Ortada kriz olmadığını savunan AKP hükümeti, geri adım atarak ek tedbirleri devreye soktu... Enflasyon hedefinde sapma olabileceğini itiraf eden Babacan'dan sonra, Maliye Bakanı Unakıtan da mali önlemler paketini açıkladı Çin malları tüm dünyada olduğu gibi Türk pazarında da geniş ölçüde yer bulurken, bu ülkeden ithal edilen mallarda yok yok. Çin, ucuz işgücü avantajını kullanarak diğer ülkelere olduğu gibi,Türkiye'ye de bilgi işlem makinasından telefona, kameradan motosiklete, oyuncaktan tekstil ürünlerine, ayakkabıdan vantilatöre kadar yüzlerce çeşit mal satıyor. Türkiye geçen yıl Çin'den 6,8 milyar dolarlık ithalat gerçekleştirirken, bu ülkeye ihracat ise 549,7 milyon dolar düzeyinde kaldı. Ocak-Nisan döneminde ise Çin'den ithalat 2,8 milyar dolar, ihracatise 170,3 milyon dolar oldu. Geçen yıl Çin'den 758,8 milyon dolarlık otomatik bilgi işlem makinesi ve ünitesi ithalatı yapılırken, 212 milyon dolarlık radyo telefon, radyo, televizyon vericileri, televizyon kamerası ve 186 milyon dolarlık deri, kösele seyahat çantası ithalatı yapıldı. Bu yılın 4 ayında da 341,7 milyon dolarlık otomatik bilgi işlem makinesi ve ünitesi, 94,8 milyon dolarlık radyo telefon, radyo, televizyon vericileri, televizyon kamerası ve 89,1 milyon dolarlık da motosiklet, mopet, motorlu bisiklet ve sepetleri ithalatı gerçekleştirildi. Bu arada, Çin'in dünyaya yaptığı ihracat 660 milyar dolar olarak gerçekleşirken, bu rakamın 2010 yılında 1 trilyon dolara ulaşması bekleniyor. İthalatta en fazla korunma önlemi, Çin'eİthalatta en fazla korunma önlemi Çin'e uygulanırken, bu ülkeye uygulanan önlemler arasında dampinge karşı vergi ve kota uygulamaları bulunuyor. 2005 yılının sonuna dek çeşitli ülkeler de Çin'in ihracatına yönelik 561 anti-damping davası açtı ve bu sayı tüm dünyadaki anti-damping olaylarının yüzde 16'sını oluşturuyor. Dış Ekonomik İlişkiler Kurulu (DEİK) Türk-Çin İş Konsey Başkanı Yavuz Onay da Türkiye ve Çin arasındaki ekonomik ilişkilerin henüz istenilen düzeyde olmadığını belirterek, iki ülke ekonomik ilişkilerinde dış ticaret açığının Türkiye aleyhine olduğunu ancak bu ülkeden yapılan ithalatın büyük bölümünün ihracatta kullanılan hammaddelerin oluşturduğunu söyledi. Onay, "Çin'den ithalat yapmazsak, ihracat da yapamayız. İthalat eleştirileri yapanların bunları da göz önünde bulundurması gerekiyor. Onun için Türkiye ile Çin arasında bir ithalat dengesizliği var gibi gözükse de ihracat için gerekli hammaddenin ithalatının yapıldığı da gözden kaçırılmamalı" diye konuştu. Çin'de iş imkanlarıÇin de iş imkanları konusunda da Onay, Çin'de şu anda 150 Türk firmasının bulunduğunu, bu firmalardan 50-60'ının üretim yaptığını, geri kalan firmaların bir kısmının büro olduğunu ve iş takibi yaptığını, diğer kısmını ise dış ticaret firmalarının oluşturduğunu söyledi. Yıl sonunda bu rakamın 300'e ulaşacağını bildiren Onay, Türk firmalarının Çin'deki yatırımlarının, Çinlilerin Türkiye'den yaptığı yatırımdan daha fazla olduğunu vurguladı. Onay, Türk firmalarının Çin'deki yatırımlarının sevindirici olduğunu da belirterek, Türk firmalarının da artık tüm dünya ülkelerinin yaptığı gibi Çin'i fabrika olarak kullandığını söyledi. Türk-Çin İş Konseyi olarak, Türk firmalarının biraz daha aktif, biraz daha üretici olmasını beklediklerini kaydeden Onay, ithalattan ziyade ihracata yönelik çalışma yapılması gerektiğini belirtti. Onay, konsey olarak, teşvik edici, bilgilendirici konumunda bulunduklarını da anlatırken, Türkiye'ye katma değer katacak ithalata sıcak baktıklarını sözlerine ekledi.
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.