İbrahim b. Mihzem, bir adam aracılığıyla rivayet eder: "Ebu'l-Hasan'ın (İmam Rıza aleyhisselâm) şöyle dediğini duydum: 'Uyuyacağı sırada Ayet el-Kürsî'yi okuyan kimse inşaallah felç hastalığından yana bir korku çekmez. Bu ayeti her farz namazın arkasından okuyan kimseye zehirli hayvanlar zarar vermez.'

İmam devamla şöyle dedi: 'Bir zorba ile karşılaşmadan önce İhlas sûresini okuyan kimseyi Allah Azze ve Celle, o zorbadan korur. Bu süreyi önüne, arkasına, sağına ve soluna okursa Allah Azze ve Celle, onu hayrıyla rızıklandırır ve şerrinden korur.'

İmam devamla şöyle dedi: 'Bir şeyden korktuğun zaman Kur'an'ın dilediğin yerinden yüz ayet oku. Sonra üç kere, 'Allah'ım belâyı üzerimden kaldır!' de."

Süleyman el-Câferî rivayet eder: "Ebu'l-Hasan'ın (İmam Rıza aleyhisselâm) şöyle dediğin duydum:

'Çocukluk çağından itibaren yaşlılık dönemine varıncaya kadar her gece Felak ve Nas sûrelerini üçer kere, İhlas sûresini de yüz kere, buna gücü yetmezse elli kere okumayı alışkanlık haline getiren kimseden Allah Azze ve Celle, her türlü belâyı veya çocukluk dönemi hastalığını, susuzluk hastalığını, mide fesadını (hastalıklarını), kan kaynamasını (tansiyon problemini) ebediyen savar.

Eğer bunu kendisi alışkanlık haline getirirse veya ona alıştırılırsa Allah Azze ve Celle, onun canını alıncaya kadar korunur."

Kur'an'ı okuyup hatmetme süresi

Ali b. Muğire rivayet eder: "Ebu'l-Hasan'a (İmam Rıza aleyhisselâm) dedim ki: 'Babam, senin dedene Kur'an'ı her gece hatmetmeyi sormuştu. Deden ona, her gece, diye cevap vermişti.

Dedi ki: 'Ramazan ayında.'

Deden ona dedi ki: 'Ramazan ayında.'

Babam ona dedi ki: 'Evet, elimden geldiğince.'

Babam Ramazan ayında Kur'an'ı kırk kere hatmederdi. Sonra ben, babamın ardından Kur'an'ı hatmettim. Bazen daha fazla, bazen daha az bir sürede.

Bu süreyi boş kalışım, meşgul oluşum, çalışmam ya da tembelliğim belirlerdi. Bayram günü bu hatimlerden birini Resûlullah'a, birini Ali'ye, birini Fâtıma'ya sonra imamlara, nihayet sana ulaştım. Birini de sana bağışladım ve bu hale geldim. Bunun karşılığında bana ne vardır?'

'Bunun karşılığında senin için kıyamet günü onlarla beraber olmak vardır.'

Dedim ki: 'Allahuekber! Benim için bu mu vardır?'

(Üç kere) 'Evet' dedi."

NÂDİR HADİSLER

Ahmed b. Muhammed b. Ebu Nasr rivayet eder: "Ebu'l-Hasan (a.s.) bana bir Mushaf verdi ve 'İçine bakma' dedi. Sonra Mushaf'ı açtım ve 'Kafirler... değillerdir'   ayetini okudum. Orada Kureyş'ten yetmiş kişinin isminin ve babalarının isminin yazılı olduğunu gördüm.

Râvi devamla dedi ki: 'Sonra İmam bana, 'Mushafı bana gön-der' diye haber yolladı.' Hadis, mürsel." 

Hasan b. el-Cehm rivayet eder: "Ebu'l-Hasan'a (İmam Rıza aleyhisselâm) dedim ki: 'Dua ederken beni unutma.'

Dedi ki: 'Seni unutacağımı nereden biliyorsun?' Bir süre düşündüm sonra, o sevenlerine dua ediyor, ben de onun sevenlerinden biriyim, dedim.

Sonra dedim ki: 'Hayır, beni unutmazsın.'

Dedi ki: 'Bunu nasıl bildin?'

Dedim ki: 'Ben senin taraftarlarındanım ve sen de onlar için dua ediyorsun.'

Dedi ki: 'Bunu bilmeni sağlayan başka bir şeyi biliyor musun?'

'Hayır' dedim.

Dedi ki: Benim senin hakkında hangi duyguları beslediğimi bilmek istersen, senin benim hakkımda hangi duyguları beslediğine bak." 

Muammer b. Hallâd rivayet eder: "Ebu'l-Hasan (İmam Rıza aleyhisselâm) şöyle buyurdu: Bir adam senin yanında iken onu künyesiyle çağır. Yanında değilse ismini söyle."  

OTURUP-KALKILMASI, YOLDAŞLIK EDİLMESİ DOĞRU OLMAYAN KİMSE

Ali b. Esbat arkadaşlarından biri aracılığıyla rivayet eder: "Ebu'l-Hasan (İmam Rıza aleyhisselâm) şöyle buyurdu: Meryem oğlu İsa (a.s.) şöyle demiştir: Kötülük ehli, arkadaşına zulmeder. Kötülüğün akranı (yoldaşı), insanı helak eder. O halde kiminle arkadaşlık ettiğine bak." (Prof. Dr. Haydar Baş İmam Ali Rıza eserinden)