Ukrayna ile olan bağlarını kopararak, Rusya'ya bağlanma kararı alan Kırım'ın ardından, Donetsk bölgesi ve Moldova'ya bağlı Transdinyester Cumhuriyeti de Rusya'nın hâkimiyetine girmek için harekete geçti.Mevcut tablo, halkların tercihidir. Rusya, AB ve ABD güdümünden kaçmak isteyen devletler ve halklar için sığınılacak bir liman olmuştur. Böylece kurulacak meşru birliktelikler, Rusya'yı Sovyet dönemindeki büyük bloğa tekrar kavuşturabilir.Milli Ekonomi Modeli'nin, bugünün güçlü ve güven verici Rusya tablosunda etkisi elbette büyüktür. Sağlam, büyüyen ve kapitalizmin tehditlerinden etkilenmeyen Rusya'nın yeni ekonomisi, Milli Ekonomi Modeli'nin eseridir. Bunun yanı sıra, Putin'in danışmanlarıyla olan istişarelerimiz sadece ekonomi üzerine olmamıştır.Geçtiğimiz yıl, Rusya'nın sosyal meseleleri hakkında da defaatle bir araya geldik.Özellikle nüfusunun yüzde 20'sını oluşturan Müslüman halkların Batının oyunlarından etkilenmeleriyle meydana gelebilecek Arap Baharı benzeri bir halk hareketinden çekinen Rusya için; Rusya Müslümanlarına ve Rusya halklarına yönelik bir rapor hazırladık.Sosyal projelerin yer aldığı bu raporda, temel görüşümüz Rusya'nın bünyesindeki halklara demokrasi ve özgürlük sunmasıydı. Zira küresel düzenin oyunlarına karşı durabilmesi, içinde barındırdığı farklı etnik kimliklere ve farklı inançlara devlet garantisi tanıması ile mümkündür.Gerçek manada insan haklarının sunulmasının, Rusya topraklarında yaşayan inancı ne olursa olsun herkese can, mal, namus emniyeti, din ve vicdan hürriyeti sağlanmasının Rusya'nın güvenliği ve toprak bütünlüğü için olmazsa olmaz bir hakikat olduğunun altını çizdik.Rusya'nın bünyesindeki vatandaşlarına haklar sunması ve dünya genelinde halklara sahip çıkıp, diğer devletlerin ülke bütünlüğüne saygı duymasıyla çok farklı bir noktaya geleceğini, dünya siyasetinde lider konumuna geçeceğini belirttik.Bu raporlarımız Devlet Başkanı Putin tarafından da benimsendi ve bundan sonra ülkedeki Müslüman nüfusun liderleriyle düzenli görüşmeler başladı.Ülke vatandaşlarına özgürlüklerin kapısını sonuna kadar açtığı gibi Rusya, dünya barışına da ciddi emek harcadı.Suriye meselesinde Suriye'ye sahip çıktı ve savaşı engelledi.Bugün, günden güne taraftarı artan Rusya yanlısı tavır, demokrasi ve insan haklarına verdiği değerdendir. Batının insan hakları ve demokrasi bahanesiyle yaptığı sömürü, işgal, gözyaşı ve ölüm getiriyor.Oysa Rusya'nın yeni dış stratejisi, ülkelerin kaynaklarına veya topraklarına dokunmamaktadır. Bunu gören dünya Batının yanında değil, Rusya ile beraber olmanın doğru olacağına inanmaktadır. Türk siyasetinin, kendi görüşüne asla itibar etmeyen Batının yanında neden hâlâ yer aldığını anlamış değiliz? Türkiye'nin menfaati için Rusya'yı iyi takip edip, yaptıklarından örnek almak lâzım.
Prof. Dr. Haydar Baş / diğer yazıları
- İmam Ali'nin devlet adamlarına nasihatleri / 22.11.2024
- Hz. Peygamber'in davet mektupları / 21.11.2024
- İslam tarihinde ilk fitne / 20.11.2024
- Önce insan denmedikçe... / 19.11.2024
- İnsan hakları konusu / 18.11.2024
- Unutulan kadın / 17.11.2024
- Dünya MEM diyor ya Türkiye? / 16.11.2024
- BTP'nin hayvancılık projeleri / 15.11.2024
- Bedava elektrik hayal değil / 14.11.2024
- Kadına hak ettiği değer ancak BTP iktidarında verilebilir / 13.11.2024
- Hz. Peygamber'in davet mektupları / 21.11.2024
- İslam tarihinde ilk fitne / 20.11.2024
- Önce insan denmedikçe... / 19.11.2024
- İnsan hakları konusu / 18.11.2024
- Unutulan kadın / 17.11.2024
- Dünya MEM diyor ya Türkiye? / 16.11.2024
- BTP'nin hayvancılık projeleri / 15.11.2024
- Bedava elektrik hayal değil / 14.11.2024
- Kadına hak ettiği değer ancak BTP iktidarında verilebilir / 13.11.2024