Mizah yarışmalarına bir numaralı aday

Erzurum'da bayram süresince karın, buzun ve ayazın izin verdiği ölçüde bazı ziyaretler için dolaşırken sayın Başbakan'ın bayram mesajını içeren o meşhur bilbordlardaki fotoğrafını uzun uzun seyredip ya tebessüm ederek ya da kendi kendine söylenerek ayrılanlara çok rastladım. Bilindiği gibi Türk bayrağını seyreden bir Erdoğan fotoğrafı, "kurban olam ayına yıldızına" cümlesi ve bayramınız kutlu olsun mesajı yer alıyordu söz konusu tabloda.Caddede, camide ara-sıra karşılaşıp selamlaştığımız bir hacı amca, bu fotoğrafı incelemiş kendi kendine söylenerek dönerken karşılaştık. "Hacı abi, hayırdır, canını sıkan bir şey mi oldu?" şeklindeki cümlemi bitirmeden "şu komikliğe, şu münasebetsizliğe bir bakar mısın?" deyip on dakikada her şeyi kendi rengine boyayan kar yağışına aldırmadan ayaküstü mini bir seminer verdi. Sonuna doğru dinleyenler hayli artmıştı. Hacının hararetli konuşmasına hemen hemen bütün organları eşlik ediyordu, öyle ki, başından fırlayıp kara saplanan kalpağını bir-iki defa ben kaldırdım:"Kurban olmak eğer bu ise, bunca yaşı boşuna yaşamışım ben. Bayrak bir devletin bağımsızlığının en önemli sembollerinden biridir. Bizim ay yıldızlı bayrağımızın anlamı ve önemi ise daha bambaşkadır. Bizim bayrağımızdaki ay yıldız kelime-i tevhidin şekille ifadesidir. Hilal, Vahid ve Kahhar olan Allah'ı temsil eder yıldız ise, son Peygamber Hz. Muhammed Mustafa'yı temsil eder.Şimdi böyle bir bayrağın ayına yıldızına kurban olduğunu iddia edenler bir bakar mısınız? Muvahhidlerin yurdu olan bu güzelim Anadolu coğrafyasında dört yılda kırk bin kilisenin açılmasına zemin hazırlamışlar, on milyonlarca İncil'in dağıtılmasına zemin hazırlamışlar, on binlerce Ayşe'nin, Fatma'nın, Hasanın Hüseyinin boyunlarına haç takılmasına zemin hazırlamışlar. Bunlarla da yetinmemiş nüfus cüzdanlarından din hanesini silmişler.Bayrağın ayına yıldızına kurban olduğunu iddia edenlere bir bakar mısınız sayın hemşehrilerim? On iki yıldızlı AB bayrağını getirmiş bayrağımızın yanına iliştirmişler. Ayına yıldızına kurban olmak bu mudur? Üzerinde ay yıldızlı bayrağımızın dalgalandığı vatan topraklarını dönüm dönüm, parsel parsel gavur parasına gavurlara satmışlar ve satmaya devam ediyorlar. Benim dedemin biri Çanakkale cephesinde şehit oldu, diğeri  Allahuekber dağlarında dondu kaldı. Ecdadımız canlarını ve kanlarını sebil ederek müdafaa ettikleri, vatan kıldıkları toprakları ezeli düşmanlarımıza satmakla ayına yıldızına kurban olmak hiçbir birine yakışıyor mu? Bunlar Nasreddin Hoca rahmetlinin gülünç fıkralarını da solladılar. Ay yıldızın bayrağın gölgesinde yaşamaya çalışan şerefli Türk milletini haçlı tefecilerin kucağına atmakla, kucağına itmekle bu söz bir arada hiç yakışıyor mu? Bu milletin o zor zamanlarda, o dar zamanlarda dişinden tırnağından artırarak kurduğu altın yumurtlayan tavuk durumundaki müesseseleri haraç-mezat satmak, en mahrem telefon görüşmelerimize dahi elin gavurunu ortak etmek ondan sonra da "kurban olam ayına yıldızına" demek nasıl bir şeydir? Ben tarif edemiyorum. Bilen varsa lütfen söylesin."Eğer en yakınımızdaki Lala Paşa Camii'nden ezan sesi yükselmeseydi, her birimiz birer kardan adam oluncaya kadar hararetli hacı bizi orada tutacaktı. Ama söyledikleri gerçekten dikkat çekici, tüyler ürpertici ve uykuları kaçırıcı hakikatler.Benim de bir önerim var; bu fotoğraf, bu mesaj mizah yarışmalarına sokulmalıdır, iyi bir derece alacağından eminim.