinde Senin görülmediğine inananların ilki benim.'

Memun: 'Allah, hayrını bol etsin ey Ebu'l-Hasan! Bana Allah-u Teala'nın şu ayeti hakkında bilgi veriniz: Peygamberler, ümitlerini kesip tamamen inkâr edileceklerini zannettikleri zaman bizim yardımımız geldi.' 

İmam (a.s.): 'Yani; peygamberler kendi kavimlerinden ümitlerini kesince ve kavimleri de peygamberlerini yalancı sanınca bizim yardımımız geldi.'

Memun: 'Allah, hayrını bol etsin ey Ebu'l-Hasan! Bana, Allah'ın şu ayeti hakkında bilgi veriniz: Allah, senin önceki ve sonraki günahlarını bağışlasın.' 

İmam (a.s.): 'Mekke müşrikleri nezdinde Hz. Resûlullah'tan (s.a.v.) daha günahkâr bir kimse yoktu. Çünkü, onlar Bîset'ten önce üç yüz altmış puta tapıyorlardı. Resûlullah (s.a.v.) 'lâ ilahe illallah' kelimesini söylemeye davet edince bu onlara çok ağır geldi. İşte bundan dolayı şöyle dediler: 'İlahları bir tek ilah mı yaptı?

Doğrusu bu, şaşırtıcı bir şey. Onlardan önde gelen bir grup 'Yürüyün, ilahlarınıza karşı (bağlılıkta) da kararlı olun; çünkü, asıl istenen şey de budur' diye çekip gitti. Biz bunu son dinlerin hiçbirinde duymadık. Bu, ancak bir yalan!' 

Sonra Allah-u Teala, Mekke'yi Peygamberi için (s.a.v.) fethe-dince şöyle buyurdu: '(Ey Peygamber!) Şüphe yok ki Biz, Sana apaçık bir fetih vermişizdir.' Maksat, Mekke'nin fethidir.

'Allah senin önceki ve sonraki günahlarını bağışlasın' ayetinden kasıt, yani, 'Mekkeli müşrikler nezdinde Allah'ın birliğine davetinle önceden ve sonradan telakki edilen günahları örtsün'dür. Çünkü, Mekke müşriklerinin bir kısmı Müslüman oldular, bir kısmı da Mekke'den dışarı çıktılar.

Geri kalanlar ise, Peygamber'in (s.a.v.), halkı tevhide davet etmesine karşı gelebilecek yüksek bir güce sahip değillerdi. Böylece, Peygamber'in (s.a.v.) onlara galibiyetiyle onlar açısından günah sayılan şeyler de örtülmüş (kapanmış) oldu.'

Memun: 'Allah, hayrını bol etsin ey Ebu'l-Hasan! Bana Allah-u Teala'nın şu buyruğu hakkında bilgi veriniz: Allah Seni affetsin, neden onlara izin verdin?'

İmam (a.s.): 'Bu ayet (Türkçe'deki söylenişiyle 'Kızım sana söylüyorum, gelinim sen işit!' kabilindendir.) Allah (c.c), zâhirde peygamberiyle konuşmuştur ama gerçekte O'nun ümmetini kastetmiştir.

Şu ayet de öyledir: 'Eğer şirk koşacak olursan amellerin hiç olur ve zarara uğrayanlardan olursun.'   Yine, şu ayet de öyledir: Sana sebat etme kabiliyeti vermeseydik and olsun ki birazcık onlara meyledecektin.' 

Memun: İçim rahatladı ey Resûlullah'ın oğlu! Bana gizli olan şeyi açıkladınız. Allah-u Teala, peygamberler ve İslam'dan taraf seni mükâfaatlandırsın."

Ali bin Muhammed bin Cehm şöyle diyor: "Memun kalkıp namaza giderken mecliste bulunan Muhammed bin Câfer bin Muhammed'in (İmam Rıza'nın amcası) elinden tutarak onu da kendisiyle birlikte götürdü. Ben de onları izledim.

Memun, ona, 'Kardeşinin oğlunu nasıl buldun?' diye sordu. Muhammed bin Câ- fer de cevaben, 'O âlimdir ama onun hiçbir âlim ile ilişkisinin olduğunu görmedik' dedi. Onun bu sözü üzerine Memun şöyle dedi: 'Kardeşinin oğlu, Peygamber'in (s.a.v.) Ehl-i Beyt'indendir; öyle bir Ehl-i Beyt ki, Peygamber (s.a.v.) onların hakkında şöyle buyurmuştur:

Bilin ki Ehl-i Beyt'imin iyileri ve neslimin arınmışları, küçüklükte halkın en olgunları ve büyüdüklerinde de halkın en bilginleridirler. Onlara bir şey öğretmeye kalkışmayın; çünkü onlar, sizden daha bilgilidirler. Onlar sizleri hidayetten çıkarıp dalalet kapısına sokmazlar.'

İmam Rıza (a.s.) da kendi evine gitti. Sabah olunca İmam Rıza'nın yanına gittim. Memun'un ve İmam'ın amcasının sözlerini ona bildirdim. İmam gülerek şöyle buyurdu:

Ey İbn-i Cehm! Ondan duydukların seni aldatmasın, o beni hile ile tuzak kurup öldürecek, Allah da benim için ondan intikam alacaktır." (Prof. Dr. Haydar Baş İmam Ali Rıza eserinden)
Ayşe Ateş'ten MHP’li vekil hakkında çarpıcı iddia
PTS kayıtlarını paylaştı
Yaş 20’lere indi
Fast-food bir neslin baş belası
'Erdoğan bütün ülkeyi harama teşvik ediyor'
Uygulanan ekonomik modeli ifşa etti
CHP Lideri, Altan Feyman'ın cenazesine katıldı
Özel'den Gülgûn Feyman'a taziye
İsrail, uluslararası hukuku 'yok' sayıyor
Refah'a ikinci kez saldırdı
'MHP ve Ülkü Ocakları onun bunun kum torbası olamaz'
Bahçeli'den eleştirilere sert yanıt
"Hep birlikte elimizi taşın altına koymak zorundayız"
Emekli ikramiyesi bayram öncesi yatacak
Lenf kanseri riskini tetikliyor
Dövme tutkunları dikkat!
Karadeniz zekası yine iş başında
'Kampanya amacına ulaştı'
THY uçağında dehşet
Hostesin beli kırıldı
Hava sıcaklığı normalin altında seyredecek
Ülke geneli sağanak etkisinde
Erdoğan'ın suçladığı Kılıçdaroğlu'nu savundu
'Normalleşmeye direnen bedelini öder'
İsrail askerleri sivillerin sığındığı okulu bastı
Cibaliya'da 180 Filistinli alıkondu
Otomobil köprüden dereye uçtu
1'i çocuk 2 kişi kayıp
Pasaport kontrolünü geçince AB'ye adım atıyorsunuz
'Kazıklamanın' küresel merkezi!
Ayşe Ateş'ten MHP’li vekil hakkında çarpıcı iddia
PTS kayıtlarını paylaştı
Yaş 20’lere indi
Fast-food bir neslin baş belası
'Erdoğan bütün ülkeyi harama teşvik ediyor'
Uygulanan ekonomik modeli ifşa etti
CHP Lideri, Altan Feyman'ın cenazesine katıldı
Özel'den Gülgûn Feyman'a taziye
İsrail, uluslararası hukuku 'yok' sayıyor
Refah'a ikinci kez saldırdı
'MHP ve Ülkü Ocakları onun bunun kum torbası olamaz'
Bahçeli'den eleştirilere sert yanıt
"Hep birlikte elimizi taşın altına koymak zorundayız"
Emekli ikramiyesi bayram öncesi yatacak
Lenf kanseri riskini tetikliyor
Dövme tutkunları dikkat!
Karadeniz zekası yine iş başında
'Kampanya amacına ulaştı'
THY uçağında dehşet
Hostesin beli kırıldı
Hava sıcaklığı normalin altında seyredecek
Ülke geneli sağanak etkisinde
Erdoğan'ın suçladığı Kılıçdaroğlu'nu savundu
'Normalleşmeye direnen bedelini öder'
İsrail askerleri sivillerin sığındığı okulu bastı
Cibaliya'da 180 Filistinli alıkondu
Otomobil köprüden dereye uçtu
1'i çocuk 2 kişi kayıp
Pasaport kontrolünü geçince AB'ye adım atıyorsunuz
'Kazıklamanın' küresel merkezi!

Çerkesler sürgünün 160. yılında Nart ateşini Düzce'de yaktı

Düzce'de Çerkes sürgününün yıldönümünde anma etkinliği düzenlendi. Binlerce Çerkes, Düzce'de yürüyüş düzenleyip Nart ateşini yaktı.
26.05.2024 00:58:00 / Güncelleme: 26.05.2024 01:03:20
İhlas Haber Ajansı
Çerkesler sürgünün 160. yılında Nart ateşini Düzce'de yaktı
Çerkesler sürgünün 160. yılında Nart ateşini Düzce'de yaktı
Rusya'nın Karadeniz sahiline inme politikasının gereği olarak Kuzey Kafkasya'yı ele geçirme amacıyla 1556'dan itibaren başlattığı Kafkas-Rus Çarlığı savaşı 308 yıl sürdü.

Çerkesleri yok ederek Kafkas Dağları'nın iç kesimlerine ilerleyen Ruslar, teslim olan Çerkesleri ya Çarlık ordusuna katılmaya ya da göç etmeye zorladı. 21 Mayıs 1864'ten itibaren Çerkes toplulukları başta Osmanlı toprakları olmak üzere, dünyanın çeşitli bölgelerine sürgüne maruz kaldı.



Düzce'de etkinlik düzenlendi

Resmi olmayan rakamlara göre 1,5 milyona yakın Çerkes bir ay içinde sürgün edildi. Yol şartları, salgın hastalıklar ve açlık gibi nedenlerden dolayı yaklaşık 500 bin Çerkes hayatını kaybetti. 160 yıl geçmesine rağmen Çerkes sürgünü hüzünle hatırlanıyor. Düzce'de bulunan Çerkeslerde Düzce Belediyesi'nin destekleri ile anma etkinliği düzenlendi. İnsanlık tarihine kara leke olarak geçen Çerkes sürgünü, her yıl Türkiye'de yaşayan Çerkesler tarafından gözyaşı ve hüzünle anılırken, 160. yıl etkinlikleri Düzce'de yapıldı. Mezar taşı nöbeti tutup, nart ateşi yakan Çerkesler 'Sürgün Andı' okudu.



"Sonuna kadar destekliyoruz"

Çerkes sürgününün üzerinden 160 yıl geçmesine rağmen hüzünle hatırlanmaya devam edildiğini ve bu sene anma etkinliğinin Düzce'de yapıldığını vurgulayan Düzce Belediye Başkanı Dr. Faruk Özlü, "Hepimiz bundan 160 yıl önce 1864 yılında başlayan ve resmi olmayan verilere göre 1.5 milyona yakın Çerkesin uğradığı insanlık acısını, dramını ve tarihe geçen bu kara lekeyi biliyoruz. Sadece 1.5 milyon Çerkes yerinden yurdundan edilmedi, 500 bin kardeşimiz yollarda insanlık dışı bir şekilde hayatlarını kaybetti. Bu acı geçtiğimiz 160 yıla rağmen hiç dinmedi. İnsanlık tarihine kara bir leke olarak geçen Çerkes sürgününe dair anılar, tarihi belgeler bugünlere kadar ulaştı. Sizlerin hatıralarını geleceğe taşımak için yaptıklarınızı sonuna kadar destekliyoruz. Bizlerde Düzce'de sizlerin kültürel ve tarihsel her türlü çabanızda yanınızda olmaya devam edeceğiz' dedi.

Giresun'da mutfak tüpü faciası

 
 
Giresun'un Şebinkarahisar ilçesinde mutfak tüpünün patlaması sonucu evde bulunan 2 kişi yaralandı. 
25.05.2024 23:15:00 / Güncelleme: 25.05.2024 23:18:10
AA
 Giresun'da mutfak tüpü faciası
 Giresun'da mutfak tüpü faciası

Giresun'un Şebinkarahisar ilçesinde mutfak tüpünün patlaması sonucu evde bulunan 2 kişi yaralandı. Yavuz Selim Mahallesi Villalar Sokak'taki 2 katlı binanın ilk katındaki dairede patlama meydana geldi. İhbar üzerine 112 Acil Sağlık, itfaiye ve polis ekipleri, olay yerine sevk edildi. Patlama sırasında evde bulunan Naciye Guguk (78) ile Ünal Efe (78) yaralandı.

Sağlık ekiplerince Şebinkarahisar Devlet Hastanesi'ne kaldırılan yaralıların, hayati tehlikelerinin bulunmadığı öğrenildi. Emniyet ekiplerinin evde yaptığı incelemede, mutfakta bulunan tüpte gaz sıkışması sonucu patlama meydana geldiği tespit edildi.

Bozcaada'da Tiny House yapılar mühürlenmeye başlandı

 Belediye, bu hareketli yapılara su ve elektrik hizmetleri verilmeyeceğini, daha önceden su ve elektrik bağlananların da kesileceğini belirtti.
25.05.2024 09:53:00 / Güncelleme: 25.05.2024 10:08:30
İhlas Haber Ajansı
Bozcaada'da Tiny House yapılar mühürlenmeye başlandı
Bozcaada'da Tiny House yapılar mühürlenmeye başlandı
Çanakkale'nin Kuzey Ege Denizi'ndeki turizm merkezi Bozcaada ilçesinde belediye tarafından, kaçak konaklamanın önüne geçmek için adada son dönemde çoğalan 'Tiny House' olarak adlandırılan tekerlekli ahşap evler için mühürleme işlemi yapıldığı açıklandı. Belediye, bu hareketli yapılara su ve elektrik hizmetleri verilmeyeceğini, daha önceden su ve elektrik bağlananların da kesileceğini belirtti.

Havasıyla küçük bir kasabayı yansıtan, dar sokaklarında farklı mimarideki eski Rum evleri, deniz ürünleri restoranları, Türkiye'nin en iyi korunmuş tarihi kalesi, bakir koyları, temiz ve buz gibi denizi yanında, bir de İstanbul'a olan yakınlığı nedeniyle pek çok kişinin tercih ettiği turizm merkezi Bozcaada ilçesi son dönemde 'Tiny House' olarak adlandırılan tekerlekli ahşap evlerin akınına uğramaya başladı. Bozcaada Belediyesi, son aylarda adaya konuşlandırılan 'Tiny House'lar için harekete geçti.

Bozcaada Belediyesi'nden konuyla ilgili yapılan açıklamada, Bozcaada'da en önemli konulardan biri olan imar planıyla ilgili çalışmaların hızla devam ettiği belirtildi. Bozcaada için çok önemli olan 1/1000 ve 1/5000 Koruma Amaçlı İmar Planı çalışmaları belediye personeli, meclis üyeleri, avukat ve konunun uzmanları ile beraber şu an durum tespiti yapılması amacıyla incelendiği belirtilen açıklamada, "Bozcaada'nın geleceğini birlikte belirlemek hedefiyle haziran ayında yapacağımız ilk halk toplantımızda sizinle bu gelişmeleri paylaşacağız. Bozcaada gündemini en çok meşgul eden, kamuoyunda Tiny House olarak bilinen 'Hareketli Yapılar' ve konteyner evler ile ilgili hukuki durum ve belediyemizin yaklaşımı şu şekildedir: '3194 sayılı İmar Kanunu, 5403 sayılı Toprak Koruma ve Arazi Kullanımı Kanunu, 2863 sayılı Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kanunu gibi arazilerde yapılaşmayı düzenleyici yasal mevzuat çerçevesinde herhangi bir izin alınmadan ikamet veya ticari amaçlarla kullanılan bu yapıların tarım arazilerinde uzun süre konuşlandırılması ve kullanılması kesinlikle yasaktır.' Ayrıca 2863 Sayılı Kanun'un 65. maddesinde, 'Tescil edilen sit alanları ve korunması gerekli taşınmaz kültür ve tabiat varlıkları ile korunma alanlarının bu Kanuna göre tebliğ veya ilan edilmiş olmasına rağmen yıkılmasına, bozulmasına, tahribine, yok olmasına veya her ne suretle olursa olsun zarar görmesine kasten sebebiyet verenler ile izin alınmaksızın inşaî ve fiziki müdahale yapanlar veya yaptıranlar, iki yıldan beş yıla kadar hapis ve beş bin güne kadar adli para cezasıyla cezalandırılır' hükmü yer almakta olup, suç teşkil eden bu eylemleri gerçekleştirenler hakkında Cumhuriyet Başsavcılığı'na şikâyette bulunulacaktır" denildi.



Çanakkale Valiliği'nin 20.12.2023 tarih ve E95699147010.9965554 sayılı yazısı ile hem belediyeye hem kaymakamlığa konu ile ilgili bildirimler yapıldığını ifade edilen açıklamanın devamında ise, "Tüm bu kanun ve yönetmeliklere istinaden alınan kararlar şöyledir. Karar 1: Bozcaada'ya giren ve tarım arazisine konuşlandırılan tüm hareketli yapılar ve konteyner evler mühürlenmeye başlamıştır. Mühürleme işleminden sonra kanuni süreçler hızla işletilecektir. Karar 2: Bozcaada'da mevcutta bulunan bu tip yapıların elektrik-su hizmetlerinden yararlanmasına izin verilmeyecektir. Resmi makamlar nezdinde; tüm hizmetlerin kesilmesi için işlemler ivedi olarak başlatılacaktır. Karar 3: İlgili kanunlar gereğince Bozcaada'ya giriş yapan tüm 'Hareketli Yapılar'ın ve konteynerlerin sahiplerine; bunların tarım arazisine konulmasının, elektrik ve su bağlanmasının yasak olduğuna dair bildirim yapılacaktır. Karar 4: Bu gibi yapıların tarım arazisine konuşlandırılmasına, elektrik su ve foseptik bağlantılarının yapılmasına yardımcı olanlar hakkında ilgili yasanın izin verdiği şekilde hukuki işlemler başlatılacaktır. Bu kararların uygulanması için gerekli tüm işlemler Bozcaada Belediyesi Haziran ayı meclisinde ele alınacaktır" ifadelerine yer verildi.

Bozcaada Belediyesi'nin 9 Nisan 2021'de yapılan meclis toplantısında alınan kararda, 'Tiny House' olarak bilinen tekerlekli ahşap evle adaya geçiş yasaklanmıştı.



Bozcaada Belediye Başkan Yardımcısı Gülay Elbir Uslu, "Biz yönetime gelmeden önce de çok sık karşılaşılan bir durumdu. Şu anda da hızla her hafta her gemiden 'Tiny House' gelmesiyle karşı karşıyayız. Bu duruma müdahale etme gereği duyduk. Adanın doğal yapısına uygun olmadığını düşünüyoruz. İmar konusunda aykırı olduğunu düşünüyoruz. Bu konuyla ilgili bir ön hazırlık çalışmaları yaptık. Edirne, Bodrum, Muğla gibi illerde ve ilçelerde de bu uygulamalara gidiliyor ve karar alınıyor. Bununla ilgili kesinlikle yaptırım uygulamaya çalışacağız. Attığımız adımlar aslında adayı ve doğal yapısını korumak adına, hem de getirecek kişilerin maliyetler çok yüksek olduğu için bunları engellemek yoluna mutlaka gideceğiz. Onunla ilgili kararları alacağız. Yaptırım uygulayacağız. Güvenlik açısından da yanlış, müdahale, kontrol edilemiyor. Bu noktada da çok sorunlar var. Bence bunları engelleme yoluna her şekilde gitmeyi düşünüyoruz. Şu anda zaten dönen reklamlar var. Tiny House'ların kiraya verilmesiyle ilgili herkes paylaşımlar yapıyor" dedi.



Bozcaada'nın tamamının sit alanı olduğuna dikkat çeken BOZTİD Başkanı Kemal Furuncı, "İsteyen isteği yere, isteği şekilde hareket edemez. Benim mesleğim mimarlık. Dolayısıyla istenildiği gibi her bir yapıyı getirip de tarlasına, bahçesine koymak doğru bir yapılanma değil. Sit alanı olarak ele aldığımız zaman istediğiniz yere beton dökemezsiniz. Belediyenin almış olduğu kararları da destekliyoruz. Buraya su verilmesi, altyapı hizmeti verilmesi, diğer yapılan yapılara haksızlık olur. Ve bu uygun da değil. Bozcaada'ya sürekli Tiny House gelmeye başladı. Tiny House'ların esas yapılanması, amaçlanması nedir. Bir yerden bir yere transfer olurken kalabileceğiniz bir araç. Konut değil. Ada Tiny House'tan geçilemez oldu. Gemiden her gün 3-4 tane Tiny House geliyor. Burası sanki Tiny House'ların yeri gibi oldu. Böyle bir şeyi desteklemiyoruz. Bu Tiny House'ları konaklama olarak satıyorlar. İnsanlar buralarda gelip konaklıyor. Güvenlik var mı yok. Kim geliyor bilmiyoruz. Herhangi bir kayıt var mı yok. Adayı bir yandan korumaya çalışırken, bir yandan hem Tiny House gelecek. Hem de bu Tiny House'lar kaçak işletme olacak. Bunu kabullenmek mümkün değil" diye konuştu.

Adalet Bakanı Tunç: Tonya Belediye Başkanına saldırıda 2 şüpheli gözaltına alındı

Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, Tonya Belediye Başkanı Osman Beşel'e saldırı soruşturması kapsamında 2 şüphelinin gözaltına alındığını açıkladı.
25.05.2024 07:32:00
İhlas Haber Ajansı
Adalet Bakanı Tunç: Tonya Belediye Başkanına saldırıda 2 şüpheli gözaltına alındı
Adalet Bakanı Tunç: Tonya Belediye Başkanına saldırıda 2 şüpheli gözaltına alındı
Adalet Bakanı Yılmaz Tunç sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda saldırıyı kınayarak, 'Tonya Belediye Başkanı Osman Beşel'e odasında fiili saldırıda bulunulmasıyla ilgili Tonya Cumhuriyet Başsavcılığınca başlatılan soruşturma kapsamında 2 şüpheli gözaltına alınmıştır. Tonya Belediye Başkanı Osman Beşel'e acil şifalar diliyor, saldırıyı şiddetle kınıyorum' ifadelerine yer verdi.
logo

Beşyol Mah. 502. Sok. No: 6/1
Küçükçekmece / İstanbul

Telefon: (212) 624 09 99
E-posta: internet@yenimesaj.com.tr gundogdu@yenimesaj.com.tr


WhatsApp iletişim: (542) 289 52 85


Tüm hakları Yeni Mesaj adına saklıdır: ©1996-2024

Yazılı izin alınmaksızın site içeriğinin fiziki veya elektronik ortamda kopyalanması, çoğaltılması, dağıtılması veya yeniden yayınlanması aksi belirtilmediği sürece yasal yükümlülük altına sokabilir. Daha fazla bilgi almak için telefon veya eposta ile irtibata geçilebilir. Yeni Mesaj Gazetesi'nde yer alan köşe yazıları sebebi ile ortaya çıkabilecek herhangi bir hukuksal, ekonomik, etik sorumluluk ilgili köşe yazarına ait olup Yeni Mesaj Gazetesi herhangi bir yükümlülük kabul etmez. Sözleşmesiz yazar, muhabir ve temsilcilere telif ödemesi yapılmaz.