Önce insansızlaştıran şimdi de firmasızlaştırılan bir ekonomi!
Çetin Ünsalan, “Önce insansızlaştıran şimdi de firmasızlaştırılan bir ekonomiyle karşı karşıyayız. Biz rakamı tutturalım gerisi önemli değil yaklaşımı var” dedi.
16.11.2024 11:48:00
Bülent Tapıcı
Bülent Tapıcı
Ekonomi yazarı Çetin Ünsalan iktidar ile sokak arasındaki bağın koptuğunu söyledi. TÜİK'in arada katalizör görevi yaptığını ifade eden Ünsalan, "Ekonomi yönetimi emeklilere verdikleri maaşın bir harçlık seviyesine geldiğinin farkında değil" dedi.
Çetin Ünsalan şunları söyledi;
"Ekonomi yönetimi emeklilere verdikleri maaşın bir harçlık seviyesine geldiğinin farkında değil. Bütün bunların gölgesinde sokakla Ankara arasında TÜİK bir katalizör görevi görüyor. Bu üçgen arasında çok acayip şeyler yaşanıyor.
Tasarruf yaptığımız bütçenin sen sonunda tırnak içinde 2 trilyon lira açık vermesi bekleniyor, 12 aylık açığın 2 trilyonu bulması bekleniyor.
Eş zamanlı olarak Hazine ve Maliye Bakanı Plan Bütçe Komisyonunda konuşuyor, 'Bütün fiyatlamaları biz hedeflenen enflasyon üzerinden yapacağız' diyor. Tamam bu bundaysa sıkıntı yok ama başka bir sıkıntı var; ne yazık ki gelirler kısmında hedeflenen enflasyon ki onun da neye göre hedeflendiği belli değil.
Gerçekçi bulunmayan bir matematikle bir rakam belirleniyor ve onun üzerinden insanların gelirlerine artış yapılmak isteniyor fakat daha sene başı dönmeden yeniden değerleme oranları bunun çok üzerinde geliyor. Bunları alt alta koyduğumuzda aslında yani zaten biriktirerek geldiği bir sorunlu fotoğraf içerisinde vatandaşın 2025 yılını da tıpkı 2024 yılı gibi zor geçireceğini görüyoruz.
Öyle enteresan bir hale geldi ki mesele Mehmet Şimşek bir rakam tutkusu içerisinde. Önce insansızlaştıran şimdi de firmasızlaştırılan bir ekonomiyle karşı karşıyayız. Biz rakamı tutturalım gerisi önemli değil yaklaşımı var."
Çetin Ünsalan şunları söyledi;
"Ekonomi yönetimi emeklilere verdikleri maaşın bir harçlık seviyesine geldiğinin farkında değil. Bütün bunların gölgesinde sokakla Ankara arasında TÜİK bir katalizör görevi görüyor. Bu üçgen arasında çok acayip şeyler yaşanıyor.
Tasarruf yaptığımız bütçenin sen sonunda tırnak içinde 2 trilyon lira açık vermesi bekleniyor, 12 aylık açığın 2 trilyonu bulması bekleniyor.
Eş zamanlı olarak Hazine ve Maliye Bakanı Plan Bütçe Komisyonunda konuşuyor, 'Bütün fiyatlamaları biz hedeflenen enflasyon üzerinden yapacağız' diyor. Tamam bu bundaysa sıkıntı yok ama başka bir sıkıntı var; ne yazık ki gelirler kısmında hedeflenen enflasyon ki onun da neye göre hedeflendiği belli değil.
Gerçekçi bulunmayan bir matematikle bir rakam belirleniyor ve onun üzerinden insanların gelirlerine artış yapılmak isteniyor fakat daha sene başı dönmeden yeniden değerleme oranları bunun çok üzerinde geliyor. Bunları alt alta koyduğumuzda aslında yani zaten biriktirerek geldiği bir sorunlu fotoğraf içerisinde vatandaşın 2025 yılını da tıpkı 2024 yılı gibi zor geçireceğini görüyoruz.
Öyle enteresan bir hale geldi ki mesele Mehmet Şimşek bir rakam tutkusu içerisinde. Önce insansızlaştıran şimdi de firmasızlaştırılan bir ekonomiyle karşı karşıyayız. Biz rakamı tutturalım gerisi önemli değil yaklaşımı var."
