logo
25 MAYIS 2024

‘Allah’ın vahyine açılan kapı Muhammed’in (s.a.v.) kapısıdır’

Amcam Ali bin Mûsa (a.s.) babalarından, onlar da Hz. Ali'den (a.s.), Peygamber'in (s.a.v.) şöyle buyurduğunu nakletmektedir
17.04.2024 20:24:00 / Güncelleme: 17.04.2024 20:28:11
Haber Merkezi
‘Allah’ın vahyine açılan kapı Muhammed’in (s.a.v.) kapısıdır’
‘Allah’ın vahyine açılan kapı Muhammed’in (s.a.v.) kapısıdır’
Ebu Said Ensârî mezkur isnatla Hasan bin İshak Alevî'den şöyle nakletmektedir:

"Amcam Ali bin Mûsa (a.s.) babalarından, onlar da Hz. Ali'den (a.s.), Peygamber'in (s.a.v.) şöyle buyurduğunu nakletmektedir:

"Allah (c.c.), duyması gereken şeyleri duymadan bir dine girenleri yok eder. Allah'ın (c.c.), kulları için açtığı kapıdan başka yerden duyarak dini kabul edenler de müşriktir. Allah'ın vahyine açılan en güvenilir kapı Muhammed'in (s.a.v.) kapısıdır."

Muhammed bin İbrahim bin İshak metindeki mezkur senetle (ki bir kaçı meçhuldür) Yahya bin Said Belhî'den şöyle rivayet etmiştir:

"Ali bin Mûsa (a.s.) babasından, o da babalarından, onlar da Hz. Ali'nin (a.s.) şöyle buyurduğunu nakletmektedir:

"Peygamber (s.a.v.) ile birlikte Medine sokaklarında yürürken aniden uzun boylu, iri yapılı ve gür sakallı birine rastladık.

Bu adam Peygamber'e (s.a.v.) selam verdi ve saygı gösterdi. Daha sonra bana dönerek şöyle dedi: 'Ey dördüncü halife, Allah'ın (c.c.) selam rahmet ve bereketi sana olsun!'

Sonra Peygamber'e (s.a.v.) dönerek şöyle dedi: 'Ya Resûlallah, öyle değil mi?'

Peygamber (s.a.v.), 'Evet, öyledir' diye buyurdu. Sonra o adam gitti ve ben Peygamber'e (a.s.) şöyle arz ettim: 'Bu adamın bana dediklerinin ve sizin de tasdik ettiğiniz o sözlerin anlamı ne idi?'

Peygamber (s.a.v.) şöyle buyurdu: 'Allah'a (c.c.) and olsun ki, sen o adamın dediği gibisin, Allah-u Teala Kitabında şöyle buyuruyor: 'Şüphesiz ki Ben yeryüzünde bir halife var edeceğim.'

Allah'ın (c.c.) bu ayette işaret ettiği ve yeryüzünde halife karar kıldığı kimse Adem'dir (a.s.). Hakeza, şöyle buyurmuştur: 'Ey Dâvud! Şüphesiz ki Biz, seni yeryüzünde halife kıldık.' Dâvud (a.s.) da ikinci halife karar kılındı.

Hakeza, Allah-u Teala Mûsa'nın (a.s.) kardeşine şöyle dediğini beyan etmektedir: 'Kavmimin içinde benim yerime geç, onları ıslah et.'   Bu da Mûsa'nın (a.s.) kavmi arasında halifesi olan Hârun idi ve Hârun ise üçüncü halifedir.

Hakeza, Allah-u Teala şöyle buyurmaktadır: 'Hacc-ı Ekber (en büyük Hac) gününde Allah (c.c.) ve Resulünden insanlara bir bildiridir.'  

Bu ayeti Allah ve Resulü tarafından tebliğ eden sendin. Sen, Benim vasimsin, vezirim, borçlarımı ödeyen, vaadlerimi yerine getirensin.

Sen, Bana oranla Hârun'un Mûsa'ya olan oranı gibisin. Şu farkla ki Benden sonra peygamber gelmeyecektir. O halde, sen dördüncü halifesin.

Nitekim o yaşlı adam da sana öyle selam verdi. Onun kim olduğunu biliyor musun?' Ben, hayır, deyince de şöyle buyurdu: Bil ki o, kardeşin Hızır (a.s.) idi."

Ali bin Abdurrezzak metinde mezkur senetle Abdulazim Hasenî'den, o da İmam Cevad'ın (a.s.) şöyle buyurduğunu nakletmektedir:

"Babam babalarından, onlar da Hz. Ali'nin (a.s.) şöyle buyurduğunu nakletmektedir: 'Ben ve Fâtıma, Resûlullah'ın (a.s.) yanına gittik. Peygamber, şiddetle ağlıyordu, ben şöyle dedim:

'Annem babam Sana feda olsun ya Resûlallah, neden böyle ağlıyorsunuz?'

Peygamber şöyle buyurdu: 'Ey Ali! Beni Mi'rac'a götürdükleri gece ümmetimin kadınlarının şiddetli bir şekilde azap içinde olduğunu gördüm, bu bana çok ağır geldi, onların durumunu gözlerimle gördüm, onların şiddetli azabına ağlıyorum.

Bir kadını saçlarından asmışlardı, beyni kaynıyordu, başka bir kadını gördüm; dilinden asılmıştı, boğazına ateş döküyorlardı, başka bir kadını gördüm; memelerinden asmışlardı, başka bir kadını gördüm; bedeninin etini yiyordu, altından ateşler alevleniyordu, başka bir kadını gördüm; ayaklarını ellerine zincirlemişlerdi, yılanlar ve akreplerin istilasına uğramıştı.

Bir kadın gördüm; kör, dilsiz ve sağır idi, ateşten bir tabuta konmuş, beyni burnundan dökülüyordu, tüm bedeni cüzam ve pisi hastalığından parça parça olmuştu.

Başka bir kadını gördüm; ateşten bir tandıra ayaklarından asılıydı. Bir kadın gördüm; bedeninin etini yiyor, önünden ve arkasından ateşten makaslarla kesiyorlardı.

Başka bir kadın gördüm; el ve yüzü ateşte yanıyor, kendi bağırsaklarını yemekle meşguldü.

Bir kadın gördüm; başı domuz başı, bedeni eşek bedeniydi, milyonlarca çeşit azap görüyordu. Köpek sûretinde bir kadın gördüm; arkadan karnına ateş döküyorlardı, ağzından dışarı boşalıyordu. Melekler ateşten topuzlarla başına ve bedenine vuruyorlardı.'

Hz. Fâtıma (a.s.) babasına şöyle arz etti: 'Ey Habibim, ey göz nurum, bunların ne yaptığını ve neden bu azaba çarptırıldıklarını bana söyle!'

Peygamber (a.s.) şöyle buyurdu: 'Ey kızım, saçlarından asılan kadın, saçlarını nâmahrem karşısında örtmeyen kadındı.

Dilinden asılan kadın, diliyle eşine eziyet eden kadındı. Memelerinden asılan kadın ise eşiyle ilişkide bulunmaktan çekinen kadındı.

Ayaklarından asılan kadın ise eşinin izni olmadan evinden dışarı çıkan kadındı. Bedeninin etini yiyen kadın ise kendini nâmahrem için süsleyen kadındı.

Elleri ayaklarına zincirlenen, yılan ve akreplerin istilasına uğrayan kadın ise doğru dürüst abdest almayan, necis olan elbisesini temizlemeyen, cenabet ve hayız guslünü almayan, kendini temiz tutmayan ve namaza önem vermeyen kadındı.

Kör, sağır ve dilsiz olan kadın ise eşinden başkasından çocuk sahibi olan ve çocuğunu eşine isnat eden kadındı.

Bedeni ateşten makaslarla kesilen kadın ise kendini yabancı erkeklere teslim eden kadındı.

Başı ve yüzü ateşler içinde yanan ve bağırsaklarını yiyen kadın ise kadın tüccarlığı yapan kadındı.

Başı domuz başı ve bedeni eşek olan kadın ise laf taşıyan, yalancı kadındı. Köpek yüzlü olan, arkasından ateş dökülen ve ağzından boşaltılan kadın ise şarkıcı ve hasedçi kadındı.'

Peygamber (a.s.) daha sonra şöyle buyurdu: Kocasını gazaplandıran kadına eyvahlar olsun! Ne mutlu kocası kendinden râzı olan kadına!" (Prof. Dr. Haydar Baş İmam Ali Rıza eserinden)
'Erdoğan bütün ülkeyi harama teşvik ediyor'
Uygulanan ekonomik modeli ifşa etti
CHP Lideri, Altan Feyman'ın cenazesine katıldı
Özel'den Gülgûn Feyman'a taziye
İsrail, uluslararası hukuku 'yok' sayıyor
Refah'a ikinci kez saldırdı
'MHP ve Ülkü Ocakları onun bunun kum torbası olamaz'
Bahçeli'den eleştirilere sert yanıt
"Hep birlikte elimizi taşın altına koymak zorundayız"
Emekli ikramiyesi bayram öncesi yatacak
Lenf kanseri riskini tetikliyor
Dövme tutkunları dikkat!
Karadeniz zekası yine iş başında
'Kampanya amacına ulaştı'
THY uçağında dehşet
Hostesin beli kırıldı
Hava sıcaklığı normalin altında seyredecek
Ülke geneli sağanak etkisinde
Erdoğan'ın suçladığı Kılıçdaroğlu'nu savundu
'Normalleşmeye direnen bedelini öder'
İsrail askerleri sivillerin sığındığı okulu bastı
Cibaliya'da 180 Filistinli alıkondu
Otomobil köprüden dereye uçtu
1'i çocuk 2 kişi kayıp
Pasaport kontrolünü geçince AB'ye adım atıyorsunuz
'Kazıklamanın' küresel merkezi!
Bir yabancı şirket 42 bin 49 Türk şirketine karşı
Reste rest!
Gençlerimizi kaybediyoruz
İki tekerlekliler ölüme davetiye çıkarıyor
'Erdoğan bütün ülkeyi harama teşvik ediyor'
Uygulanan ekonomik modeli ifşa etti
CHP Lideri, Altan Feyman'ın cenazesine katıldı
Özel'den Gülgûn Feyman'a taziye
İsrail, uluslararası hukuku 'yok' sayıyor
Refah'a ikinci kez saldırdı
'MHP ve Ülkü Ocakları onun bunun kum torbası olamaz'
Bahçeli'den eleştirilere sert yanıt
"Hep birlikte elimizi taşın altına koymak zorundayız"
Emekli ikramiyesi bayram öncesi yatacak
Lenf kanseri riskini tetikliyor
Dövme tutkunları dikkat!
Karadeniz zekası yine iş başında
'Kampanya amacına ulaştı'
THY uçağında dehşet
Hostesin beli kırıldı
Hava sıcaklığı normalin altında seyredecek
Ülke geneli sağanak etkisinde
Erdoğan'ın suçladığı Kılıçdaroğlu'nu savundu
'Normalleşmeye direnen bedelini öder'
İsrail askerleri sivillerin sığındığı okulu bastı
Cibaliya'da 180 Filistinli alıkondu
Otomobil köprüden dereye uçtu
1'i çocuk 2 kişi kayıp
Pasaport kontrolünü geçince AB'ye adım atıyorsunuz
'Kazıklamanın' küresel merkezi!
Bir yabancı şirket 42 bin 49 Türk şirketine karşı
Reste rest!
Gençlerimizi kaybediyoruz
İki tekerlekliler ölüme davetiye çıkarıyor

Bingöl'de 31 yıl önce şehit edilen öğretmenin annesi: Acısı hala bağrımda

Bingöl'de 24 Mayıs 1993 yılında sivil ve silahsız bir şekilde bölücü terör örgütü PKK mensupları tarafından şehit edilen Selahattin Aysan'ın annesi Zehra Aysan, şehadetinin 31'nci yılında oğlunu kabri başında andı. Gözyaşı dökerek mezar taşını seven anne 'Acısı hala bağrımda, gitmiyor. Çok sıkılırsam mezarının başına geliyorum, onunla konuşuyorum, ağlıyorum, dua okuyorum' dedi.
25.05.2024 12:49:00 / Güncelleme: 25.05.2024 12:54:28
İhlas Haber Ajansı
Bingöl'de 31 yıl önce şehit edilen öğretmenin annesi: Acısı hala bağrımda
Bingöl'de 31 yıl önce şehit edilen öğretmenin annesi: Acısı hala bağrımda
Bingöl'de 24 Mayıs 1993 yılında sivil ve silahsız bir şekilde bölücü terör örgütü PKK mensupları tarafından 33 erin şehit edilmesinin üzerinden tam 31 yıl geçti.

Malatya'dan otobüslere binen 33 silahsız er ve aralarında öğretmenler, sivil vatandaşların bulunduğu otobüs Elazığ-Bingöl kara yolu üzerinde teröristler durdurularak rehin alındı. Aradan 31 yıl geçmesine rağmen yüreğindeki acıyı hala ilk gün ki gibi tazeliğinde hisseden şehit öğretmen Selahattin Aysan'ın 77 yaşındaki annesi Zehra Aysan oğlunun ölüm yıldönümünde kabrini ziyaret ederek gözyaşı döktü.

Bingöl'ün Genç ilçesi Çevirme Köyüne eş durumundan tayin olarak öğretmen oğlunun askerliğini yapması için o gün otobüse binerek Isparta'ya geleceğini söyleyen Zehra Aysan o kara günü anlattı. Gece haberlerde otobüsün teröristler tarafından durdurulduğunu öğrenen Aysan 'Haberlerde izledim. Biz oğlumuz o arabadaydı dedik. Oğlumu defalarca aradık ulaşamadık. 3 gün boyunca evde ağladık sızladık, 3 gün sonra haberini aldık. 4 öğretmenin de raporu geldi bize ten renginden, boyundan anladık rapordan tespit ettik daha sonra verdiler çocuğumuzun cenazesini. Akrabalarımız cenazeyi almaya gittiler 1 gün bekledik daha sonra defnettik. Hiç bakmadım. Tabutuyla gömdüler yüzünü göremedim. Türk bayrağına sarmışlardı oğlumu. Hala gözümün önünde o anlar' dedi.



Oğlumla o gün ikindi vakitlerinde konuştuk

Oğluyla şehit olmadan kısa süre önce konuştuğunu söyleyen anne Aysan 'Olayın olduğu gün ikindi vakitlerinde konuştuk. Anne biz arabaya bindik Isparta'ya geliyoruz, saat 6'da Ankara'ya varınca ben seni ararım dedi. Daha sonra hiç aramadı beni Isparta Gönen'e gelecekti. Oğlum öğretmendi, askerliği çıktı askerlik için geliyordu. Gelinimde vardı yanında burada biraz kalıp gelinim dönecekti oğlumda askere gidecekti. Askerde olduğunu bilemedi, öğretmen olduğunu da bilemedim. Oğlum şehit olduğunda 9 aylık evliydi. Gelinim de 20 günlük hamileydi. Torunum şimdi 30 yaşında annesinin yanında çalışıyor' şeklinde konuştu.

Eşim oğlunun acısına dayanamadı 3 ay sonra vefat etti

Oğlunun şehit edilmesinin ardından 3 ay sonra eşini kaybettiğini söyleyen Aysan eşinin oğlunun acısına dayanamadığını belirtti. Anne Aysan 'Oğlum şehit olduktan sonra sürekli düşünüyordu. Ben ağlıyordum ama eşim hiç ağlayamıyordu. Kara kara düşünüyordu. Bir gün uyumak için yatağa yattı. Göğsümde bir ağrı var bu ağrı beni öldürecek dedi. Bir anda kalp krizi geçirdi. Antalya'ya götürdük orada 17 gün tedavi gördü daha sonra vefat etti. Çocuğuna dayanamadı. Oğlumla eşim arasında 3 ay zaman var' açıklamalarında bulundu.

Acısı hala bağrımda, gitmiyor. Her zaman gece gündüz kalbimde

Yaşadığı acıyı hala ilk gün ki gibi hissettiğini söyleyen Aysan 'Acısı hala bağrımda, gitmiyor. Her zaman gece gündüz kalbimde. Bir tane oğlum vardı. Çok sıkılırsam mezarının başına geliyorum, onunla konuşuyorum, ağlıyorum, dua okuyorum daha sonra gidiyorum. Başka dayanağım yok. 1 kızım daha var onun yanında duruyorum. Elimden bir şey gelmiyor, teröre sürekli lanet ediyorum. Dalımı, budağımı kırdılar bıraktılar. Bu çok acı, çok üzüntülüyüm. Kimseye derdimi söyleyemiyorum. Oğlumun yaşıtlarını gördüğüm zaman ciğerlerim eziliyor. Onun yaşıtları belediyede çalışıyor. Benim çocuğumda keşke öyle çalışsaydı. Biz besicilik yapıyorduk, hayvanlarımız vardı besicilik mesleğini sevmediğim için oğluma oku kurtul git dedim. Bu işler zor dedim. Hep ben söyledim diye öğretmen oldu' şeklinde konuştu.

Anne Aysan konuşmasının devamında gözyaşları içerisinde oğlunun öğretmenliğinin ikinci yılında şehit olduğunu söyledi.

Gri kategoride olan 1 terörist Lice'de etkisiz hale getirildi

İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya, Diyarbakır'ın Lice ilçesinde gerçekleştirilen "Bozdoğan-40" operasyonu sonucu terörden arananlar listesinde gri kategoride yer alan 'Sofi' kod adlı Mehmet Yıldırım'ın etkisiz hale getirildiğini açıkladı
25.05.2024 11:16:00
İhlas Haber Ajansı
Gri kategoride olan 1 terörist  Lice'de etkisiz hale getirildi
Gri kategoride olan 1 terörist  Lice'de etkisiz hale getirildi
İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya, Diyarbakır'ın Lice ilçesinde gerçekleştirilen "Bozdoğan-40" operasyonu sonucu terörden arananlar listesinde gri kategoride yer alan 'Sofi' kod adlı Mehmet Yıldırım'ın etkisiz hale getirildiğini açıkladı.

İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya'nın paylaştığı bilgilere göre, Diyarbakır ili Lice ilçesinde İl Jandarma Komutanlığı, Jandarma İstihbarat Başkanlığı, TEM Daire Başkanlığı ve MİT Başkanlığınca yürütülen ortak çalışmalar sonucu 'Bozdoğan-40' operasyonu gerçekleştirildi. Jandarma komando timleri ve güvenlik korucuları ile terörist arasında sıcak temas sağlandı. Bölücü Terör Örgütü (BTÖ) üyesi terörist çatışmada etkisiz hale getirildi. Çatışmada bir jandarma üsteğmen ise yaralandı. Bakan Yerlikaya yaralanan üsteğmenin sağlık durumunun iyi olduğunu açıkladı.

Çıkan çatışma sonucu etkisiz hale getirilen terörist 'Sofi' kod adlı Mehmet Yıldırım'ın 22 Haziran 2022 tarihinde Diyarbakır ili Lice ilçesi kırsalında icra edilen operasyon sırasında yapılan silahlı saldırıda 2 güvenlik görevlisinin şehit edilmesi, 1 güvenlik görevlisinin yaralanması eylemine, 9 Ocak 2021 tarihinde Diyarbakır ili Lice ilçesi kırsalında icra edilen operasyonda yapılan silahlı saldırıda 1 güvenlik görevlisinin şehit edilmesi, 3 güvenlik görevlisinin yaralanması eylemine, 8 Nisan 2020 tarihinde Diyarbakır ili Kulp ilçesi kırsalında meydana gelen EYP'li saldırıda 5 sivil vatandaşın şehit edilmesi eylemine, 12 Eylül 2019 tarihinde Diyarbakır ili Kulp ilçesi kırsalında meydana gelen EYP'li saldırıda 7 sivil vatandaşın şehit edilmesi, 10 sivil vatandaşın yaralanması eylemine, 19 Mart 2018 tarihinde Diyarbakır ili Hani ilçesi sınırları içerisinde meydana gelen yol kesme olayında 2 güvenlik görevlisinin şehit edilmesi eylemine, 13 Mart 2018 tarihinde Diyarbakır ili Dicle ilçesi kırsalında icra edilen operasyon esnasında meydana gelen EYP'li saldırıda 3 güvenlik görevlisinin şehit edilmesi, 4 güvenlik görevlisinin yaralanması eylemine katıldığı tespit edildi.

İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya yaptığı paylaşımda terörle mücadelede kararlılık vurgusu yaparak, 'Şehitlerimizin kanı yerde kalmadı. Aziz milletimizin bilmesini isterim ki, son terörist etkisiz hale getirilinceye kadar mücadelemiz devam edecek' ifadelerini kullandı.

Motosiklet kazalarını önlemek için bir şeyler yapılmalı

 
Motosiklet kazaları artık sıradanlaştı. Her gün ortalama çoğu genç vatandaşımızı motosiklet kazalarında kaybediyoruz. Türkiye'nin nüfusunun azaldığı da hesaba katıldığında devletin bu soruna çözüm bulması gerekiyor.
 
25.05.2024 00:03:00 / Güncelleme: 25.05.2024 00:20:06
AHMET TURAN YİĞİT
 Motosiklet kazalarını önlemek için bir şeyler yapılmalı
 Motosiklet kazalarını önlemek için bir şeyler yapılmalı

Türkiye'de iki teker üzerinde ölümler çoğalıyor. Her gün çoğu genç 3-4 insanımızı motosiklet kazalarında kurban veriyoruz. İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya, Mart ayında yaptığı bir açıklamada, 2023'te 89 binin üzerinde motosikletlinin kazaya karıştığını belirterek, "Bu kazalarda maalesef 107 bin 725 vatandaşımız yaralanmış, 1301 vatandaşımız hayatını kaybetmiş. 2022'ye göre can kayıplarındaki artış yüzde 30 gibi bir rakam" bilgisini vermişti. Bu veriler, günde ortalama 3.56 vatandaşımızın bu kazalarda hayata veda ettiği anlamına geliyor.

İşte son 18 gündeki ağır bilanço 

Bakan Yerlikaya'nın uyarılarına rağmen, motosiklet kazalarındaki artış sürüyor. Son iki haftada yaşanan kazalar da bunu gösteriyor. İşte o kazalar:
24 Mayıs: Adana'nın merkez Çukurova ilçesinde polisin gerçekleştirdiği uygulamadan kaçan sürücünün otomobile çarptığı motosikletli kurye hayatını kaybetti.
22 Mayıs: Mersin'de kamyonete çarpan motosikletteki 1 kişi öldü.
22 Mayıs: Burdur'un Bucak ilçesinde kamyonetle çarpışan motosikletteki her ikisi de 13 yaşında olan Bayram Sezgin ile Mehmet Sefa Sayın öldü.
22 Mayıs: Çanakkale'nin Bayramiç ilçesinde motosikletten düşen 15 yaşındaki Ege Zengin hayatını kaybetti.
22 Mayıs: Hatay'ın Dörtyol ilçesinde minibüsle çarpışan motosikletin sürücüsü hayatını kaybetti.
21 Mayıs: Denizli'nin Pamukkale ilçesinde kaldırıma çarpıp devrilen motosikletin sürücüsü 18 Yaşındaki Berkay Gökgürler hayatını kaybetti.
20 Mayıs: Denizli'nin Çal ilçesinde devrilen motosikletin sürücüsü Aslan Becip yaşamını yitirdi.
20 Mayıs: Sakarya'nın Adapazarı ilçesinde minibüsle çarpışan motosikletin sürücüsü 19 yaşındaki Ali Çetinel hayatını kaybetti.
20 Mayıs: Esenyurt'ta aracın çarptığı motosiklet sürücüsü 44 yaşındaki Bayram Örs hayatını kaybetti.
19 Mayıs: Kastamonu'da minibüsle çarpışan motosikletin sürücüsü Mehmet Coşkun yaşamını yitirdi.
19 Mayıs: Manisa'nın Ahmetli ilçesinde refüje çarpıp devrilen motosikletin sürücüsü 27 yaşındaki Muhammet Ali Öcel hayatını kaybetti.
19 Mayıs: Bursa'nın İznik ilçesinde sulama kanalına çarpan motosikletin sürücüsü 42 yaşındaki Mustafa Karaca hayatını kaybetti, eşi ağır yaralandı.
19 Mayıs:  İzmir'in Balçova ilçesinde belediye otobüsüyle çarpışan motosikletin sürücüsü Tevfik sarı yaşamını yitirdi, bir kişi ağır yaralandı.
18 Mayıs: Uşak'ta midibüsle çarpışan motosikletin sürücüsü 24 yaşındaki Şahin Uğur kaldırıldığı hastanede yaşamını yitirdi.
18 Mayıs: Manisa'nın Ahmetli ilçesinde bariyere çarpan motosikletteki iki genç, 21 yaşındaki Ali Erdoğan ile 21 yaşındaki Özgür Ay yaşamını yitirdi.
17 Mayıs: Aydın'ın Nazilli ilçesinde motosikletle aydınlatma direğine çarptıktan sonra süs havuzuna düşen sürücü 40 yaşındaki Adem Karataş öldü.
14 Mayıs: Kilis'te briket yüklü tır ile motosikletin çarpıştığı kazada 27 yaşındaki Hamza K. öldü, 4 yaşındaki oğlu ağır yaralandı.
13 Mayıs: Kocaeli'nin Derince ilçesinde devrildikten sonra jandarma aracına çarpan motosikletin sürücüsü Mustafa Çubuk hayatını kaybetti.
12 Mayıs:  Kahramanmaraş'ın Pazarcık ilçesinde, refüjdeki ağaca çarpan motosikletin sürücüsü hayatını kaybetti.
11 Mayıs: Isparta'da motosikletin çarptığı genç kız tedavi gördüğü hastanede yaşamını yitirdi.
11 Mayıs: Antalya'nın Serik ilçesinde otomobille çarpışan motosikletin sürücüsü kadın, hayatını kaybetti.

Koskoca yolda nasıl da birbirlerini bulmuşlar!

11 Mayıs:  Gaziantep'in Nizip ilçesinde çarpışan iki motosikletin sürücüleri hayatını kaybetti. Hasan K. idaresindeki motosiklet ile Ümüt Can D. yönetimindeki motosiklet, Sultan Abdülhamit Mahallesi'nde çarpışmıştı.
9 Mayıs: Samsun'un İlkadım ilçesinde motosikletinin devrilmesi sonucu başını çöp konteynerine çarpan motokurye 40 yaşındaki Mustafa Uğur hayatını kaybetti.
9 Mayıs: Denizli'nin Pamukkale ilçesinde motosikletin otomobile arkadan çarpması sonucu Zekeriya Akhan (21) ile Rahman Çubuk hayatını kaybetti.
8 Mayıs: Alanya'da elektrikli motosikletin dere yatağına yuvarlandığı kazada 70 yaşındaki sürücü Hüseyin Gürakar yaşamını yitirdi.
7 Mayıs: Aksaray'ın Gülağaç ilçesinde kepçeyle çarpışan motosikletin sürücüsü 40 yaşındaki Süleyman Ülger hayatını kaybetti.
Son 18 günde tespit edebildiğimiz 30 ölüm...

İletişim Başkanlığından sokak köpekleri kamuoyu araştırması

Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanlığı, "Halkın Nabzı" kamuoyu araştırması doğrultusunda son yıllarda sık sık gündeme gelen sokak köpekleri meselesini inceledi. 18 Ekim-8 Kasım 2023 tarihleri arasında yapılan araştırmaya Türkiye'nin dört bir yanından gönüllüler katıldı. Araştırmaya göre, katılımcıların yüzde 83,6'sı sokak köpeklerini bir sorun olarak gördü.
24.05.2024 21:25:00
İhlas Haber Ajansı
İletişim Başkanlığından sokak köpekleri kamuoyu araştırması
İletişim Başkanlığından sokak köpekleri kamuoyu araştırması
Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanlığı, ülke gündeminde sık sık yer bulan sokak köpekleri konusunda 5 sorudan oluşan bir kamuoyu araştırması yaptı.

Araştırma neticesinde mahallelerde yüzde 88,4 oranında sokak köpeği olduğu ve katılımcıların yüzde 83,6'sının sokak köpeklerini bir sorun olarak gördüğü tespit edildi.

18 Ekim-8 Kasım 2023 tarihlerinde yapılan araştırmaya en fazla katılım İstanbul, Ankara ve Antalya'dan oldu.

Araştırmaya katılan gönüllülere kapalı uçlu sorular yöneltildi. Katılımcılara ilk olarak "Yaşadığınız mahallede sahipsiz sokak köpekleri mevcut mu'" sorusu yöneltildi. Bu soruya katılımcıların yüzde 88,4'ü "evet", yüzde 11,4'ü "hayır" yanıtını verdi.

"Sahipsiz sokak köpekleri konusunu Türkiye için sorun olarak görüyor musunuz'" sorusuna ise katılımcıların yüzde 83,6'sı "evet", yüzde 16,4'ü "hayır" cevabını verdi.

"Bu sorunun çözümü için nasıl bir yol izlenmeli'" sorusuna katılımcıların yüzde 80,4'ü "barınaklara yerleştirilmeli, sahiplenilmeyen ve hasta olanlar uyutulmalı", yüzde 18,4'ü "kısırlaştırılarak mevcut yaşam alanına bırakılmalı", yüzde 1,2'si "bu haliyle mevcut yaşam alanlarında bırakılmalı" yanıtını verdi.

"Sahipsiz bir sokak köpeği sahiplenmeyi düşünür müydünüz'" sorusuna ise katılımcıların yüzde 74,4'ü "hayır", yüzde 25,6'sı ise "evet" dedi.

"Siz veya aile-arkadaş çevrenizden sokak köpekleri tarafından saldırı vakası yaşayan oldu mu'" şeklinde yöneltilen soruya ise katılımcıların yüzde 50,1'i "evet", yüzde 49,9'u ise "hayır" şeklinde yanıt verdi.

Araştırma sonucu

Yapılan kamuoyu araştırması neticesinde, katılımcıların büyük bir bölümünün mahallesinde sokak köpeklerinin olduğu ve kendileri için tehlike oluşturduğu, sokak köpekleri konusunun ülke gündemi için yadsınamayacak bir konu olduğu ve devlet tarafından çözüme kavuşturulması yönünde girişimlerin olması gerektiği, sokak köpeklerinin daha fazla vatandaşa zarar vermesinin engellenmesi adına barınaklara yerleştirilmesi; sahiplenilmeyen ile hasta olanların uyutulması gerektiği, katılımcıların yarısının yakın çevresinden en az bir kişiye sokak köpeği saldırısı gerçekleştiği, sahipsiz sokak köpekleri konusunu ülke için sorun olarak görenlerin büyük kısmının büyükşehirlerde yaşayanların oluşturdukları, sokak köpeklerinin yaşam alanlarından toplatılıp barınaklara yerleştirilmesini talep eden erkek katılımcıların kadın katılımcılara oranla daha fazla olduğu hususları tespit edildi.
logo

Beşyol Mah. 502. Sok. No: 6/1
Küçükçekmece / İstanbul

Telefon: (212) 624 09 99
E-posta: internet@yenimesaj.com.tr gundogdu@yenimesaj.com.tr


WhatsApp iletişim: (542) 289 52 85


Tüm hakları Yeni Mesaj adına saklıdır: ©1996-2024

Yazılı izin alınmaksızın site içeriğinin fiziki veya elektronik ortamda kopyalanması, çoğaltılması, dağıtılması veya yeniden yayınlanması aksi belirtilmediği sürece yasal yükümlülük altına sokabilir. Daha fazla bilgi almak için telefon veya eposta ile irtibata geçilebilir. Yeni Mesaj Gazetesi'nde yer alan köşe yazıları sebebi ile ortaya çıkabilecek herhangi bir hukuksal, ekonomik, etik sorumluluk ilgili köşe yazarına ait olup Yeni Mesaj Gazetesi herhangi bir yükümlülük kabul etmez. Sözleşmesiz yazar, muhabir ve temsilcilere telif ödemesi yapılmaz.