logo
26 MAYIS 2024

Akıllı cihazlar okullarda sorun yaratıyor

Türkiye'deki öğrencilerin yaklaşık yüzde 80'i akıllı telefon sahibi. Bu oran, dünya ortalamasının üzerinde. Akıllı cihazların ders esnasında kullanılması, öğrencilerin akademik başarılarını olumsuz etkileyebiliyor
23.02.2024 15:35:00
Ahmet Turhan Yiğit
Akıllı cihazlar okullarda sorun yaratıyor
Akıllı cihazlar okullarda sorun yaratıyor
Akıllı telefon ve tablet gibi cihazların yaygınlaşması, eğitim ortamlarında da etkisini gösteriyor. Ancak bu etki, her zaman olumlu olmuyor. Bazı öğrenciler, akıllı cihazlarını ders esnasında kullanarak hem öğrenmelerini hem de öğretmenlerinin dikkatini dağıtıyorlar. Bu durum, öğrenciler ve öğretmenler arasında sıklıkla gerginlik yaratabiliyor. Bir araştırmaya göre, Türkiye'deki öğrencilerin yüzde 80'i akıllı telefon sahibi. Bu oran, dünya ortalamasının üzerinde. Akıllı telefon sahibi olan öğrencilerin yüzde 60'ı ise, ders esnasında telefonlarını kullanıyor. Bu kullanım, genellikle sosyal medya, oyun, video veya mesajlaşma gibi eğitimle ilgisi olmayan amaçlar için yapılıyor. Öğrencilerin yüzde 40'ı telefonlarını dersle ilgili amaçlar için kullanıyor. Bu amaçlar, araştırma yapmak, not almak, kayıt yapmak veya ödev yapmak gibi eğitimi destekleyen faaliyetler olabiliyor.

Akademik başarı olumsuz etkileniyor

Akıllı cihazların ders esnasında kullanılması, öğrencilerin akademik başarılarını olumsuz etkiliyor. Bir çalışmaya göre, ders esnasında telefon kullanan öğrencilerin not ortalaması, kullanmayanlara göre 0.36 puan daha düşük. Ayrıca, telefon kullanan öğrencilerin dikkat süreleri, kullanmayanlara göre yüzde 28 daha kısa. Bu da, öğrencilerin dersi takip etmelerini ve öğrenmelerini zorlaştırıyor.  Akıllı cihazların ders esnasında kullanılması, sadece öğrencileri değil, öğretmenleri de etkiliyor. Öğretmenler, akıllı cihaz kullanan öğrencilerle uğraşmak zorunda kalıyorlar. Bu da, öğretmenlerin ders planlarını aksatıyor, motivasyonlarını düşürüyor ve streslerini artırıyor. Bazı öğrenciler, öğretmenlerinin akıllı cihaz kullanımına müdahale etmesine karşı çıkarak, öğretmenlerine saygısızlık, hakaret veya şiddet uyguluyorlar. Bu da, okullarda güvenlik sorunlarına yol açıyor. Akıllı cihazların okullarda yarattığı sorunlara karşı, bazı önlemler alınmaya çalışılıyor. Bazı okullar, akıllı cihaz kullanımını tamamen yasaklıyor veya sınırlıyor. Bazı okullar ise, akıllı cihaz kullanımını eğitimin bir parçası haline getirerek, öğrencilerin bu cihazları verimli ve sorumlu bir şekilde kullanmalarını öğretiyor. Bu konuda, öğrenciler, öğretmenler, veliler ve okul yönetimleri arasında bir işbirliği ve farkındalık oluşturulması gerekiyor.
Dışarı çıkmadan hava durumuna bakın
Bazı iller için sağanak uyarısı
Üniversiteli Aslıhan'ı bıçaklayan saldırgan aranıyor
Görüntü var fail yok
Karpuzu iade etmek istedi, elde bıçakla itiraz etti
Vatandaşa kelek!
Özgür Demirtaş'tan felaket senaryosu
'Maalesef size iyi haber veremiyorum'
Lunaparkta yangın faciası
9'u çocuk 27 kişi hayatını kaybetti
20 yıl önce kaybolan evladından haber bekliyor
'Ölü veya diri bulunmasını istiyorum'
El-Kassam Tugaylarından açıklama
'Bir grup İsrail askerini esir aldık'
Caddeler göle döndü, araçlar suya gömüldü
Meteorolojini turuncu kod vermişti
Hayvan tartışması kavgaya dönüştü
2'si ağır 7 yaralı
ABD'de yargılanmaları da gündemde
Eylem Tok ile oğlunu ABD iade edecek mi?
Ablası sağlık gerekçesiyle tahliye edilmişti.
Bahar Candan hastaneye kaldırıldı
Ayşe Ateş'ten MHP’li vekil hakkında çarpıcı iddia
PTS kayıtlarını paylaştı
Yaş 20’lere indi
Fast-food bir neslin baş belası
'Erdoğan bütün ülkeyi harama teşvik ediyor'
Uygulanan ekonomik modeli ifşa etti
CHP Lideri, Altan Feyman'ın cenazesine katıldı
Özel'den Gülgûn Feyman'a taziye
Dışarı çıkmadan hava durumuna bakın
Bazı iller için sağanak uyarısı
Üniversiteli Aslıhan'ı bıçaklayan saldırgan aranıyor
Görüntü var fail yok
Karpuzu iade etmek istedi, elde bıçakla itiraz etti
Vatandaşa kelek!
Özgür Demirtaş'tan felaket senaryosu
'Maalesef size iyi haber veremiyorum'
Lunaparkta yangın faciası
9'u çocuk 27 kişi hayatını kaybetti
20 yıl önce kaybolan evladından haber bekliyor
'Ölü veya diri bulunmasını istiyorum'
El-Kassam Tugaylarından açıklama
'Bir grup İsrail askerini esir aldık'
Caddeler göle döndü, araçlar suya gömüldü
Meteorolojini turuncu kod vermişti
Hayvan tartışması kavgaya dönüştü
2'si ağır 7 yaralı
ABD'de yargılanmaları da gündemde
Eylem Tok ile oğlunu ABD iade edecek mi?
Ablası sağlık gerekçesiyle tahliye edilmişti.
Bahar Candan hastaneye kaldırıldı
Ayşe Ateş'ten MHP’li vekil hakkında çarpıcı iddia
PTS kayıtlarını paylaştı
Yaş 20’lere indi
Fast-food bir neslin baş belası
'Erdoğan bütün ülkeyi harama teşvik ediyor'
Uygulanan ekonomik modeli ifşa etti
CHP Lideri, Altan Feyman'ın cenazesine katıldı
Özel'den Gülgûn Feyman'a taziye

Hatay'da caddeler göle döndü, araçlar suya gömüldü

Meteorolojini turuncu kodlu uyarı verdiği Hatay'ın Antakya ilçesinde aniden bastıran sağanak yağışla birlikte göle dönen caddelerde çok sayıda araç mahsur kaldı. Araçlar su içerisinde adeta kayboldu.
26.05.2024 08:42:00 / Güncelleme: 26.05.2024 08:46:59
İhlas Haber Ajansı
Hatay'da caddeler göle döndü, araçlar suya gömüldü
Hatay'da caddeler göle döndü, araçlar suya gömüldü
Meteoroloji Genel Müdürlüğü tarafından yapılan uyarıların ardından Hatay'da Cuma günü sabah saatlerinden itibaren yağışlı hava etkili olmaya başladı.

İlçelerde bölge bölge etkili olan yağış, Antakya ilçesinde akşam saatlerinde kendini hissettirdi.

Bardaktan boşanırcasına yağan yağmur nedeniyle sürücüler zor anlar yaşadı.



Çevreyolu mevkiinde göle dönen yolda çok sayıda araç su içinde mahsur kaldı.

Adeta su içinde kaybolan araçları kurtarmak için çalışma başlatıldı.

ABD'nin Eylem Tok ve oğlunu iade edebileceği ya da ABD'de yargılanmalarına karar verebileceği ifade ediliyor

Oğuz Murat Aci'nin ölümüne ilişkin soruşturmada ABD'ye kaçan yazar Eylem Tok ile oğlu hakkında bu hafta kırmızı bülten çıkarıldı. Şimdi ABD'nin vereceği karar bekleniyor. ABD'nin Eylem Tok ve oğlunu iade edebileceği ya da ABD'de yargılanmalarına karar verebileceği ifade ediliyor
26.05.2024 07:41:00
Yenal Arman
ABD'nin Eylem Tok ve oğlunu iade edebileceği ya da ABD'de yargılanmalarına karar verebileceği ifade ediliyor
ABD'nin Eylem Tok ve oğlunu iade edebileceği ya da ABD'de yargılanmalarına karar verebileceği ifade ediliyor
İstanbul'da 1 Mart'ta meydana gelen trafik kazasında Oğuz Murat Aci'nin hayatını kaybetmesine ilişkin soruşturmada ABD'ye kaçan yazar Eylem Tok ile 17 yaşındaki oğlu T.C. hakkında kırmızı bülten çıkarıldı. Şimdi bu konuda ABD'nin vereceği kararın ne olacağı merak ediliyor. Peki kırmızı bülten çıkarıldıktan sonra süreç nasıl işliyor? Uluslararası Kriminal Polis Teşkilatı (Interpol) tarafından çıkarılan kırmızı bülten, bir kişinin tutuklanması ve iadesi için kullanılan uluslararası bir emirdir. Bu bülten, ciddi suçlardan aranan kişilerin yakalanmasını ve adalete teslim edilmesini kolaylaştırmayı amaçlamaktadır. Bir kırmızı bültenin çıkarılması için şu şartların yerine getirilmesi gerekir: "Kişinin ciddi bir suçla suçlanması veya mahkum edilmesi. Kişinin kaçma veya adaleti engelleme riski taşıması. Kişinin ulusal sınırlar dışında bulunması." Kırmızı bültenler, Interpol'ün 194 üye ülkesinde geçerlidir. Bir kırmızı bülten çıkarıldığında, ilgili ülke yetkilileri kişiyi tutuklar ve iade sürecini başlatır. İade süreci, kişinin bulunduğu ülke ile suçun işlendiği ülke arasındaki anlaşmalara göre yürütülmektedir. Kırmızı bültenler, suçluların uluslararası alanda kaçmasını önlemek için önemli bir araçtır. Bu bültenler, suçluların yakalanmasını hızlandırarak adaletin yerini bulmasına yardımcı olur.

Kırmızı bülten çıkarılan herkes iade ediliyor mu?

Kırmızı bülten çıkarılan herkes talep eden ülkeye iade edilmeyebiliyor. İade süreci, kişinin bulunduğu ülke ile suçun işlendiği ülke arasındaki anlaşmalara ve uluslararası hukuka göre yürütülür. Bir kişinin iadesi şu durumlarda reddedilebilir: "Kişi, iade talebinin konusu olan suçtan dolayı bulunduğu ülkede yargılanıyorsa veya yargılanmışsa. Kişi, iade talebinin konusu olan suçtan dolayı bulunduğu ülkede affedilmişse. İade talebinin konusu olan suç, bulunduğu ülkede suç olarak kabul edilmiyorsa. Kişinin iadesi, insan hakları veya uluslararası hukuk ilkelerine aykırı olacaksa." Ayrıca, bazı ülkeler siyasi suçlardan dolayı iade yapmayı reddedebilirler.

ABD'nin kararı ne olacak?

ABD, kırmızı bülten çıkarılan bir vatandaşını Türkiye'ye iade eder mi sorusunun kesin bir cevabı yok. Bu, her bir vakada özel olarak değerlendiriliyor. Bazı durumlarda, ABD, kırmızı bülten çıkarılan bir vatandaşını Türkiye'ye iade edebilir. Örneğin, ABD, Türkiye'nin iade talebinin geçerli bir hukuki temele sahip olduğuna ve iadenin, insan hakları ve uluslararası hukuk ilkelerine aykırı olmayacağı kanaatine varırsa, vatandaşının iadesini kabul edebilir. Bununla birlikte, ABD, kırmızı bülten çıkarılan bir vatandaşını Türkiye'ye iade etmeyi de reddedebilir. Örneğin, ABD, Türkiye'nin iade talebinin siyasi amaçlı olduğuna veya iadenin, vatandaşının adil bir yargılama alma hakkını ihlal edeceğine inandığı takdirde, vatandaşının iadesini reddedebilir. Öte yandan, ABD, kırmızı bülten çıkarılan bir vatandaşını Türkiye'ye iade etmek yerine, vatandaşıyla ilgili suçu kendi mahkemelerinde yargılamayı da seçebilir. Böyle bir durumda, ABD, Türkiye'nin iade talebini reddetmekle birlikte, vatandaşın suçunu kendi mahkemelerinde yargılama hakkını saklı tutacaktır.

Bahar Candan hastaneye kaldırıldı

Dolandırıcılık ve kara para aklama suçlarından hakkında hazırlanan iddianame kapsamında 14 yıldan 44 yıla kadar hapisle cezalandırılması talep edilen sosyal medya fenomeni Bahar Candan, tutuklu bulunduğu Marmara Cezaevi’nden hastaneye kaldırıldı. Candan’ın tedavisinin sürdüğü öğrenildi.
26.05.2024 04:17:00
Haber Merkezi
Bahar Candan hastaneye kaldırıldı
Bahar Candan hastaneye kaldırıldı
Dolandırıcılık ve kara para aklama suçlarından haklarında soruşturma başlatılan sosyal medya fenomenleri Bahar ve Nihal Candan kardeşlerle ilgili Küçükçekmece Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından iddianame hazırlanmıştı.

İddianame kapsamında Alisya Bahar Candan'ın 14 yıldan 44 yıla kadar hapisle cezalandırılması talep edilirken ablası Gülnihal Çiçek'in ise 8 yıldan 24 yıla kadar hapsi istenmişti.

Önümüzdeki günlerde hakim karşısına çıkacak kardeşlerden Nihal Candan, anoreksiya rahatsızlığı yaşaması nedeniyle geçtiğimiz haftalarda tahliye edilmişti.

Ablası Nihal Candan'ın cezaevinden çıkmasının ardından Bahar Candan bugün bilinmeyen bir nedenle tutuklu bulunduğu Marmara Cezaevi'nden hastaneye sevk edildi.

Silivri Devlet Hastanesi'ne kaldırılan Candan'ın tedavi altına alındığı öğrenildi.

Bingöl'de 31 yıl önce şehit edilen öğretmenin annesi: Acısı hala bağrımda

Bingöl'de 24 Mayıs 1993 yılında sivil ve silahsız bir şekilde bölücü terör örgütü PKK mensupları tarafından şehit edilen Selahattin Aysan'ın annesi Zehra Aysan, şehadetinin 31'nci yılında oğlunu kabri başında andı. Gözyaşı dökerek mezar taşını seven anne 'Acısı hala bağrımda, gitmiyor. Çok sıkılırsam mezarının başına geliyorum, onunla konuşuyorum, ağlıyorum, dua okuyorum' dedi.
25.05.2024 12:49:00 / Güncelleme: 25.05.2024 12:54:28
İhlas Haber Ajansı
Bingöl'de 31 yıl önce şehit edilen öğretmenin annesi: Acısı hala bağrımda
Bingöl'de 31 yıl önce şehit edilen öğretmenin annesi: Acısı hala bağrımda
Bingöl'de 24 Mayıs 1993 yılında sivil ve silahsız bir şekilde bölücü terör örgütü PKK mensupları tarafından 33 erin şehit edilmesinin üzerinden tam 31 yıl geçti.

Malatya'dan otobüslere binen 33 silahsız er ve aralarında öğretmenler, sivil vatandaşların bulunduğu otobüs Elazığ-Bingöl kara yolu üzerinde teröristler durdurularak rehin alındı. Aradan 31 yıl geçmesine rağmen yüreğindeki acıyı hala ilk gün ki gibi tazeliğinde hisseden şehit öğretmen Selahattin Aysan'ın 77 yaşındaki annesi Zehra Aysan oğlunun ölüm yıldönümünde kabrini ziyaret ederek gözyaşı döktü.

Bingöl'ün Genç ilçesi Çevirme Köyüne eş durumundan tayin olarak öğretmen oğlunun askerliğini yapması için o gün otobüse binerek Isparta'ya geleceğini söyleyen Zehra Aysan o kara günü anlattı. Gece haberlerde otobüsün teröristler tarafından durdurulduğunu öğrenen Aysan 'Haberlerde izledim. Biz oğlumuz o arabadaydı dedik. Oğlumu defalarca aradık ulaşamadık. 3 gün boyunca evde ağladık sızladık, 3 gün sonra haberini aldık. 4 öğretmenin de raporu geldi bize ten renginden, boyundan anladık rapordan tespit ettik daha sonra verdiler çocuğumuzun cenazesini. Akrabalarımız cenazeyi almaya gittiler 1 gün bekledik daha sonra defnettik. Hiç bakmadım. Tabutuyla gömdüler yüzünü göremedim. Türk bayrağına sarmışlardı oğlumu. Hala gözümün önünde o anlar' dedi.



Oğlumla o gün ikindi vakitlerinde konuştuk

Oğluyla şehit olmadan kısa süre önce konuştuğunu söyleyen anne Aysan 'Olayın olduğu gün ikindi vakitlerinde konuştuk. Anne biz arabaya bindik Isparta'ya geliyoruz, saat 6'da Ankara'ya varınca ben seni ararım dedi. Daha sonra hiç aramadı beni Isparta Gönen'e gelecekti. Oğlum öğretmendi, askerliği çıktı askerlik için geliyordu. Gelinimde vardı yanında burada biraz kalıp gelinim dönecekti oğlumda askere gidecekti. Askerde olduğunu bilemedi, öğretmen olduğunu da bilemedim. Oğlum şehit olduğunda 9 aylık evliydi. Gelinim de 20 günlük hamileydi. Torunum şimdi 30 yaşında annesinin yanında çalışıyor' şeklinde konuştu.

Eşim oğlunun acısına dayanamadı 3 ay sonra vefat etti

Oğlunun şehit edilmesinin ardından 3 ay sonra eşini kaybettiğini söyleyen Aysan eşinin oğlunun acısına dayanamadığını belirtti. Anne Aysan 'Oğlum şehit olduktan sonra sürekli düşünüyordu. Ben ağlıyordum ama eşim hiç ağlayamıyordu. Kara kara düşünüyordu. Bir gün uyumak için yatağa yattı. Göğsümde bir ağrı var bu ağrı beni öldürecek dedi. Bir anda kalp krizi geçirdi. Antalya'ya götürdük orada 17 gün tedavi gördü daha sonra vefat etti. Çocuğuna dayanamadı. Oğlumla eşim arasında 3 ay zaman var' açıklamalarında bulundu.

Acısı hala bağrımda, gitmiyor. Her zaman gece gündüz kalbimde

Yaşadığı acıyı hala ilk gün ki gibi hissettiğini söyleyen Aysan 'Acısı hala bağrımda, gitmiyor. Her zaman gece gündüz kalbimde. Bir tane oğlum vardı. Çok sıkılırsam mezarının başına geliyorum, onunla konuşuyorum, ağlıyorum, dua okuyorum daha sonra gidiyorum. Başka dayanağım yok. 1 kızım daha var onun yanında duruyorum. Elimden bir şey gelmiyor, teröre sürekli lanet ediyorum. Dalımı, budağımı kırdılar bıraktılar. Bu çok acı, çok üzüntülüyüm. Kimseye derdimi söyleyemiyorum. Oğlumun yaşıtlarını gördüğüm zaman ciğerlerim eziliyor. Onun yaşıtları belediyede çalışıyor. Benim çocuğumda keşke öyle çalışsaydı. Biz besicilik yapıyorduk, hayvanlarımız vardı besicilik mesleğini sevmediğim için oğluma oku kurtul git dedim. Bu işler zor dedim. Hep ben söyledim diye öğretmen oldu' şeklinde konuştu.

Anne Aysan konuşmasının devamında gözyaşları içerisinde oğlunun öğretmenliğinin ikinci yılında şehit olduğunu söyledi.
logo

Beşyol Mah. 502. Sok. No: 6/1
Küçükçekmece / İstanbul

Telefon: (212) 624 09 99
E-posta: internet@yenimesaj.com.tr gundogdu@yenimesaj.com.tr


WhatsApp iletişim: (542) 289 52 85


Tüm hakları Yeni Mesaj adına saklıdır: ©1996-2024

Yazılı izin alınmaksızın site içeriğinin fiziki veya elektronik ortamda kopyalanması, çoğaltılması, dağıtılması veya yeniden yayınlanması aksi belirtilmediği sürece yasal yükümlülük altına sokabilir. Daha fazla bilgi almak için telefon veya eposta ile irtibata geçilebilir. Yeni Mesaj Gazetesi'nde yer alan köşe yazıları sebebi ile ortaya çıkabilecek herhangi bir hukuksal, ekonomik, etik sorumluluk ilgili köşe yazarına ait olup Yeni Mesaj Gazetesi herhangi bir yükümlülük kabul etmez. Sözleşmesiz yazar, muhabir ve temsilcilere telif ödemesi yapılmaz.