Denizaltından yolların, dağların içinden tünellerin, kilometrelerce uzunluktaki köprülerin sıradanlaştığı bu yüz yılda ülkemizde yine yol yaptık, köprü yaptık, havalimanı yaptık, tünel açtık söylemleri devam ediyor.
İşte bu yüzden, 'yaptıklarınızı, satabilir misiniz' diye soruyorum. Bu sorunun cevabı neyin, kim tarafından, nasıl yapıldığının da cevabıdır.
Örnek vereyim! İletişim, haberleşme bir devletin stratejik kurumudur.
PTT'miz vardı. T'yi ayırdılar. Türk Telekom oldu. Türk Telekom'u da sattılar. Satabilirler miydi? Evet. Neden? Devletin malıydı.
ETİ Holding devletin malıydı. Sattılar.
PETKİM, devletin malıydı. Sattılar.
TÜPRAŞ, devletin malıydı. Sattılar.
SEKA, devletin malıydı. Sattılar.
Hülasa devletin malı olan 268 kuruluştaki kamu payını sıfırladılar yani sattılar. (Satılan topraklar hariç)
Şimdi sahifeyi çevirelim
Örneğin! AKP, 'biz yaptık' dediği Osmangazi Köprüsü'nü, bugün istese satabilir mi? Satamaz.
İstanbul'daki 3. Köprüyü satabilir mi? Satamaz.
İstanbul-İzmir otoyolunu satabilir mi? Satamaz.
Avrasya Tünelini satabilir mi? Satamaz.
İstanbul Havalimanını satabilirler mi? Satamaz.
Birçok ile de havalimanları yapıldı. Satabilirler mi? Satamazlar.
Şehir hastanelerini satabilirler mi? Satamazlar.
Yusufeli barajı başta olmak üzere yapılan barajları satabilirler mi? Satamazlar.
Hülasa 18 yılda 242 devasa projeyi yaptık, dediler. Yapıldıkları doğru. Bir kez daha sorayım; Yaptık, dediklerinizi satabilir misiniz?
Hayır. Çünkü şu anda bunların sahibi devlet değil.
Hiç müzayedeye katıldınız veya izlediniz mi? Ben haber ve filmlerde izledim.
Bir şirket organizatörlük yapıyor. Kişi, kendi malını, ürününü veya eserini o şirkete getiriyor. Şirkette katılımcılara bir alt fiyat belirtiyor ve açık arttırma başlıyor. En çok rakamı veren o ürün veya eserin sahibi oluyor.
Aracı şirket sattığı ürün veya eser üzerinden pay alıyor. Peki, o şirket, 'sattığım ürün bana aittir, ben yaptım' diyebilir mi?
Yap-işlet-devret modeli de bu müzayedenin siyasetteki adı.
Meşhur tarifle; tarla bizim, ekin bizim, tohum bizim, un bizim, su bizim, fırın bizim. Ama Hükümet ekmeği başkasına pişirtiyor. Üstelik bize de para ile sattırıyor. Bunun adı hizmet mi?
Diğer yanda devasa hizmet dedikleri projelerin maliyetleri, ihaleleri hep tartışma konusu oldu, olacakta. Atıyorum! x ülkede bir havalimanı 5 kuruşa yapılıyor. Onun üçte biri büyüklükteki havalimanı benim ülkemde 25 kuruşa yaptırılıyor. Üstelik bir de alkışlanıyor.
Bakın! 'Biz yaptık' dedikleri Osmangazi Köprüsü'ne ödenen devlet garantisi ile iki tane aynı köprüden yapılabilirdi.
Hepsi öyle. Hükümetin, yap-işlet-devret modeliyle yaptırdığı ve kendisine mal ettiği bir proje söyleyin ki, hazineden garanti almamış, milletin sırtından kar etmemiş olsun.
İşte şehir hastaneleri itirafı. Şimdi Çanakkale Köprüsü gündemde. 45 bin araç garantisi açıklandı. Ücretlerde Euro cinsinden. O kadar araç geçmeyeceğine göre pamuk eller cebe!
Yap-işlet-kâr et yalanı-talanı
Bakkaldan ekmek alan çocuk bile bu hesabı yapar.
Hangi hesabı mı?
Takvim gazetesi 23 Ocak 2020 tarihli manşetinden örnek vereyim; Manşet aynen şöyleydi:
"Dev projeler hayata geçti, 63 milyar dolar kasada kaldı! Yap-İşlet-Kâr et"
Detaylar ise şöyle: "Türkiye son yıllarda yaptığı ve planladığı mega projelerle büyük atılımlar gerçekleştirdi. Özellikle son zamanlarda Kanal İstanbul projesiyle gündemde olan "yap-işlet-devret" modeli ile 242 dev proje hayata geçirildi. Kamu-Özel sektör iş birliği ile yapılan ve Türkiye'ye çağ atlatan projelerin yatırım bedeli olan 63.8 milyar dolar bu modelle devletin kasasında kaldı."
268 devasa kurumu, maden yataklarını, işletmeleri, fabrikaları, limanları vs. 70 milyar dolara sat. Sonra 242 devasa projeyi yaptırdık, kasamızda da 64 milyar dolar kaldı, de.
Ya hu! En basitinden aradaki 6 milyar dolar kimin cebinde? Onu yazın bari!
- Kıbrıs’a NATO kılıfı / 29.11.2024
- Jennifer Lopez, Sudeysi, Kabe ve Erdoğan / 28.11.2024
- AKP ve MHP, Türkiye’nin gerçek düşmanını perdeliyor / 27.11.2024
- Tam bağımsız Türkiye için vakit tamam, söz konusu vatandır / 25.11.2024
- Sinirde Avrupa’da birinci dünyada ikinci olmuşuz / 24.11.2024
- Tarımı bitirdiler… Şahidim Sayın Erdoğan’dır / 23.11.2024
- Ümmü'l-Benin gibi Ehl-i Beyt’i sevmek / 22.11.2024
- Mevzu kılıç kaldırmak değil, Atatürk / 21.11.2024
- AKP, Türkiye’de fakirliği bitiren partidir! / 20.11.2024