logo
02 HAZİRAN 2024

Egemenlik kayıtsız şartsız milletindir, devredilemez

28.05.2001 00:00:00
Prof.Dr. Haydar Baş

Kayıtsız şartsız millete ait olan egemenlik hakkını resmen AB'ye devretmek maksadıyla Anayasa değişiklikleri konusunda anlaşmaya varıldı. Partiler arası uzlaşma komisyonu Anayasa'nın 6. maddesinde belirtilen "Egemenlik kayıtsız, şartsız milletindir" fıkrasının AB'nin taleplerine uygun olarak referanduma sunulmasını kabul etti.

Başka bir ifadeyle T. C. Devleti'ni AB'nin (yani Birleşik Avrupa Devleti'nin) bir eyaleti durumuna getirebilmek için milletin fikri sorulacaktır. Ancak Anayasanın 6. maddesi gayet açıktır: "Egemenlik kayıtsız şartsız milletindir. Türk milleti egemenliğini Anayasanın koyduğu esaslara göre yetkili organlar eliyle kullanır. Egemenliğin kullanılması hiç bir surette, hiç bir kişiye, zümreye veya sınıfa bırakılamaz. Hiç bir kimse veya organ kaynağını Anayasadan almayan bir devlet yetkisini kullanamaz."

Anayasanın 5. maddesinde de devletin temel amaç ve görevleri zikredilirken en başta "Türk milletinin bağımsızlığını ve bütünlüğünü korumak" ifadesi yer almaktadır. Yani devlet, en temel sorumluluk olarak milletin egemenliğini ve bütünlüğünü korumak için vardır. Egemenlik ve temel özgürlüklerin devredildiği yerde devletin kamu kişiliğinin yok olması gibi bir durumla karşı karşıya gelinir ki, asıl vahim netice de budur. Devletin olmadığı yerde ne milli iradeden, ne bağımsızlıktan, ne egemenlikten, ne de can, mal, namus ve vatan emniyetinden söz edilir.

Tarih, egemenliklerini muhafaza edemeyen milletlerin çok acı manzaralarla karşılaştığını göstermektedir. Bu sebeple bağımsızlık bir millet için en hayati unsurdur, can damarıdır. 19 ve 20. yüzyıllar sömürgeciliğe karşı direnen milletlerin bağımsızlık mücadeleleriyle geçmiştir. Bu hakikatleri iyi görmek lazımdır.

Bu itibarla bazı imkanlara kavuşacağız diye temel hak ve hürriyetlerimizden vazgeçmemiz tabir yerindeyse, değirmene giderken evdeki bulgurdan olmak manasına gelir ki, bunu kabul etmek mümkün değildir.

Bu sebeple egemenliğin devri gibi hayatî bir konuyu tartışmaya açanlar millet ve tarih önünde büyük bir vebal altında olup, yanlış yapıldığı taktirde millete verilecek hesabı unutmamalıdırlar.

Hukuk açısından Avrupa Birliği

Bu noktada milletvekillerinin yemin şeklini düzenleyen anayasanın 81. maddesi ile, Cumhurbaşkanının yemin şeklini belirleyen 103. maddeye temas etmekte fayda vardır. Cumhurbaşkanı ve milletvekillerinin göreve başlamadan yaptıkları yemin birbirinin aynısıdır.

"Devletin varlığını ve bağımsızlığını, vatanın ve milletin bölünmez bütünlüğünü, milletin kayıtsız şartsız egemenliğini koruyacağıma...... namusum ve şerefim üzerine and içerim."

Milletin kayıtsız, şartsız egemenliğini koruyacaklarına dair namus ve şeref sözü vererek, milletin idaresine başlayanların bu mükellefiyeti hassasiyetle yerine getirmeleri zaruridir. Şayet bu mükellefiyeti eda etmezler ise bağımsızlığın tartışılması söz konusu olur ki, o taktirde bilerek ya da bilmeyerek insanların vatana ihanet derecesinde suç işlemesine sebep olabilirler.

TCK'da vatana ihanet suçu:

(Madde 125): "Devlet topraklarının tamamını veya bir kısmını yabancı bir devletin hakimiyeti altına koymaya veya devletin istiklalini tenkîse veya birliğini bozmaya veya devletin hakimiyet altında bulunan topraklarının bir kısmını devlet idaresinden çıkarmaya matuf bir fiil işleyen kimse ölüm cezası ile cezalandırılır" şeklinde tarif edilmektedir.

Tanınmış hukukçularımızdan Faruk Erem bu maddenin unsurlarını tahlil ederken şu açıklamaları yapmaktadır:

"Suçun maddi unsuru

a) Ülke: Maddede kullanılan "Devlet Toprakları" tabirini, devletin unsuru olan ülke manasına almak lazımdır.

b) Yabancı hakimiyeti: Ülkenin tamamı veya bir kısmının yabancı bir devlet hakimiyeti altına sokulması, yabancı devlete ilhak edilmesidir.

c) Devletin İstiklali: Bir devletin diğerine nazaran tâbi durumunda olmaması halinde istiklalden bahsedilebilir. Siyasi, adli veya idari veya harici temsil bakımlarından bağımsızlık kaidedir. Bu bakımdan ülke veya bunun bir kısmı üzerinde manda, himaye veya kapitülasyon veya benzeri tabiiyet hallerinin tesisine matuf hareketler devletin istiklalini tenkîs sayılır" (F. Erem, Türk Ceza Hukuku, s: 19).

Bu ve buna benzer anayasa maddeleri mevcut iken Roma Antlaşması ve Kopenhag Kriterlerine tâbi olarak AB'ye girmemiz mümkün değildir. Bu sebeple devamlı surette Kopenhag Kriterlerinin ve Roma Antlaşması maddelerinin önümüze getirilmesinin bir manası yoktur.

Türk siyasilerinin de bu hakikati bir an önce kavramaları, Türkiye'nin geleceği açısından şarttır.
Küçükçekmece'de 3 katlı bina çöktü
1 kişinin cansız bedeni çıkarıldı
Köprü geçişi zirvede
İstanbul'da fiyatı en çok artanlar belli oldu
Faiz - döviz sarmalı
Türkiye işte böyle soyuluyor!
3 ilçe ve 4 belde sandık başında
Türkiye'de bugün seçim var
Kastamonu'da feci kaza
2 kişi öldü, 3 kişi yaralandı
Lise yolunda kritik sınav
LGS merkezi sınavı başladı
Dışişleri Bakanlığı saldırıyı kınadı
Pensilvanya'da FETÖ saldırısı
'Gazze enkaz haline geldi'
BM acı gerçeği duyurdu
Katliama devam açıklaması!
İsrail'den ABD'ye kalıcı ateşkes cevabı
Siyasette deprem
İşte Türkiye'nin en güçlü partisi
'Arayı uzatmadan...'
Erdoğan, Özel ile ne zaman görüşeceğini açıkladı
Milletlerarası anlaşmalar Resmi Gazete'de yayımlandı
İnşaat, eğitim, kültür, sağlık...
2023'te süt ve süt ürünü ihracatı çakıldı
İhracat %36, parasal değeri %42 azaldı
Üreticiden tüketiciye en fazla fiyat farkı kuru incirde
Fiyatta yüzde 293.9'luk fark
Seçim sandığı kırılarak oy pusulaları parçalanmıştı
2 ay sonra yeniden sandık başına gidiyorlar
Küçükçekmece'de 3 katlı bina çöktü
1 kişinin cansız bedeni çıkarıldı
Köprü geçişi zirvede
İstanbul'da fiyatı en çok artanlar belli oldu
Faiz - döviz sarmalı
Türkiye işte böyle soyuluyor!
3 ilçe ve 4 belde sandık başında
Türkiye'de bugün seçim var
Kastamonu'da feci kaza
2 kişi öldü, 3 kişi yaralandı
Lise yolunda kritik sınav
LGS merkezi sınavı başladı
Dışişleri Bakanlığı saldırıyı kınadı
Pensilvanya'da FETÖ saldırısı
'Gazze enkaz haline geldi'
BM acı gerçeği duyurdu
Katliama devam açıklaması!
İsrail'den ABD'ye kalıcı ateşkes cevabı
Siyasette deprem
İşte Türkiye'nin en güçlü partisi
'Arayı uzatmadan...'
Erdoğan, Özel ile ne zaman görüşeceğini açıkladı
Milletlerarası anlaşmalar Resmi Gazete'de yayımlandı
İnşaat, eğitim, kültür, sağlık...
2023'te süt ve süt ürünü ihracatı çakıldı
İhracat %36, parasal değeri %42 azaldı
Üreticiden tüketiciye en fazla fiyat farkı kuru incirde
Fiyatta yüzde 293.9'luk fark
Seçim sandığı kırılarak oy pusulaları parçalanmıştı
2 ay sonra yeniden sandık başına gidiyorlar
logo

Beşyol Mah. 502. Sok. No: 6/1
Küçükçekmece / İstanbul

Telefon: (212) 624 09 99
E-posta: internet@yenimesaj.com.tr gundogdu@yenimesaj.com.tr


WhatsApp iletişim: (542) 289 52 85


Tüm hakları Yeni Mesaj adına saklıdır: ©1996-2024

Yazılı izin alınmaksızın site içeriğinin fiziki veya elektronik ortamda kopyalanması, çoğaltılması, dağıtılması veya yeniden yayınlanması aksi belirtilmediği sürece yasal yükümlülük altına sokabilir. Daha fazla bilgi almak için telefon veya eposta ile irtibata geçilebilir. Yeni Mesaj Gazetesi'nde yer alan köşe yazıları sebebi ile ortaya çıkabilecek herhangi bir hukuksal, ekonomik, etik sorumluluk ilgili köşe yazarına ait olup Yeni Mesaj Gazetesi herhangi bir yükümlülük kabul etmez. Sözleşmesiz yazar, muhabir ve temsilcilere telif ödemesi yapılmaz.