logo
20 MAYIS 2024

2010'daki anayasa değişikliğini öven Erdoğan'dan yeni anayasa mesajı: Yumuşama önemli bir fırsat

"Siyasetteki yumuşamayla birlikte farklı siyasi partiler arasındaki istişari görüşmelerin yoğunlaşması bu bakımdan önemli bir fırsat teşkil ediyor."
10.05.2024 13:20:00
İhlas Haber Ajansı
2010'daki anayasa değişikliğini öven Erdoğan'dan yeni anayasa mesajı: Yumuşama önemli bir fırsat
2010'daki anayasa değişikliğini öven Erdoğan'dan yeni anayasa mesajı: Yumuşama önemli bir fırsat
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, "Siyaset kurumunun ekonomik ve sosyal sorunları öne sürerek sivil anayasa ihtiyacını gündemden düşürmek istemesini doğru bulmuyoruz. Biz, milletimizin beklentileri çerçevesinde üzerimize düşen yapıcı rolü oynamaya devam edeceğiz" dedi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Danıştay Konferans Salonu'nda düzenlenen İdari Yargı Günü ve Danıştay'ın 156. kuruluş yıldönümü töreninde konuştu. 4 yıllık görev süresinin ardından Danıştay Başkanlığı'na tekrar seçilen Zeki Yiğit'i kutlayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, 'Mevladan kendisine üstün muvaffakiyetler niyaz ediyorum. Şura-yı Devlet'ten bu yana 156 yıldır Danıştay çatısı altında görev yapan tüm hakimlerimizi ve personelimizi şükranla yad ediyorum. Görev sürelerini başarıyla tamamlayan Danıştay mensuplarına kıymetli hizmetlerinden dolayı ülkem ve milletim adına teşekkür ediyorum. Devlet geleneğimizdeki devamlılığın simgelerinden olan Danıştay, Türkiye Cumhuriyeti'nin kökü mazide olan atide bir devlet olduğunu gösteriyor' dedi.

Bir buçuk asrı aşan tarihiyle Danıştay'ın hem ecdat yadigarı hem de gelecek nesillere bırakılması gereken bir emanet olduğunu vurgulayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, 'İnşallah bu emanete hakkıyla sahip çıkmaya devam devam edeceğiz. Hukuk devletinin en temel ilkelerinden biri olan idarenin yargısal denetimidir. Bu ilkenin hayata geçmesi ancak idarenin her türlü eylem ve işlemlerinin yargı denetimine tabi olmasına bağlıdır. Bu misyonun ülkemizdeki temsilcisi de Danıştay'dır. Danıştay'ımız, idarenin yargı yoluyla denetlenmesinin yanı sıra kamu ile vatandaş arasındaki ihtilafların çözümünde de nihai karar vericidir. Kararlarıyla alt derece mahkemelerine rehberlik eden Danıştay, anayasa ve yasaların uygulanmasını da garanti ediyor. Yüksek mahkemelerimizin her biri kendi görev alanları içerisinde adaletin en iyi hızlı ve etkin şekilde tecellisi için çalışıyor. Türk milleti adına karar verme onurunu ve mesuliyetini taşıyan yargı organlarımızın her biri ülkemizde huzurun, güvenliğin, kalkınmanın, demokrasinin ve sosyal barışın muhafazasının teminatıdır. Bu konuda en küçük bir şüphe, en küçük bir tartışma yoktur. Makamlarımızdan ve unvanlarımızdan öte 85 milyonun bir ferdi olarak hepimiz şu gerçeğe yürekten inanıyoruz. Nasıl geç gelen adalet adalet değilse, topluma güven veren ve erişilebilir adalet sistemi de bekamızın güvencesidir' ifadelerini kullandı.

Devletin adaletle hükmettiği, adalet dağıttığı, adaletin tecellisini sağladığı müddetçe güçlü ve dimdik ayakta olacağını ifade eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, 'Adaletin olmadığı yerde huzur olmaz, refah olmaz. Milleti bir arada tutan bağ zayıflamaya başlar. Bunun için adli ve idari yargı fark etmeksizin adliyenin kapısını adaletin kapısı haline getirdiğimiz ölçüde geleceğimize güvenle bakabileceğimize inanıyorum. Burada şu hususu ifade etmek durumundayım. Biz adalete büyük önem veren ama aynı zamanda yakın tarihinde pek çok adaletsizliğe şahitlik etmek zorunda kalan bir milletiz. Adaletsizlik duygusunun insanımızın gönül dünyasında nasıl kırılmaya yol açabileceğini demokrasi mücadelemiz boyunca bizzat yaşadık, gördük. 27 Mayıs darbecilerinin gerçek bir mahkemeden ziyade kötü bir tiyatroyu andıran Yassıada'da işledikleri hukuk katliamlarını unutmuyoruz. Rahmetli Menderes, Zorlu ve Polatkan'ın idamı, üzerinden geçen 63 yıla rağmen milletimizin kalbinde bir yara olarak halen kanıyor' dedi.

Türkiye tarihinde demokrasiye zarar veren olayların etkisinin halen devam ettiğini söyleyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, '12 Eylül dikta rejiminin güya adaleti tesis maksadıyla bir sağdan, bir soldan darağacına gönderdiği gençlerin acısı hiç dinmedi. 28 Şubat döneminde adeta koro halinde darbecilere alkış tutanların hukuk sistemine verdikleri zararın telafisi yıllar aldı. 17-25 Aralık yargı-emniyet girişiminin faillerinin sebep oldukları sıkıntıların hala yükünü çekiyoruz. 15 Temmuz'da ödediğimiz ağır bedeller ise ortadadır. Bir gecede 253 insanımızı şehit verdiğimiz bu ihanetin merkezinde sadece eli silah tutanlar değil, üniformalı ve cübbeli örgüt militanları da vardı. Şayet darbeci alçaklar başarılı olsalardı Yassıadalar kuracaklar, kan dökecekler, yeni hukuk cinayetleri işleyeceklerdi. Tüm bu acı örneklerin bize gösterdiği gerçek şudur; adalet sistemimiz bir dönem darbecilerin, bir dönem kendini milletten üstün gören oligarşik yapıların, bir dönem de FETÖ ihanet çetesinin sultasına ve saldırılarına maruz kalmıştır. Yargının üzerine vesayetin veya paralel odakların gölgesinin düştüğü bu dönemler sona erse de toplumdaki etkileri uzun süre devam etmiştir. Son yıllarda bu mahfillere yazılı, görsel, dijital mecralarıyla medyanın ve sosyal medyanın eklendiği görülüyor' ifadelerini kullandı.

Medyanın ve sosyal medyanın millet namına denetim vazifesi üstlenmesinin demokrasi için bir kazanç olduğunu söyleyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, 'Ama bu hakim cübbesi giyip, mahkeme kurup sağa sola yargı dağıtma boyutuna asla varmamalıdır. Yargıyı yönlendirme, yargı mercilerimizi baskı altına alma, istemedikleri karar çıkması halinde hukukçularımızı hedefe koyma her geçen gün daha sık karşılaştığımız tehditlerden biri haline ne yazık ki dönüşüyor. Sosyal medyadaki acımasız linç kültürünün mağdur ettiği kesimlerin en başında maalesef yargı organlarımız ve mensuplarımız geliyor. Çok önemli, çok hassas ve mesuliyeti hakikaten ağır bir görevi icra eden yüksek yargı üyelerimiz, hakimlerimiz, savcılarımız ne yazık ki zaman zaman eleştiri sınırlarını aşan haksız ithamlara muhatap oluyor. Öncelikle şunu çok net söylemek isterim. Siyaset kurumu nasıl layüsel değilse, yargı da eleştirilemez değil. Yargının kararlarını beğenmeyebilir, itiraz edebilir, hoşnutsuzluğumuzu açıkça dile getirebiliriz. Buna kimse engel olamaz, olmamalıdır. Terörü övmediği, şiddeti teşvik etmediği ve hakarete varmadığı sürece insanlar fikirlerini farklı mecralarda özgürce yazabilir, paylaşabilir' açıklamasını yaptı.

"Güçlü, tarafsız, bağımsız iyi ve seri işleyen bir adalet sistemi evlatlarımıza bırakabileceğimiz en kıymetli mirastır"

Millet adına kamu gücünü kullananların belli sınırlar içinde bu sert tepkilere tahammül etmesi, mazur ve meşru görmesinin beklendiğini ifade eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, 'Fakat yargının toptancı bir anlayışla kurumsal olarak yıpratılmasını, yargı organlarımıza ve mensuplarımıza çamur atılmasını asla kabul edemeyiz. Hukukun kendi mecrasında ilerlemesi tesellisine giden en hayırlı, en kestirme yoludur. Adli ve idari davaları hukukun meselesi olmaktan çıkartıp siyasallaştırmak, sonuç ne olursa olsun toplumdaki adalet duygusuna gölge düşürecektir. Biz bunu doğru bulmuyoruz. Herkes yargıya yardımcı olmalı, işini kolaylaştırmalı, adaletin eksiksiz ve gecikmeksizin tecellisine katkı sağlamalıdır. Buradan tüm milletime şu samimi çağrıyı yapmak istiyorum; güçlü, tarafsız, bağımsız iyi ve seri işleyen bir adalet sistemi evlatlarımıza bırakabileceğimiz en kıymetli mirastır. Şayet bu konuda eksik varsa tamamlamak, sorun varsa çözmek, tıkanıklık varsa gidermek 85 milyon olarak hepimizin müşterek görevidir' diye konuştu.

Yargının yasama ve yürütmeye müdahalesi nasıl yanlışsa, yargının siyasi tartışmaların içine çekilmesinin de o denli hatalı olduğunu dile getiren Erdoğan şunları söyledi:

'İktidarı ve muhalefetiyle, basını ve sivil toplumuyla hep birlikte yargımızın her türlü taassuptan, menfaat eksenli gruplaşmadan ve ideolojik kamplaşmadan uzak durmasını temin etmemiz gerekiyor. Milletin maslahatı ve ülkenin selameti yerine belli zümrenin menfaatini gözeten dar kadrocu anlayışların adalet teşkilatı dahil devlet kurumlarında yuvalanmasına izin vermeyeceğiz. Bu konuda hepimizin sorumluluk bilinciyle hareket etmesi şarttır. Adalet terazisini ellerinde tutan hukukçularımızın da medya, sosyal medya, günlük hayattaki duruşlarıyla bu sürece olumlu katkı sunması önemlidir. Bunu başardığımızda çok daha iyi bir konumda olacağımıza inanıyorum.'

Son 21 yılda idari yargının ve Danıştay'ın güçlendirilmesi yönünde pek çok adım attıklarını belirten Erdoğan, 'Danıştay'ın üye sayıları arttırıldı. Hakim ihtiyacı giderildi. Yüksek mahkememizin yardımcı personel sorunu çözüldü. 2002 yılında 146 olan mahkeme sayısını 221'e yükselttik. Geçtiğimiz günlerde 44 ilave idare ve vergi mahkemesi daha ihdas ettik. Ayrıca idari yargı istinaf mahkemelerine 10 ilave idari dava dairesi kurduk. Hakim ve mahkeme sayısını artırarak bu çalışmaları devam ettireceğiz. İdari yargıda istinaf kanun yolunu 2016 yılında 7 bölgede faaliyete geçirdik. Bu 2020 yılında 8'e, 2021 yılında 9'a çıkardık. Bölge idare mahkemelerinin kuruluş aşamasında 42 idari dava dairesi ve 20 vergi dava dairesi olmak üzere toplam 62 daire varken, bugün bu sayı 64'ü idari, 26'sı vergi olmak üzere 90'a ulaştı. Böylece Danıştay'ın iş yükü azaldı. Vatandaşların hukuki güvencesi arttı. Uyuşmazlıkların daha etkin yargılamayla daha hızlı çözülmesi sağlandı. İdari yargıda görev yapan hakim sayısını süreç içerisinde ihtiyaca cevap verecek şekilde 2 bin 266'ya yükselttik. İdari yargı mahkemelerimiz ve Danıştay'ımız yoğun iş yüküne rağmen kendi görev alanında adalet hizmetlerini başarıyla yürütüyor' dedi.

"2010 yılında anayasadaki hak aramayı engelleyen bütün hükümleri kaldırdık'

İlk derece ve istinaf mahkemelerinde 338 bin 611, Danıştay'da ise 114 bin 224 derdest dosya bulunduğunu, 2023 yılında toplam 860 bin 494 dosyanın karara bağlandığını ifade eden Cumhurbaşkanı Erdoğan şunları söyledi:

'2009 yılından başlayarak yüksek mahkemelerimizin tamamının modern hizmet binası ihtiyacını karşıladık. Tam 36 yıl boyunca Sıhhiye'de hizmet veren Danıştay'ımız, 2012 yılında şimdiki binasına kavuştu. Geçtiğimiz yıl Danıştay'ımıza yeni bir sosyal tesis kazandırdık. İdari yargılamaların daha hızlı sonuçlandırılması ve vatandaşlarımızın hukukunun daha iyi korunması için önemli mevzuat değişiklikleri yaptık. İhtiyaçlar çerçevesinde İdari Yargılama Usulü Kanunu'nda, 20'den fazla Danıştay kanununda da 16 defa değişiklik oldu. Bilgi edinme hakkı kanununun çıkarılması vatandaşı idare karşısında güçlendiren reformlardan biri olmuştur. Bilgi edinme hakkı 2010 yılında anayasal güvenceye alınmıştır. Ayrıca 2010 yılında anayasadaki hak aramayı engelleyen bütün hükümleri kaldırdık.'

2016 senesinde Türkiye İnsan Hakları ve Eşitlik Kurumu'nu kurduklarını hatırlatan Erdoğan, '2021 yılında 4. yargı paketiyle idari makamlara yapılan başvurulara idare tarafından verilecek cevap süresini 60 günden 30 güne indirdik. Ayrıca idari yargı mercileri tarafından verilen nihai kararların gerekçesiyle birlikte en geç 30 gün içinde yazılması yönünde düzenlemeye gittik. 6 Şubat asrın felaketi sonrasında deprem bölgesindeki idari yargı faaliyetlerinin aksamaması için gerekli tüm tedbirler alınmıştır. Burada saydıklarımızın dışında vatandaşı idare karşısında idari yargının işleyişini hızlandıran, yargı mensuplarımızın hak ve imkanlarını arttıran daha pek çok düzenlemeyi son 21 yılda hayata geçirdik. Her biri sessiz devrim niteliğindeki bütün bu reform hamlelerinde gayemiz demokratik hukuk devleti ilkesinin tüm unsurlarıyla ülkemizde hakim kılınmasıydı. Bu hedefe tam olarak ulaştığımızı henüz söyleyemiyoruz. Ama hedefimize çok yaklaştığımızı da kimse inkar edemez. Önümüzde kalan yolu inşallah yılmadan, yorulmadan kararlılıkla yürüyeceğiz. Tüm engelleri aşarak kat ettiğimiz mesafenin bize cesaret aşıladığını özellikle vurgulamak istiyorum' ifadelerini kullandı.

"Siyasetteki yumuşama önemli bir fırsat"

Cumhurbaşkanı Erdoğan, 'Yaptıklarımızın ve yapamadıklarımızın ışığında reform irademizi halen diri tutuyoruz. Bir gerçeğin gayet iyi farkındayız. Türkiye istikbalini ancak daha fazla demokrasi, daha fazla ekonomik refah ve bunlara paralel olarak daha fazla güvenlik üzerine inşa edebilir. Güvenlik güçlü bir demokrasinin teminatıyken, demokrasi de güvenliğin dayanağıdır. Biz son 21 yılda millete hizmet yolunda gerçekten bedel ödemiş, nice badireler atlatmış bir iktidarız. Türkiye'yi tarihinin en büyük demokrasi, kalkınma ve hukuk atılımlarıyla yine biz buluşturduk. Fakat buna rağmen ülkemize siviller tarafından hazırlanmış yeni bir anayasa kazandıramadık. Yeni ve sivil anayasa teklifimizin içerisinde işte bu anlayış vardır. Cumhuriyetimizin 100. yılının darbe ürünü bir anayasayla karşılanmış ve geçirilmiş olmasını Türkiye demokrasisine yakıştıramıyoruz' ifadelerini kullandı.
Yeni anayasa ile ilgili değerlendirmede bulunan Erdoğan, 'Bu eksikliğin yine milli irade eliyle giderilmesi, demokrasimizin gücüne güç katacak. Türk siyasetinde yeni bir kilometre taşı olacaktır. Siyaset kurumunun ekonomik ve sosyal sorunları öne sürerek sivil anayasa ihtiyacını gündemden düşürmek istemesini doğru bulmuyoruz. Yeni anayasanın sihirli değnek gibi dokununca sorunlarımızı bir anda ortadan kaldırmayacağını elbette biliyoruz. Yeni anayasa sivil siyasetin alanını genişleterek, ekonomiden sosyal hayata ülkemizin meselelerinin çözümünü daha da hızlandıracaktır. Siyasetteki yumuşamayla birlikte farklı siyasi partiler arasındaki istişari görüşmelerin yoğunlaşması bu bakımdan önemli bir fırsat teşkil ediyor. Türk siyasetinin bu fırsatı ülkemiz, milletimiz ve demokrasimiz adına kalıcı bir kazanca dönüştürmesini ümit ediyoruz. Biz milletimizin beklentileri çerçevesinde üzerimize düşen yapıcı rolü oynamaya devam edeceğiz' diye konuştu.İHA
'19 Mayıs sadece konserlerle geçiştirilemez'
19 Mayıs’ın ruhunu anlamak
Kobani davası kararında sessizliğini bozdu
'6-8 Ekim terör kalkışmasıdır'
Paylaşımı kaldırmadı kadro dışı bırakıldı
Yunan kudurtan Samet!
Gazeteciler büyükelçilik davetlerinde de atıştırmasın mı?
Roma gezisine akıl almaz savunma!
HAMAS yöneticileri için de istendi
Netanyahu hakkında yakalama istendi
Yüksek faiz emlakçıları vurdu
Telefon çalmıyor, müşteri gelmiyor!
Mehmet Şimşek'ten kira artışı üst sınırı açıklaması
'Devam etmesi için bir neden yok'
Erdoğan taziye mesajı yayımladı
'Komşumuz İran'ın yanında olacağız'
İran'da hükümet acil toplandı
Seçim süreci nasıl işleyecek?
Çiftçi tefeciye mahkum edildi
Banka faizi tefeci faizini geçti!
Bazı bölgelerde toz taşınımı bekleniyor
Meteorolojiden sağanak uyarısı
İran Devlet Televizyonu duyurdu
Reisi ve bakanı hayatını kaybetti
Başörtülü hakimi reddeden avukat için harekete geçildi
Hem savcılığa hem baroya şikayet edildi
İran Kızılayı: Reisi’nin helikopteri bulundu
Enkazda yaşam belirtisi yok
Dursun Özbek'e Samandıra'dan yanıt verdi
Beni düelloya mı çağırıyor?
'19 Mayıs sadece konserlerle geçiştirilemez'
19 Mayıs’ın ruhunu anlamak
Kobani davası kararında sessizliğini bozdu
'6-8 Ekim terör kalkışmasıdır'
Paylaşımı kaldırmadı kadro dışı bırakıldı
Yunan kudurtan Samet!
Gazeteciler büyükelçilik davetlerinde de atıştırmasın mı?
Roma gezisine akıl almaz savunma!
HAMAS yöneticileri için de istendi
Netanyahu hakkında yakalama istendi
Yüksek faiz emlakçıları vurdu
Telefon çalmıyor, müşteri gelmiyor!
Mehmet Şimşek'ten kira artışı üst sınırı açıklaması
'Devam etmesi için bir neden yok'
Erdoğan taziye mesajı yayımladı
'Komşumuz İran'ın yanında olacağız'
İran'da hükümet acil toplandı
Seçim süreci nasıl işleyecek?
Çiftçi tefeciye mahkum edildi
Banka faizi tefeci faizini geçti!
Bazı bölgelerde toz taşınımı bekleniyor
Meteorolojiden sağanak uyarısı
İran Devlet Televizyonu duyurdu
Reisi ve bakanı hayatını kaybetti
Başörtülü hakimi reddeden avukat için harekete geçildi
Hem savcılığa hem baroya şikayet edildi
İran Kızılayı: Reisi’nin helikopteri bulundu
Enkazda yaşam belirtisi yok
Dursun Özbek'e Samandıra'dan yanıt verdi
Beni düelloya mı çağırıyor?

Büyük Çerkes Sürgünü'nün 160. yılı

21 Mayıs 1864'te yaşanan Çerkes Sürgünü, insanlık tarihinin yaşadığı en büyük trajedilerinden biri olmayı sürdürüyor.
20.05.2024 20:29:00 / Güncelleme: 20.05.2024 20:42:06
Mehmet Hakan Akkuş
Büyük Çerkes Sürgünü'nün 160. yılı
Büyük Çerkes Sürgünü'nün 160. yılı
Büyük Çerkes Sürgünü ve soykırımı, tarihsel bağlamda değerlendirildiğinde, bir halkın yaşadığı en büyük trajedilerden biri. Bu olay, sadece Çerkeslerin değil, insanlık tarihinin de kara lekelerinden biri olarak kabul ediliyor. Çerkeslerin yaşadığı bu acı dolu süreç, günümüzde de anılmakta ve tarihsel bir bilinç oluşturulmaya çalışılıyor. 

19. yüzyılın ortalarında gerçekleşen Büyük Çerkes Sürgünü ve soykırımı, Kafkasya'nın yerli halklarından olan Çerkeslerin tarihindeki en trajik olaylardan biri. Bu olay, Rus İmparatorluğu'nun Kafkasya'yı kontrol altına alma çabaları sonucunda meydana gelmiş ve yüz binlerce Çerkes'in topraklarından zorla çıkarılması ve binlercesinin ölümüyle sonuçlandı.

Tarihsel Arka Plan

Çerkesler, yüzyıllardır Kafkasya'nın batı bölgelerinde yaşayan, kendine özgü kültürleri ve dilleri olan bir halk. Rusya'nın Kafkasya'yı ele geçirme politikası, 18. yüzyılın sonlarından itibaren başlamış ve 19. yüzyıl boyunca devam etti. Rus İmparatorluğu, Kafkasya'nın stratejik önemini fark etmiş ve bu bölgeyi kontrol altına almak için uzun soluklu bir askeri harekat başlattı.

Sürgünün Nedenleri

Büyük Çerkes Sürgünü'nün temel nedenleri, Rus İmparatorluğu'nun Kafkasya'yı kolonize etme ve bu bölgeyi tamamen kontrol altına alma isteğinden kaynaklanıyordu. Çerkesler, Rusların bu emellerine karşı direniş göstermiş ve uzun süre Rus işgaline direndiler. Ancak, Rusların askeri üstünlüğü ve Çerkeslerin modern silahlardan yoksun oluşu, bu direnişin kırılmasına yol açtı.

Sürgün ve Soykırım Süreci

1864 yılı, Çerkesler için en acı verici yıl oldu. Bu yıl, Çerkes direnişinin tamamen kırıldığı ve Çerkeslerin büyük çoğunluğunun topraklarından sürüldüğü yıldır. Rus ordusu, köyleri yakmış, insanları katletti ve sağ kalanları Karadeniz kıyılarına sürdü. Buradan Osmanlı İmparatorluğu'na zorla göç ettirilen Çerkesler, insanlık dışı koşullarda yolculuk etmiş ve binlercesi bu süreçte hayatını kaybetti.

Sürgünün sonuçları

Büyük Çerkes Sürgünü ve soykırımı, Çerkes halkının demografik yapısını büyük ölçüde değiştirmiş ve diaspora topluluklarının oluşmasına neden oldu. Günümüzde Türkiye, Suriye ve Ürdün gibi ülkelerde önemli sayıda Çerkes diasporası bulunuyr. Sürgün, Çerkes kültürü ve kimliği üzerinde derin izler bırakmış ve Çerkeslerin tarihindeki en büyük travmalardan biri oldu.

Bu trajik olay, Çerkes kültürünün korunması ve yeniden inşası sürecini de etkiledi. Diasporadaki Çerkesler, kültürel kimliklerini ve dillerini koruma çabası içinde olmuşlar ve bu konuda çeşitli sivil toplum örgütleri kurdular. Sürgün ve soykırımın anılması, Çerkesler için bir kimlik unsuru haline gelmiş ve her yıl anma etkinlikleri düzenleniyor.



Büyük anma Düzce'de

Kafkas Dernekleri Federasyonu (KAFFED) bu yıl 21 Mayıs 1864 Çerkes Soykırımı ve Sürgünü Anma Etkinlikleri programı için 25 Mayıs günü Düzce'de bir anma programı düzenliyor.  Nart ateşinin yakılacağı etkinlikte, sürgünde hayatını kaybeden soydaşlarını anacak olan Çerkesler, çeşitli etkinliklerle de sürgün ve soykırımı anacak.

Kayseri Kafkas Derneği ve Eskişehir Kafkas Kültür dernekleri de 21 Mayıs günü kendi şehirlerinde sürgün anma programları düzenleyecek.



Banu Parlak, Dilan ve Engin Polat hakkındaki şikayetinden vazgeçti

Bahçeşehir'deki güzellik merkezinin kurşunlanmasıyla ilgili Dilan ve Engin Polat'ın da aralarında bulunduğu sanıklar hakkında şikayetçi olan Banu Parlak, şikayetinden vazgeçti. 
20.05.2024 18:28:00
İhlas Haber Ajansı
Banu Parlak, Dilan ve Engin Polat hakkındaki şikayetinden vazgeçti
Banu Parlak, Dilan ve Engin Polat hakkındaki şikayetinden vazgeçti
Bahçeşehir 1. Kısım Doğa Parkı'nda bulunan sosyal medya fenomeni Banu Parlak'a ait güzellik merkezi, 1 Ekim 2023 günü saat 02.00 ve 04.30 sıralarında motosikletli şüphelilerce kurşunlanmıştı. Olaya ilişkin hazırlanan iddianame çerçevesinde Dilan, Engin ve Sezgin Polat'ın 'azmettirme' suçundan cezalandırılması talebiyle açılan davanın ilk duruşması, 25 Nisan günü Küçükçekmece Adliyesi'nde görülmüştü.

Banu Parlak, duruşmanın görülmesinden yaklaşık 1 ay sonra şikayetinden vazgeçti. Parlak, sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada, 'Yaşamış olduğum korkunç olay sonrasında eski arkadaşım Dilan Polat ve ailesi ile aynı dönemde zorlu süreçlerden geçmemiz sebebiyle görüşme sağlayamamıştık. Yakın süreçte aile ortamında bir araya geldik ve yaşadığımız zorlukları birbirimize anlattık. Nilda'nın bana 'Banu abla annem senin kurşunlandığın gün çok ağladı' demesi üzerine dosya benim için kapanmıştır. Ben bu zamana kadar karşımda muhatap bulamıyordum. Avukatım ile yapmış olduğumuz durum değerlendirmesi sonucu olayı direkt şahısların kendisinden dinlememiz gerektiği kanısına vardık. Avukatım sayesinde sonunda bana durumu net izah edebilecek bir muhatap buldum. Durumu detaylı olarak dinledim. Dilan ve ailesinin böyle bir eylemde bulunmayacağına kanaat getirdim. Bu nedenle de kendileri hakkında şikayetten vazgeçtim. Umarım adalet yerini bulur. Şunu da belirtmek isterim Dilan Polat, Engin Polat ve Sezgin Polat benim şikayetimden bir gün dahi içeride yatmadı. Benim dosyamda verilen tutuklama kararı hiç infaz edilmedi. Bu zamana kadar olan tutukluluk sebepleri mali dosyadır. Tutukluluklarının sebebi asla ben olmadım' dedi.

14 ilde göçmen kaçakçılığına operasyonu: 37 şüpheli tutuklandı

İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya, 14 ilde göçmen kaçakçılığı organizatörleri ve düzensiz göçmenlere yönelik düzenlenen 'Kalkan-22' operasyonlarında 40 şüphelinin yakalandığını, 37'sinin ise tutuklandığını açıkladı.
20.05.2024 08:49:00
İhlas Haber Ajansı
14 ilde göçmen kaçakçılığına operasyonu: 37 şüpheli tutuklandı
14 ilde göçmen kaçakçılığına operasyonu: 37 şüpheli tutuklandı
İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya, sosyal medya hesabından paylaşım yaparak, 'Aziz milletimizin bilmesini isterim ki; insan kaçakçılığı yaparak, ülkemizi düzensiz göçün hedefi ve transit geçiş yolu haline getirmeye çalışan insan tacirlerine asla fırsat vermeyeceğiz. Ülkemizin her bölgesinde kararlılıkla sürdürdüğümüz operasyonlarımız aralıksız devam edecek' ifadelerine yer verdi.


Bakan Yerlikaya'nın paylaştığı bilgilere göre Göç İdaresi Başkanlığı ile Emniyet Genel Müdürlüğü Göçmen Kaçakçılığıyla Mücadele ve Hudut Kapıları Daire Başkanlığı koordinesinde Kocaeli İl Emniyet Müdürlüğünce yapılan çalışmalar sonucu; Kocaeli merkezli Kayseri, Manisa, Mersin, Eskişehir, Isparta, İstanbul ve Uşak'ta göçmen kaçakçılığı organizatörleri ve düzensiz göçmenlere yönelik düzenlenen operasyonlarda 25 şüpheli yakalandı ve 25'i de tutuklandı. 86 düzensiz göçmen ise yakalandı. Hatay İl Emniyet Müdürlüğü Göçmen Kaçakçılığıyla Mücadele ve Hudut Kapıları Şube Müdürlüğünce düzenlenen operasyonda ise 7 şüpheli yakalanırken 4'ü tutuklandı. 3'ünün işlemleri devam ediyor. 106 düzensiz göçmen yakalandı. Ankara merkezli Bursa, Adana, Gaziantep ve Şanlıurfa'da düzenlenen operasyonlarda da yakalanan 8 şüpheli de tutuklandı. Yakalanan düzensiz göçmenler, İl Göç İdaresi Müdürlüklerine teslim edildi ve sınır dışı işlemleri başlatıldı. Operasyonlar sonucu, suçta kullanıldığı tespit edilen 14 adet araç ile çok miktarda dövize el konuldu.

Meteorolojiden bazı bölgeler için sağanak uyarısı

Marmara'nın güneyi ile Ege ve Batı Akdeniz'de toz taşınımı beklendiğinden; görüş mesafesinde düşme, hava kalitesinde azalma ve ulaşımda aksamalar gibi olumsuzluklara karşı dikkatli ve tedbirli olunması uyarısı yapıldı.
20.05.2024 08:42:00
Haber Merkezi
Meteorolojiden bazı bölgeler için sağanak uyarısı
Meteorolojiden bazı bölgeler için sağanak uyarısı
Yapılan son değerlendirmelere göre, ülke genelinin parçalı yer yer çok bulutlu, Akdeniz'in iç kesimleri, İç Anadolu'nun güneyi ile Afyonkarahisar, Ankara, Çankırı, Kars, Ardahan, Bitlis, Van, Hakkari, Gaziantep ve Kilis çevrelerinin yerel sağanak ve gök gürültülü sağanak yağışlı geçeceği tahmin ediliyor.

Marmara'nın güneyi, Ege ve Batı Akdeniz'de toz taşınımı bekleniyor.

Meteoroloji Genel Müdürlüğünden alınan tahminlere göre, hava sıcaklıklarında önemli bir değişiklik beklenmiyor, genellikle mevsim normalleri civarında seyredecek. Rüzgarın genellikle kuzeyli, yurdun güney kesimlerinde batı yönlerden hafif, ara sıra orta kuvvette, yağış alan yerlerde yağış anında yer yer kuvvetlice esmesi bekleniyor.

MARMARA

Parçalı bulutlu geçeceği tahmin ediliyor. Bölgenin güney kesimlerinde toz taşınımı bekleniyor.

EDİRNE °C, 27°C
Parçalı bulutlu

İSTANBUL °C, 23°C
Parçalı bulutlu

KIRKLARELİ °C, 24°C
Parçalı bulutlu

KOCAELİ °C, 26°C
Parçalı bulutlu

EGE

Parçalı ve az bulutlu, Afyonkarahisar çevrelerinin öğle saatlerinden sonra yerel sağanak ve gök gürültülü sağanak yağışlı geçeceği tahmin ediliyor. Bölge genelinde toz taşınımı bekleniyor.

A.KARAHİSAR °C, 26°C
Parçalı, yer yer çok bulutlu, öğle saatlerinden sonra yerel sağanak ve gök gürültülü sağanak yağışlı

DENİZLİ °C, 33°C
Parçalı bulutlu

İZMİR °C, 28°C
Parçalı ve az bulutlu

MANİSA °C, 32°C
Parçalı ve az bulutlu

AKDENİZ

Parçalı bulutlu, iç kesimlerinin yer yer çok bulutlu, yerel sağanak ve gök gürültülü sağanak yağışlı geçeceği tahmin ediliyor. Bölgenin batısında toz taşınımı bekleniyor.

ADANA °C, 30°C
Parçalı, yer yer çok bulutlu, kuzey çevreleri yerel sağanak ve gök gürültülü sağanak yağışlı

ANTALYA °C, 26°C
Parçalı ve az bulutlu, iç kesimleri yer yer çok bulutlu

BURDUR °C, 29°C
Parçalı bulutlu

HATAY °C, 29°C
Parçalı bulutlu

İÇ ANADOLU

Parçalı, yer yer çok bulutlu, bölgenin güneyi ile Ankara ve Çankırı çevrelerinin yerel sağanak ve gök gürültülü sağanak yağışlı geçeceği tahmin ediliyor.

ANKARA °C, 25°C
Parçalı, yer yer çok bulutlu, öğle saatlerinden sonra kısa süreli yerel sağanak ve gök gürültülü sağanak yağışlı

ÇANKIRI °C, 27°C
Parçalı, yer yer çok bulutlu, öğle saatlerinden sonra kısa süreli yerel sağanak ve gök gürültülü sağanak yağışlı

ESKİŞEHİR °C, 26°C
Parçalı, yer yer çok bulutlu

KONYA °C, 27°C
Parçalı, yer yer çok bulutlu, öğle saatlerinden sonra yerel sağanak ve gök gürültülü sağanak yağışlı

BATI KARADENİZ

Parçalı bulutlu geçeceği tahmin ediliyor.

BOLU °C, 24°C
Parçalı bulutlu

DÜZCE °C, 26°C
Parçalı bulutlu

SİNOP °C, 19°C
Parçalı bulutlu

ZONGULDAK °C, 19°C
Parçalı bulutlu

ORTA ve DOĞU KARADENİZ

Parçalı bulutlu geçeceği tahmin ediliyor.

AMASYA °C, 26°C
Parçalı bulutlu

SAMSUN °C, 21°C
Parçalı bulutlu

TOKAT °C, 24°C
Parçalı bulutlu

TRABZON °C, 18°C
Parçalı bulutlu

DOĞU ANADOLU

Parçalı ve çok bulutlu, Kars, Ardahan, Bitlis, Van ve Hakkari çevrelerinin yerel sağanak ve gök gürültülü sağanak yağışlı geçeceği tahmin ediliyor.

ERZURUM °C, 18°C
Parçalı ve çok bulutlu

KARS °C, 16°C
Parçalı, yer yer çok bulutlu, öğle saatlerinden sonra yerel sağanak ve gök gürültülü sağanak yağışlı

MALATYA °C, 27°C
Parçalı bulutlu

VAN °C, 18°C
Parçalı ve çok bulutlu, yerel sağanak ve gök gürültülü sağanak yağışlı

GÜNEYDOĞU ANADOLU

Parçalı bulutlu, Gaziantep ve Kilis çevrelerinin öğle saatlerinden sonra yerel sağanak ve gök gürültülü sağanak yağışlı geçeceği tahmin ediliyor.

DİYARBAKIR °C, 30°C
Parçalı, yer yer çok bulutlu

GAZİANTEP °C, 30°C
Parçalı, yer yer çok bulutlu, öğle saatlerinden sonra yerel sağanak ve gök gürültülü sağanak yağışlı

SİİRT °C, 28°C
Parçalı, yer yer çok bulutlu

ŞANLIURFA °C, 34°C
Parçalı bulutlu



logo

Beşyol Mah. 502. Sok. No: 6/1
Küçükçekmece / İstanbul

Telefon: (212) 624 09 99
E-posta: internet@yenimesaj.com.tr gundogdu@yenimesaj.com.tr


WhatsApp iletişim: (542) 289 52 85


Tüm hakları Yeni Mesaj adına saklıdır: ©1996-2024

Yazılı izin alınmaksızın site içeriğinin fiziki veya elektronik ortamda kopyalanması, çoğaltılması, dağıtılması veya yeniden yayınlanması aksi belirtilmediği sürece yasal yükümlülük altına sokabilir. Daha fazla bilgi almak için telefon veya eposta ile irtibata geçilebilir. Yeni Mesaj Gazetesi'nde yer alan köşe yazıları sebebi ile ortaya çıkabilecek herhangi bir hukuksal, ekonomik, etik sorumluluk ilgili köşe yazarına ait olup Yeni Mesaj Gazetesi herhangi bir yükümlülük kabul etmez. Sözleşmesiz yazar, muhabir ve temsilcilere telif ödemesi yapılmaz.