Öldüğünüz an sizin için ne desinler?
Bir yarışma programında üç yakın arkadaşa şu soru soruldu:
"Hayatınızı kaybettiğiniz an, çevrenizdekilerin sözlerini duyacak olsaydınız, hakkınızda onların ne demelerini isterdiniz?"
Üç arkadaşın doktor olanı, mesleğindeki başarısını duymak istediğini söyledi:
"Benim için 'O çok bilgili ve çok yetenekli bir doktordu' dediklerini duymak isterdim."
Soruyu yanıtlayan ikinci kişi, mühendisti:
"Öldüğüm an ben de çevremdekilerin benim hakkımda 'O hem çok büyük bir mühendisti, hem de çok iyi bir insandı' dediklerini duymak isterdim" dedi.
Arkadaşların üçüncüsü, aynı soruyu şöyle yanıtladı:
"Çevremdekilerin bana bakıp, 'Hareket ediyor, soluk alıyor'dediklerini duymak isterdim."?
Ehliyetim var ama...
İki genç bir gölün kenarında balık tutuyorlardı. Aniden çalıların arkasından bir korucu çıkıverdi. Gençlerden biri oltayi fırlatıp tabana kuvvet kaçmaya başladı. Korucu da peşinden koştu. Yarım mil kadar sonra korucu genci yakalamayı başardı. İkisi de soluk soluğa kalmışlardı. "Avlanma ehliyetini görelim bakalım" dedi korucu. Genç, cüzdanından avlanma ehliyetini çıkartıp gösterdi. "E be oğlum" dedi korucu, "Madem ehliyetin vardı neden benden kaçtın?" Genç soluk soluğa yanıtladı:
"Benim ehliyetim var da efendim, arkada kalan arkadaşımın yoktu..."?
Bir yarışma programında üç yakın arkadaşa şu soru soruldu:
"Hayatınızı kaybettiğiniz an, çevrenizdekilerin sözlerini duyacak olsaydınız, hakkınızda onların ne demelerini isterdiniz?"
Üç arkadaşın doktor olanı, mesleğindeki başarısını duymak istediğini söyledi:
"Benim için 'O çok bilgili ve çok yetenekli bir doktordu' dediklerini duymak isterdim."
Soruyu yanıtlayan ikinci kişi, mühendisti:
"Öldüğüm an ben de çevremdekilerin benim hakkımda 'O hem çok büyük bir mühendisti, hem de çok iyi bir insandı' dediklerini duymak isterdim" dedi.
Arkadaşların üçüncüsü, aynı soruyu şöyle yanıtladı:
"Çevremdekilerin bana bakıp, 'Hareket ediyor, soluk alıyor'dediklerini duymak isterdim."?
Ehliyetim var ama...
İki genç bir gölün kenarında balık tutuyorlardı. Aniden çalıların arkasından bir korucu çıkıverdi. Gençlerden biri oltayi fırlatıp tabana kuvvet kaçmaya başladı. Korucu da peşinden koştu. Yarım mil kadar sonra korucu genci yakalamayı başardı. İkisi de soluk soluğa kalmışlardı. "Avlanma ehliyetini görelim bakalım" dedi korucu. Genç, cüzdanından avlanma ehliyetini çıkartıp gösterdi. "E be oğlum" dedi korucu, "Madem ehliyetin vardı neden benden kaçtın?" Genç soluk soluğa yanıtladı:
"Benim ehliyetim var da efendim, arkada kalan arkadaşımın yoktu..."?