logo
02 HAZİRAN 2024

İmam Hadi’nin (a.s.) erken dönem imamlığına hazırlık yapması

Bana verilen görevi yerine getirmek üzere Ebû Ca’fer’in (a.s.) kapısından ayrılmıyordum. Her gecenin sonunda seher vaktiyle birlikte Ahmed b. Muhammed b. İsâ el-Eş’arî gelir ve Ebû Ca’fer’in (a.s.) hastalığının seyri hakkında bilgi alırdı

07.05.2024 20:47:00
Haber Merkezi
İmam Hadi’nin (a.s.) erken dönem imamlığına hazırlık yapması
İmam Hadi’nin (a.s.) erken dönem imamlığına hazırlık yapması
El-Hayranî babasından rivâyet ermiştir: "Bana verilen görevi yerine getirmek üzere Ebû Ca'fer'in (a.s.) kapısından ayrılmıyordum. Her gecenin sonunda seher vaktiyle birlikte Ahmed b. Muhammed b. İsâ el-Eş'arî gelir ve Ebû Ca'fer'in (a.s.) hastalığının seyri hakkında bilgi alırdı.

İmam Ebû Ca'fer (a.s.) ile el-Hayranî arasında iletişimi sağlayan elçi geldiğinde, Ahmed kalkar ve onu İmam'la yalnız bırakırdı."

el-Hayranî anlatıyor: "Bir gece elçi İmam'ın yanından çıktı. O sırada Ahmed b, Muhammed b. İsâ da gitmek üzere kalktı. Elçi benimle yalnız kalıp konuşmak istediğinde, Ahmed bir süre dolaştıktan sonra konuşmalarımızı duyacağı bir yerde durdu.

Elçi dedi ki: 'Dostun sana selâm söylüyor ve diyor ki: Ben vefat etmek üzereyim. Bu görev oğlum Ali'ye geçiyor. Babamdan sonra bana karşı üstlendiğiniz sorumluluğun aynısını benden sonra ona karşı üstleneceksiniz.'

Sonra elçi gitti ve Ahmed yerine geri döndü. Bana dedi ki: 'Sana ne söyledi?'

'İyilik söyledi' dedim.

'Söylediklerini duydum' dedi, sonra da duyduklarını bana tekrarladı.

Ona dedim ki: 'Allah bu yaptığını sana haram kılmıştır. Çünkü yüce Allah, 'Birbirinizin kusurunu araştırmayın'   buyurmuştur. Eğer bu sözleri duyduysan, unutma artık; bakarsın bir gün buna ihtiyacımız olur. Sakın vaktinden önce açıklama.'

Sabah olunca, İmam'ın bu mesajını onar nüsha olarak yazdım. Hepsini mühürledim ve her birini seçkin arkadaşlarımızdan birine verdim. Onlara dedim ki: 'Eğer bunları sizden istememden önce ölürsem, bunları açın ve içinde yazılanlara göre amel edin.'

Ebû Ca'fer (a.s.) vefat edince, evimden hiç dışarı çıkmadım. Bir ara topluluğun ileri gelenlerinin Muhammed b. Ferec'in (Muhammed b. Ferec er-Ruhcî İmam Rızâ'ın (a.s.), İmam Cevad'ın (a.s.) ve İmam Hâdi'nin (a.s.) ashabındandır) yanında toplandıklarını ve imamet meselesini konuştuklarını haber aldım.

Muhammed b. Ferec bana bir mektup yazarak ileri gelenlerin yanında toplandıklarını bildirdi. Diyordu ki: 'Eğer (sırrın) açığa çıkma korkusu olmasaydı, onlarla birlikte yanına gelirdim.

Bu yüzden senin atına binerek bizim yanımıza gelmeni istiyorum.' Bunun üzerine atıma bindim ve onların yanına gittim. İleri gelenlerin orada toplandıklarını gördüm. Kapının önünde tartışmaya, çekişmeye başladık.

Çoğunun şüphe içinde olduğunu gördüm. Mektubun nüshalarını verdiğim kişiler de orada bulundukları için, 'Mektupları açın' dedim. Mektupları çıkardıklarında dedim ki: 'İşte bana emredilen, budur.'

Bazıları dediler ki: 'Bu işle ilgili olarak sözünü destekleyecek birinin daha olmasını isterdik.'

Onlara şöyle dedim: 'Allah bu isteğinizi de vermiştir. Ebû Ca'fer el-Eş'arî, bu mektupta yazılanları duyduğuma şahitlik edecektir, gidin ona sorun.' Gidip ona sordular. Şahitlik etmekten kaçındı.

Bunun üzerine onu lanetleşmeye çağırdım. Korktu ve dedi ki: 'Evet, bunu duydum. İmamet görevi şerefli bir makamdır, bir Arap'ın olmasını istemiştim. Ama lanetleşme teklifinden sonra şahitliği gizlemeye imkan olmaz.'

Bunun üzerine topluluktakiler gecikmeden gidip Ebû'l-'Hasan'ı (a.s.) selâmladılar." 

İsmail b. Mihran rivâyet etmiştir: "Ebû Ca'fer (a.s.) -iki kere gittiği Bağdat'a ilk gidişinde- Medi-ne'den ayrılınca, şehirden çıkmak üzere iken ona dedim ki: 'Sana fedâ olayım, bu cihete doğru gidişinden dolayı senin için endişe ediyorum. Senden sonra bu görev kimindir?'

Gülerek yüzünü bana çevirdi ve şöyle dedi: 'Bu seneki ayrılık senin zannettiğin gibi sonuçlanmayacaktır.'

Daha sonra ikinci kez Medine'den çıkarılıp Halife Mu'tasım'ın yanına götürülünce dedim ki: 'Sana fedâ olayım, senden sonra imamet görevi kimindir?' dedim.

Sakalları ıslanıncaya kadar ağladı, sonra bana döndü ve şöyle dedi: 'Bu seferki gidişimde başıma bir şeyin gelmesinden korkulur. Benden sonra imamet görevi oğlum Ali'nindir.'" 

Muhammed b. Hüseyin el-Vasıtî, Ebû Ca'fer'in (a.s.) azadlısı Ahmed b. Ebû Hâlid'den Ebû Ca'fer'in, kendisini aşağıdaki yazılı vasiyete şahit tuttuğunu duyduğunu şöyle rivayet etmiştir:

"Ebû Ca'fer'in (a.s.) azadlısı Ahmed b. Ebû Hâlid şahitlik etti ki: Ebû Ca'fer Muhammed b. Ali b. Mûsâ b. Ca'fer b. Muhammed b. Ali b. Hüseyin b. Ali b. Ebû Tâlib (hepsine selâm olsun) beni şahit tuttu ki, kendisinin ve kız kardeşlerinin işlerinin yönetimini, yürütülmesini oğlu Ali'ye vasiyet ediyor.

Buluğ çağına erinceye kadar Mûsâ'nın (Maksadı, Muberka lakabıyla bilinen ve Kum kentinde defnolunan oğludur) işlerini de ona vasiyet ediyor. Abdullah b. Musâvir'i de terekesinin, mallarının, nafakalarının ve hizmetçilerinin başına memur ediyor.

Ali b. Muhammed buluğ çağına erinceye kadar bunların yönetimi onun elindedir. Ali buluğ çağına erince, Abdullah b. Musâvir bunların tümünü ona geri verecektir.

Artık kendisi işlerini, kız kardeşlerinin işlerini yönetir. Mûsâ'nın velâyeti de ona geçer. O da o ikisinin (babasının ve İbn Musâvir'in) ölümünden sonra (Mûsâ'nın buluğa ermesiyle) işlerinin yürütmesini kendisine devreder ama sadaka olarak verdiği sadakalar konusunda babalarının emrine bağlı olmak şartıyla.

Bu vasiyet yazıldığında, tarih 220 senesinin Zilhicce ayının üçüne tekabül eden pazar gününü gösteriyordu.

Ahmed b. Ebû Hâlid şahitliğini kendi el yazısıyla yazdı. Hasan b. Muhammed b. Abdullah b. Hasan b. Ali b. Hüseyin b. Ali b. Ebû Tâlib (hepsine selâm olsun), yani el-Cevvanî de şahitliğini Ahmed b. Ebû Hâlid gibi mektubun baş tarafına yazdı. O da şahitliğini kendi el yazısıyla yazdı. Yine hizmetçi Nasr da şahitlik etti ve kendi eliyle şahitliğini yazdı." 

Tabersî, bu üç nassı/açıklamayı ve rivâyeti naklettikten sonra şu değerlendirmeyi yapar:
"Bu konuyla ilgili birçok rivâyet vardır. Bütün Ehl-i Beyt takipçileri topluluğun onun imamlığının üzerinde ittifak etmiş olması, ayrıca onun dışında kimsenin imamlık iddiasında bulunmamış olması, başka rivâyetleri aktarmaya gerek bırakmayacak kadar başlı başına açık bir delildir.

Diğer taraftan Ehl-i Beyt İmamları'nın yaşadığı dönemlerin özellikleri olan düşmanlarından korkmaları ve takiyye ile onlardan korunmaya çalışmaları, taraftarlarını kendilerinden sonraki İmamları gösteren açıklamalarını (nasslarını) öğrenmeye çalışmaya ve bundan, işaret ettiğimiz gibi çıkarsamada bulunmaya zorlamıştır.

Öyle ki Ehl-i Beyt dostlarının bu hususa ilişkin üç tane güçlü delili vardı: İmameti gerekli kılan aklî deliller, rivâyetler gereği İmamların İmam Hüseyin'in (a.s.) soyundan olması ve bâtıl yollara sahip kimselerin görüşlerinin bâtıllığı... Başarı Allah'tandır." (Prof. Dr. Haydar Baş İmam Muhammed Taki eserinden)
'Gazze enkaz haline geldi'
BM acı gerçeği duyurdu
Katliama devam açıklaması!
İsrail'den ABD'ye kalıcı ateşkes cevabı
Siyasette deprem
İşte Türkiye'nin en güçlü partisi
'Arayı uzatmadan...'
Erdoğan, Özel ile ne zaman görüşeceğini açıkladı
Milletlerarası anlaşmalar Resmi Gazete'de yayımlandı
İnşaat, eğitim, kültür, sağlık...
2023'te süt ve süt ürünü ihracatı çakıldı
İhracat %36, parasal değeri %42 azaldı
Üreticiden tüketiciye en fazla fiyat farkı kuru incirde
Fiyatta yüzde 293.9'luk fark
Seçim sandığı kırılarak oy pusulaları parçalanmıştı
2 ay sonra yeniden sandık başına gidiyorlar
Türkiye'nin ilk "second gentleman"ı olarak tarihe geçti
Özer Uçuran Çiller hayatını kaybetti
İmam Hadi’nin şehit edilmesi
“Bizden olup da öldürülmeyen veya zehirlenmeyen kimse yoktur'
Müdahale için biber gazı sıkan polisi de kovdu
'Pilavın tavuğu az olmuş' kavgası
Valilikten kokuyla ilgili açıklama
Koku mahalleliyi sokağa döktü
Seçil Erzan davasında çember daralıyor
Fatih Terim hazır edilecek
Onlar başardı, ya biz?
Avrupa düşürdü, Türkiye hoplattı
Avrupa'da bile daha ucuz
Bu fiyatlara akıllı turist bile almaz
'Gazze enkaz haline geldi'
BM acı gerçeği duyurdu
Katliama devam açıklaması!
İsrail'den ABD'ye kalıcı ateşkes cevabı
Siyasette deprem
İşte Türkiye'nin en güçlü partisi
'Arayı uzatmadan...'
Erdoğan, Özel ile ne zaman görüşeceğini açıkladı
Milletlerarası anlaşmalar Resmi Gazete'de yayımlandı
İnşaat, eğitim, kültür, sağlık...
2023'te süt ve süt ürünü ihracatı çakıldı
İhracat %36, parasal değeri %42 azaldı
Üreticiden tüketiciye en fazla fiyat farkı kuru incirde
Fiyatta yüzde 293.9'luk fark
Seçim sandığı kırılarak oy pusulaları parçalanmıştı
2 ay sonra yeniden sandık başına gidiyorlar
Türkiye'nin ilk "second gentleman"ı olarak tarihe geçti
Özer Uçuran Çiller hayatını kaybetti
İmam Hadi’nin şehit edilmesi
“Bizden olup da öldürülmeyen veya zehirlenmeyen kimse yoktur'
Müdahale için biber gazı sıkan polisi de kovdu
'Pilavın tavuğu az olmuş' kavgası
Valilikten kokuyla ilgili açıklama
Koku mahalleliyi sokağa döktü
Seçil Erzan davasında çember daralıyor
Fatih Terim hazır edilecek
Onlar başardı, ya biz?
Avrupa düşürdü, Türkiye hoplattı
Avrupa'da bile daha ucuz
Bu fiyatlara akıllı turist bile almaz
logo

Beşyol Mah. 502. Sok. No: 6/1
Küçükçekmece / İstanbul

Telefon: (212) 624 09 99
E-posta: internet@yenimesaj.com.tr gundogdu@yenimesaj.com.tr


WhatsApp iletişim: (542) 289 52 85


Tüm hakları Yeni Mesaj adına saklıdır: ©1996-2024

Yazılı izin alınmaksızın site içeriğinin fiziki veya elektronik ortamda kopyalanması, çoğaltılması, dağıtılması veya yeniden yayınlanması aksi belirtilmediği sürece yasal yükümlülük altına sokabilir. Daha fazla bilgi almak için telefon veya eposta ile irtibata geçilebilir. Yeni Mesaj Gazetesi'nde yer alan köşe yazıları sebebi ile ortaya çıkabilecek herhangi bir hukuksal, ekonomik, etik sorumluluk ilgili köşe yazarına ait olup Yeni Mesaj Gazetesi herhangi bir yükümlülük kabul etmez. Sözleşmesiz yazar, muhabir ve temsilcilere telif ödemesi yapılmaz.