logo
25 MAYIS 2024

İmam Cevad’ın tevhide davet etmesi

Ebû Ca’fer’e (a.s.) dedim ki: ‘De ki: O Allah tektir,   âyetinde işaret edilen
03.05.2024 08:09:00
Haber Merkezi
İmam Cevad’ın tevhide davet etmesi
İmam Cevad’ın tevhide davet etmesi
Dâvud b. Kâsım el-Ca'ferî'ye hitaben yaptığı konuşma şöyledir: Ca'fer anlatıyor:

"Ebû Ca'fer'e (a.s.) dedim ki: 'De ki: O Allah tektir,   âyetinde işaret edilen
Buyurdu ki: 'Her varlığın birliği üzerinde birleştiği Zât demektir. Şu âyeti duymadın mı: 'And olsun ki onlara, gökleri ve yeri yaratan, güneşi ve ay'ı buyruğu altında tutan kimdir, diye sorsan, mutlaka Allah derler.'   Sonra da bu insanlar O'nun eşi ve ortağı olduğunu söylüyorlar.'

Dedim ki: 'Gözler O'nu göremez'   âyetinde ne demek isteniyor?'

Buyurdu ki: 'Ey Ebû Hâşim! Kalplerin algılaması, gözlerin görmesinden daha keskin ve daha dakiktir. Sen kalbî algılamanla Sind'i, Hindistan'ı ve gitmediğin birçok memleketi tasavvur edebilirsin ama gözlerinle göremezsin. Allah'ı, kalplerin algılamaları bile tasavvur edemezken, gözler nasıl O'nu görebilir?'

İmam Cevad'a (a.s.) soruldu: 'Allah için şeydir denebilir mi?'

Buyurdu ki: 'Evet ama tatil ve teşbih sınırlarının dışında tutmak şartıyla...'

(Tatil sınırı; Yüce Allah için vücut, kemâl sıfatlarını, fiilî ve izafî sıfatları ispat etmeme anlayışından ibarettir. Teşbih sınırı ise Allah'ı sıfatların hakikati ve mümkün arazlar itibariyle mümkün varlıkların hükmüne tâbi tutma ve onlara benzetme anlayışı demektir)."

Ebû Hâşim el-Ca'ferî rivâyet eder: "Bir gün İmam Ebû Ca'fer Muhammed Cevad'ın (a.s.) yanında oturuyorken, bir adam, 'Bana Yüce Rabb'imiz hakkında bilgi ver. O'nun, Kitab'ında isimleri ve sıfatları var mıdır? Ve bu isimler ve sıfatlar O'nun kendisi midir?' diye sordu.

Ebû Ca'fer (a.s.) şöyle buyurdu: 'Bu sözün iki yönü var. Eğer sen, bu isimler ve sıfatlar O'nun kendisidir, derken, O'nun varlık olarak sayılan ve çokluktan ibâret olan biri olduğunu demek istiyorsan (yani birkaç tane ve çok olduğunu söylüyorsan), Allah bundan münezzehtir.

Eğer bu isim ve sıfatlar hep vardılar, diyorsan, 'hep vardılar'ın da iki anlamı vardır. Eğer O'nun yanında O'nun ilmi kapsamında hep vardılar ve O bunlara hep müstahaktı, diyorsan, bu doğrudur.

Eğer, tasvirleri, heceleri ve harflerinin bölmeleri hep vardı, diyorsan, Allah ile beraber O'ndan başka bir şeyin olmasını tasavvur etmekten Allah'a sığınırız. Bilakis Allah vardı ve mahlûkat yoktu.

Sonra bunları (isim ve sıfatları) yarattı ki kendisiyle mahlûkatı arasında bir vesile olsun ve mahlûkat bunlar aracılığıyla kendisine yalvarıp kulluk sunsunlar. Bu da O'nun zikridir (bunlar aracılığıyla O'nu zikrederler). Allah vardı ve zikir yoktu. Zikir aracılığıyla zikredilen, hep var olan kadim Allah'tır.

İsimler ve sıfatlar mahlûkturlar. Anlamlar ve bunlarla kastedilen, Allah'tır ki ayrışma ve kaynaşma O'nun şânına yaraşmaz. Ayrışma ve kaynaşma bölünebilen varlıklar için geçerlidir. Allah için birleşimdir, azdır, çoktur, denemez. Ama O, Zâtı itibariyle kadimdir (öncesizdir).

Çünkü birden başka her şey bölünebilir. Allah ise birdir, dolayısıyla bölünmez. Allah için azlık ve çoklukla da tasavvur edilemez. Bölünebilen, azlık ve çokluk ile tasavvur edilebilen varlık, Yaratıcısına delâlet eden mahlûktur.

Allah Kadir'dir, dediğin zaman, hiçbir şeyin O'nu âciz bırakamayacağını haber vermiş oluyorsun. Bu sözle aczi O'ndan olumsuzluyor ve O'ndan başkası olarak nitelendiriyorsun.

Aynı şekilde, O Alim'dir, dediğin zaman, bu sözle cehaleti O'ndan olumsuzluyor ve cehaleti O'ndan başkası olarak nitelendiriyorsun. Allah eşyayı yok ettiği zaman sûretleri, heceleri, harf bölmelerini de yok eder. Ama hep Alim olan, hep vardır.

Bunun üzerine adam dedi ki: 'Şu hâlde, nasıl oluyor da Rabb'imizi Semi'/İşiten olarak isimlendiriyoruz?'

Buyurdu ki: 'Çünkü kulaklarla idrak edilen hiçbir şey O'na gizli kalmaz. Ama O'nu, başta bulunan işitme organı kulağa benzer bir organa sahip olmakla vasfetmeyiz.

O'nu Basir/Gören olarak da isimlendiririz. Çünkü gözlerin gördüğü renk, şahıs veya başka hiçbir şey O'ndan gizli kalmaz. Bununla beraber O'nu baştaki görme organına benzer bir göze sahip olmakla nitelendirmeyiz.

Biz O'nu Latif olarak da isimlendiririz. Çünkü sivrisinek ve ondan daha küçük olan latif şeyleri, onların üreyip geliştikleri yerleri, akıl edişlerini, fesada olan şehvetlerini, nesillerine acımalarını, bazılarının bazıları üzerinde sulta kurmasını; dağlarda, ovalarda, çöllerde, vadilerde ve sahralarda bulunan yavrularına yiyecek ve içecek taşımalarını bilir. Bu yüzden onları yaratanın Latif ama keyfiyeti olmayan biri olduğunu biliriz. Keyfiyet/nasıllık ise şekillenen ve nasıllığı olan mahlûkat için geçerlidir.

Allah, güçlüdür de diyoruz. Ama bu, mahlûkatta gördüğümüz şiddetle tutup yakalama anlamında bir güç değildir.

Eğer O'nun kuvveti mahlûkatta gördüğümüz türden bir güç olsaydı, bu takdirde O'nunla mahlûkat arasında benzerlik oluşurdu ve artma ihtimali ortaya çıkardı. Artması muhtemel olan bir şeyin eksilmesi de muhtemeldir. Eksik olan ise, kadim olamaz. Kadim olmayan da âcizdir.

Dolayısıyla Yüce Rabb'imizin benzeri, zıddı, dengi, keyfiyeti, nihâyeti yoktur. Gözle görülmez. Kalplerin O'nu tasavvur etmesi, vehimlerin O'nu sınırlandırması, vicdanların O'nu şekillendirmesi yasaktır.

O, mahlukatının aletlerine, yaratıklarının özelliklerine sahip olmaktan uzak ve berîdir. Bütün bunlardan çok yüce ve uludur.' (Prof. Dr. Haydar Baş İmam Muhammed Taki eserinden)
CHP Lideri, Altan Feyman'ın cenazesine katıldı
Özel'den Gülgûn Feyman'a taziye
İsrail, uluslararası hukuku 'yok' sayıyor
Refah'a ikinci kez saldırdı
'MHP ve Ülkü Ocakları onun bunun kum torbası olamaz'
Bahçeli'den eleştirilere sert yanıt
"Hep birlikte elimizi taşın altına koymak zorundayız"
Emekli ikramiyesi bayram öncesi yatacak
Lenf kanseri riskini tetikliyor
Dövme tutkunları dikkat!
Karadeniz zekası yine iş başında
'Kampanya amacına ulaştı'
THY uçağında dehşet
Hostesin beli kırıldı
Hava sıcaklığı normalin altında seyredecek
Ülke geneli sağanak etkisinde
Erdoğan'ın suçladığı Kılıçdaroğlu'nu savundu
'Normalleşmeye direnen bedelini öder'
İsrail askerleri sivillerin sığındığı okulu bastı
Cibaliya'da 180 Filistinli alıkondu
Otomobil köprüden dereye uçtu
1'i çocuk 2 kişi kayıp
Pasaport kontrolünü geçince AB'ye adım atıyorsunuz
'Kazıklamanın' küresel merkezi!
Bir yabancı şirket 42 bin 49 Türk şirketine karşı
Reste rest!
Gençlerimizi kaybediyoruz
İki tekerlekliler ölüme davetiye çıkarıyor
Katledilen Filistinlilerin sayıları neden düşük tutuluyor?
35 bin değil 200 binden fazla Filistinli öldü
CHP Lideri, Altan Feyman'ın cenazesine katıldı
Özel'den Gülgûn Feyman'a taziye
İsrail, uluslararası hukuku 'yok' sayıyor
Refah'a ikinci kez saldırdı
'MHP ve Ülkü Ocakları onun bunun kum torbası olamaz'
Bahçeli'den eleştirilere sert yanıt
"Hep birlikte elimizi taşın altına koymak zorundayız"
Emekli ikramiyesi bayram öncesi yatacak
Lenf kanseri riskini tetikliyor
Dövme tutkunları dikkat!
Karadeniz zekası yine iş başında
'Kampanya amacına ulaştı'
THY uçağında dehşet
Hostesin beli kırıldı
Hava sıcaklığı normalin altında seyredecek
Ülke geneli sağanak etkisinde
Erdoğan'ın suçladığı Kılıçdaroğlu'nu savundu
'Normalleşmeye direnen bedelini öder'
İsrail askerleri sivillerin sığındığı okulu bastı
Cibaliya'da 180 Filistinli alıkondu
Otomobil köprüden dereye uçtu
1'i çocuk 2 kişi kayıp
Pasaport kontrolünü geçince AB'ye adım atıyorsunuz
'Kazıklamanın' küresel merkezi!
Bir yabancı şirket 42 bin 49 Türk şirketine karşı
Reste rest!
Gençlerimizi kaybediyoruz
İki tekerlekliler ölüme davetiye çıkarıyor
Katledilen Filistinlilerin sayıları neden düşük tutuluyor?
35 bin değil 200 binden fazla Filistinli öldü

Bingöl'de 31 yıl önce şehit edilen öğretmenin annesi: Acısı hala bağrımda

Bingöl'de 24 Mayıs 1993 yılında sivil ve silahsız bir şekilde bölücü terör örgütü PKK mensupları tarafından şehit edilen Selahattin Aysan'ın annesi Zehra Aysan, şehadetinin 31'nci yılında oğlunu kabri başında andı. Gözyaşı dökerek mezar taşını seven anne 'Acısı hala bağrımda, gitmiyor. Çok sıkılırsam mezarının başına geliyorum, onunla konuşuyorum, ağlıyorum, dua okuyorum' dedi.
25.05.2024 12:49:00 / Güncelleme: 25.05.2024 12:54:28
İhlas Haber Ajansı
Bingöl'de 31 yıl önce şehit edilen öğretmenin annesi: Acısı hala bağrımda
Bingöl'de 31 yıl önce şehit edilen öğretmenin annesi: Acısı hala bağrımda
Bingöl'de 24 Mayıs 1993 yılında sivil ve silahsız bir şekilde bölücü terör örgütü PKK mensupları tarafından 33 erin şehit edilmesinin üzerinden tam 31 yıl geçti.

Malatya'dan otobüslere binen 33 silahsız er ve aralarında öğretmenler, sivil vatandaşların bulunduğu otobüs Elazığ-Bingöl kara yolu üzerinde teröristler durdurularak rehin alındı. Aradan 31 yıl geçmesine rağmen yüreğindeki acıyı hala ilk gün ki gibi tazeliğinde hisseden şehit öğretmen Selahattin Aysan'ın 77 yaşındaki annesi Zehra Aysan oğlunun ölüm yıldönümünde kabrini ziyaret ederek gözyaşı döktü.

Bingöl'ün Genç ilçesi Çevirme Köyüne eş durumundan tayin olarak öğretmen oğlunun askerliğini yapması için o gün otobüse binerek Isparta'ya geleceğini söyleyen Zehra Aysan o kara günü anlattı. Gece haberlerde otobüsün teröristler tarafından durdurulduğunu öğrenen Aysan 'Haberlerde izledim. Biz oğlumuz o arabadaydı dedik. Oğlumu defalarca aradık ulaşamadık. 3 gün boyunca evde ağladık sızladık, 3 gün sonra haberini aldık. 4 öğretmenin de raporu geldi bize ten renginden, boyundan anladık rapordan tespit ettik daha sonra verdiler çocuğumuzun cenazesini. Akrabalarımız cenazeyi almaya gittiler 1 gün bekledik daha sonra defnettik. Hiç bakmadım. Tabutuyla gömdüler yüzünü göremedim. Türk bayrağına sarmışlardı oğlumu. Hala gözümün önünde o anlar' dedi.



Oğlumla o gün ikindi vakitlerinde konuştuk

Oğluyla şehit olmadan kısa süre önce konuştuğunu söyleyen anne Aysan 'Olayın olduğu gün ikindi vakitlerinde konuştuk. Anne biz arabaya bindik Isparta'ya geliyoruz, saat 6'da Ankara'ya varınca ben seni ararım dedi. Daha sonra hiç aramadı beni Isparta Gönen'e gelecekti. Oğlum öğretmendi, askerliği çıktı askerlik için geliyordu. Gelinimde vardı yanında burada biraz kalıp gelinim dönecekti oğlumda askere gidecekti. Askerde olduğunu bilemedi, öğretmen olduğunu da bilemedim. Oğlum şehit olduğunda 9 aylık evliydi. Gelinim de 20 günlük hamileydi. Torunum şimdi 30 yaşında annesinin yanında çalışıyor' şeklinde konuştu.

Eşim oğlunun acısına dayanamadı 3 ay sonra vefat etti

Oğlunun şehit edilmesinin ardından 3 ay sonra eşini kaybettiğini söyleyen Aysan eşinin oğlunun acısına dayanamadığını belirtti. Anne Aysan 'Oğlum şehit olduktan sonra sürekli düşünüyordu. Ben ağlıyordum ama eşim hiç ağlayamıyordu. Kara kara düşünüyordu. Bir gün uyumak için yatağa yattı. Göğsümde bir ağrı var bu ağrı beni öldürecek dedi. Bir anda kalp krizi geçirdi. Antalya'ya götürdük orada 17 gün tedavi gördü daha sonra vefat etti. Çocuğuna dayanamadı. Oğlumla eşim arasında 3 ay zaman var' açıklamalarında bulundu.

Acısı hala bağrımda, gitmiyor. Her zaman gece gündüz kalbimde

Yaşadığı acıyı hala ilk gün ki gibi hissettiğini söyleyen Aysan 'Acısı hala bağrımda, gitmiyor. Her zaman gece gündüz kalbimde. Bir tane oğlum vardı. Çok sıkılırsam mezarının başına geliyorum, onunla konuşuyorum, ağlıyorum, dua okuyorum daha sonra gidiyorum. Başka dayanağım yok. 1 kızım daha var onun yanında duruyorum. Elimden bir şey gelmiyor, teröre sürekli lanet ediyorum. Dalımı, budağımı kırdılar bıraktılar. Bu çok acı, çok üzüntülüyüm. Kimseye derdimi söyleyemiyorum. Oğlumun yaşıtlarını gördüğüm zaman ciğerlerim eziliyor. Onun yaşıtları belediyede çalışıyor. Benim çocuğumda keşke öyle çalışsaydı. Biz besicilik yapıyorduk, hayvanlarımız vardı besicilik mesleğini sevmediğim için oğluma oku kurtul git dedim. Bu işler zor dedim. Hep ben söyledim diye öğretmen oldu' şeklinde konuştu.

Anne Aysan konuşmasının devamında gözyaşları içerisinde oğlunun öğretmenliğinin ikinci yılında şehit olduğunu söyledi.

Adalet Bakanı Tunç: Tonya Belediye Başkanına saldırıda 2 şüpheli gözaltına alındı

Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, Tonya Belediye Başkanı Osman Beşel'e saldırı soruşturması kapsamında 2 şüphelinin gözaltına alındığını açıkladı.
25.05.2024 07:32:00
İhlas Haber Ajansı
Adalet Bakanı Tunç: Tonya Belediye Başkanına saldırıda 2 şüpheli gözaltına alındı
Adalet Bakanı Tunç: Tonya Belediye Başkanına saldırıda 2 şüpheli gözaltına alındı
Adalet Bakanı Yılmaz Tunç sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda saldırıyı kınayarak, 'Tonya Belediye Başkanı Osman Beşel'e odasında fiili saldırıda bulunulmasıyla ilgili Tonya Cumhuriyet Başsavcılığınca başlatılan soruşturma kapsamında 2 şüpheli gözaltına alınmıştır. Tonya Belediye Başkanı Osman Beşel'e acil şifalar diliyor, saldırıyı şiddetle kınıyorum' ifadelerine yer verdi.

Motosiklet kazalarını önlemek için bir şeyler yapılmalı

 
Motosiklet kazaları artık sıradanlaştı. Her gün ortalama çoğu genç vatandaşımızı motosiklet kazalarında kaybediyoruz. Türkiye'nin nüfusunun azaldığı da hesaba katıldığında devletin bu soruna çözüm bulması gerekiyor.
 
25.05.2024 00:03:00 / Güncelleme: 25.05.2024 00:20:06
AHMET TURAN YİĞİT
 Motosiklet kazalarını önlemek için bir şeyler yapılmalı
 Motosiklet kazalarını önlemek için bir şeyler yapılmalı

Türkiye'de iki teker üzerinde ölümler çoğalıyor. Her gün çoğu genç 3-4 insanımızı motosiklet kazalarında kurban veriyoruz. İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya, Mart ayında yaptığı bir açıklamada, 2023'te 89 binin üzerinde motosikletlinin kazaya karıştığını belirterek, "Bu kazalarda maalesef 107 bin 725 vatandaşımız yaralanmış, 1301 vatandaşımız hayatını kaybetmiş. 2022'ye göre can kayıplarındaki artış yüzde 30 gibi bir rakam" bilgisini vermişti. Bu veriler, günde ortalama 3.56 vatandaşımızın bu kazalarda hayata veda ettiği anlamına geliyor.

İşte son 18 gündeki ağır bilanço 

Bakan Yerlikaya'nın uyarılarına rağmen, motosiklet kazalarındaki artış sürüyor. Son iki haftada yaşanan kazalar da bunu gösteriyor. İşte o kazalar:
24 Mayıs: Adana'nın merkez Çukurova ilçesinde polisin gerçekleştirdiği uygulamadan kaçan sürücünün otomobile çarptığı motosikletli kurye hayatını kaybetti.
22 Mayıs: Mersin'de kamyonete çarpan motosikletteki 1 kişi öldü.
22 Mayıs: Burdur'un Bucak ilçesinde kamyonetle çarpışan motosikletteki her ikisi de 13 yaşında olan Bayram Sezgin ile Mehmet Sefa Sayın öldü.
22 Mayıs: Çanakkale'nin Bayramiç ilçesinde motosikletten düşen 15 yaşındaki Ege Zengin hayatını kaybetti.
22 Mayıs: Hatay'ın Dörtyol ilçesinde minibüsle çarpışan motosikletin sürücüsü hayatını kaybetti.
21 Mayıs: Denizli'nin Pamukkale ilçesinde kaldırıma çarpıp devrilen motosikletin sürücüsü 18 Yaşındaki Berkay Gökgürler hayatını kaybetti.
20 Mayıs: Denizli'nin Çal ilçesinde devrilen motosikletin sürücüsü Aslan Becip yaşamını yitirdi.
20 Mayıs: Sakarya'nın Adapazarı ilçesinde minibüsle çarpışan motosikletin sürücüsü 19 yaşındaki Ali Çetinel hayatını kaybetti.
20 Mayıs: Esenyurt'ta aracın çarptığı motosiklet sürücüsü 44 yaşındaki Bayram Örs hayatını kaybetti.
19 Mayıs: Kastamonu'da minibüsle çarpışan motosikletin sürücüsü Mehmet Coşkun yaşamını yitirdi.
19 Mayıs: Manisa'nın Ahmetli ilçesinde refüje çarpıp devrilen motosikletin sürücüsü 27 yaşındaki Muhammet Ali Öcel hayatını kaybetti.
19 Mayıs: Bursa'nın İznik ilçesinde sulama kanalına çarpan motosikletin sürücüsü 42 yaşındaki Mustafa Karaca hayatını kaybetti, eşi ağır yaralandı.
19 Mayıs:  İzmir'in Balçova ilçesinde belediye otobüsüyle çarpışan motosikletin sürücüsü Tevfik sarı yaşamını yitirdi, bir kişi ağır yaralandı.
18 Mayıs: Uşak'ta midibüsle çarpışan motosikletin sürücüsü 24 yaşındaki Şahin Uğur kaldırıldığı hastanede yaşamını yitirdi.
18 Mayıs: Manisa'nın Ahmetli ilçesinde bariyere çarpan motosikletteki iki genç, 21 yaşındaki Ali Erdoğan ile 21 yaşındaki Özgür Ay yaşamını yitirdi.
17 Mayıs: Aydın'ın Nazilli ilçesinde motosikletle aydınlatma direğine çarptıktan sonra süs havuzuna düşen sürücü 40 yaşındaki Adem Karataş öldü.
14 Mayıs: Kilis'te briket yüklü tır ile motosikletin çarpıştığı kazada 27 yaşındaki Hamza K. öldü, 4 yaşındaki oğlu ağır yaralandı.
13 Mayıs: Kocaeli'nin Derince ilçesinde devrildikten sonra jandarma aracına çarpan motosikletin sürücüsü Mustafa Çubuk hayatını kaybetti.
12 Mayıs:  Kahramanmaraş'ın Pazarcık ilçesinde, refüjdeki ağaca çarpan motosikletin sürücüsü hayatını kaybetti.
11 Mayıs: Isparta'da motosikletin çarptığı genç kız tedavi gördüğü hastanede yaşamını yitirdi.
11 Mayıs: Antalya'nın Serik ilçesinde otomobille çarpışan motosikletin sürücüsü kadın, hayatını kaybetti.

Koskoca yolda nasıl da birbirlerini bulmuşlar!

11 Mayıs:  Gaziantep'in Nizip ilçesinde çarpışan iki motosikletin sürücüleri hayatını kaybetti. Hasan K. idaresindeki motosiklet ile Ümüt Can D. yönetimindeki motosiklet, Sultan Abdülhamit Mahallesi'nde çarpışmıştı.
9 Mayıs: Samsun'un İlkadım ilçesinde motosikletinin devrilmesi sonucu başını çöp konteynerine çarpan motokurye 40 yaşındaki Mustafa Uğur hayatını kaybetti.
9 Mayıs: Denizli'nin Pamukkale ilçesinde motosikletin otomobile arkadan çarpması sonucu Zekeriya Akhan (21) ile Rahman Çubuk hayatını kaybetti.
8 Mayıs: Alanya'da elektrikli motosikletin dere yatağına yuvarlandığı kazada 70 yaşındaki sürücü Hüseyin Gürakar yaşamını yitirdi.
7 Mayıs: Aksaray'ın Gülağaç ilçesinde kepçeyle çarpışan motosikletin sürücüsü 40 yaşındaki Süleyman Ülger hayatını kaybetti.
Son 18 günde tespit edebildiğimiz 30 ölüm...

İletişim Başkanlığından sokak köpekleri kamuoyu araştırması

Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanlığı, "Halkın Nabzı" kamuoyu araştırması doğrultusunda son yıllarda sık sık gündeme gelen sokak köpekleri meselesini inceledi. 18 Ekim-8 Kasım 2023 tarihleri arasında yapılan araştırmaya Türkiye'nin dört bir yanından gönüllüler katıldı. Araştırmaya göre, katılımcıların yüzde 83,6'sı sokak köpeklerini bir sorun olarak gördü.
24.05.2024 21:25:00
İhlas Haber Ajansı
İletişim Başkanlığından sokak köpekleri kamuoyu araştırması
İletişim Başkanlığından sokak köpekleri kamuoyu araştırması
Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanlığı, ülke gündeminde sık sık yer bulan sokak köpekleri konusunda 5 sorudan oluşan bir kamuoyu araştırması yaptı.

Araştırma neticesinde mahallelerde yüzde 88,4 oranında sokak köpeği olduğu ve katılımcıların yüzde 83,6'sının sokak köpeklerini bir sorun olarak gördüğü tespit edildi.

18 Ekim-8 Kasım 2023 tarihlerinde yapılan araştırmaya en fazla katılım İstanbul, Ankara ve Antalya'dan oldu.

Araştırmaya katılan gönüllülere kapalı uçlu sorular yöneltildi. Katılımcılara ilk olarak "Yaşadığınız mahallede sahipsiz sokak köpekleri mevcut mu'" sorusu yöneltildi. Bu soruya katılımcıların yüzde 88,4'ü "evet", yüzde 11,4'ü "hayır" yanıtını verdi.

"Sahipsiz sokak köpekleri konusunu Türkiye için sorun olarak görüyor musunuz'" sorusuna ise katılımcıların yüzde 83,6'sı "evet", yüzde 16,4'ü "hayır" cevabını verdi.

"Bu sorunun çözümü için nasıl bir yol izlenmeli'" sorusuna katılımcıların yüzde 80,4'ü "barınaklara yerleştirilmeli, sahiplenilmeyen ve hasta olanlar uyutulmalı", yüzde 18,4'ü "kısırlaştırılarak mevcut yaşam alanına bırakılmalı", yüzde 1,2'si "bu haliyle mevcut yaşam alanlarında bırakılmalı" yanıtını verdi.

"Sahipsiz bir sokak köpeği sahiplenmeyi düşünür müydünüz'" sorusuna ise katılımcıların yüzde 74,4'ü "hayır", yüzde 25,6'sı ise "evet" dedi.

"Siz veya aile-arkadaş çevrenizden sokak köpekleri tarafından saldırı vakası yaşayan oldu mu'" şeklinde yöneltilen soruya ise katılımcıların yüzde 50,1'i "evet", yüzde 49,9'u ise "hayır" şeklinde yanıt verdi.

Araştırma sonucu

Yapılan kamuoyu araştırması neticesinde, katılımcıların büyük bir bölümünün mahallesinde sokak köpeklerinin olduğu ve kendileri için tehlike oluşturduğu, sokak köpekleri konusunun ülke gündemi için yadsınamayacak bir konu olduğu ve devlet tarafından çözüme kavuşturulması yönünde girişimlerin olması gerektiği, sokak köpeklerinin daha fazla vatandaşa zarar vermesinin engellenmesi adına barınaklara yerleştirilmesi; sahiplenilmeyen ile hasta olanların uyutulması gerektiği, katılımcıların yarısının yakın çevresinden en az bir kişiye sokak köpeği saldırısı gerçekleştiği, sahipsiz sokak köpekleri konusunu ülke için sorun olarak görenlerin büyük kısmının büyükşehirlerde yaşayanların oluşturdukları, sokak köpeklerinin yaşam alanlarından toplatılıp barınaklara yerleştirilmesini talep eden erkek katılımcıların kadın katılımcılara oranla daha fazla olduğu hususları tespit edildi.
logo

Beşyol Mah. 502. Sok. No: 6/1
Küçükçekmece / İstanbul

Telefon: (212) 624 09 99
E-posta: internet@yenimesaj.com.tr gundogdu@yenimesaj.com.tr


WhatsApp iletişim: (542) 289 52 85


Tüm hakları Yeni Mesaj adına saklıdır: ©1996-2024

Yazılı izin alınmaksızın site içeriğinin fiziki veya elektronik ortamda kopyalanması, çoğaltılması, dağıtılması veya yeniden yayınlanması aksi belirtilmediği sürece yasal yükümlülük altına sokabilir. Daha fazla bilgi almak için telefon veya eposta ile irtibata geçilebilir. Yeni Mesaj Gazetesi'nde yer alan köşe yazıları sebebi ile ortaya çıkabilecek herhangi bir hukuksal, ekonomik, etik sorumluluk ilgili köşe yazarına ait olup Yeni Mesaj Gazetesi herhangi bir yükümlülük kabul etmez. Sözleşmesiz yazar, muhabir ve temsilcilere telif ödemesi yapılmaz.