Herkese helal rızık takdir edilmiştir

Mufazzal b. Ömer şöyle diyor: "Dünyanın bazı şeylerinden ahiret yolunda yardım alınız. Zira İmam Sâdık'ın (a.s) şöyle buyurduğunu duydum: Dünyanın bazı şeylerinden ahiret yolunda yardım alın ve insanlara yük olmayın." (Bihar, 78/381/1).

Resûlullah (s.a.a) şöyle buyurmuştur: "Ailesinin geçimini temin etmeyen kimse mel'undur, mel'undur!" (a.g.e. 103/13/62).

İmam Sâdık (a.s) şöyle buyurmuştur: "İnsanın, ailesini başsız bırakıp zayi etmesi kendisine günah olarak yeter." (a.g.e. h. 61).

İmam Ali (a.s), oğlu Hasan'a (a.s) yaptığı vasiyetinde şöyle buyurmuştur: "Eğer güç yetirebilirsen, Allah ile aranda bir velinimetin olmamasını sağla. Çünkü sen, kısmetine ulaşacak, payını alacaksın. Hepsi de Allah katında olmakla beraber, Allah'tan gelen az şey halktan gelen çok şeyden daha büyük ve daha yücedir." (Nehc'ul-Belağa, 31. Mektup).

Al-i Sam'ın kölesi Abdula'la şöyle diyor:

Çok sıcak bir yaz günü Medine yollarının birinde İmam Sâdık (a.s) ile karşılaştım ve şöyle arz ettim: "Fedan olayım, Allah nezdindeki makamına ve Allah Resûlü (s.a.a) ile olan yakınlığına rağmen böyle bir günde kendini neden zahmete atıyorsun?"

Şöyle buyurdu: "Rızkımı elde etmek için dışarı çıktım ki senin gibilerden müstağni olayım." (Kafi, 5/74/3).

İmam Bâkır (a.s) şöyle buyurmuştur: "Allah herkes için helal rızık takdir etmiştir ki afiyet içinde ona ulaşır. Öte yandan kendisine haram rızık da sunmuştur. Eğer insan rızkını haram yoldan elde ederse, buna karşılık kendisi için takdir ettiği helal rızkı Allah ondan geri alır. Bu iki rızkın dışında Allah nezdinde başka rızıklar da vardır." (el-Bihar, 5/147/6).

Ali (a.s) mescide girdi ve birine şöyle buyurdu: "Bu bineğime sahip çık." Ama o şahıs bineğin gemini çıkararak götürdü. Ali (a.s) namazı kıldıktan sonra o şahsa mükâfat olarak vermek için iki dirhemi elinde tuttuğu bir halde mescitten dışarı çıktı. Ama bineğin salıverildiğini gördü. O iki dirhemi kölelerinden birine, bineğine gem alması için verdi. Köle, pazara gitti ve orada çalınan gem'i bir adamın iki dirheme aldığını gördü. Onu tekrar iki dirheme aldı ve efendisinin yanına geri döndü. Ali (a.s) şöyle buyurdu: Kul sabırsızlık sebebiyle kendini helal rızıktan mahrum kılmaktadır, oysa kendisi için takdir edilen rızıktan fazlasını elde edemez." (Şerh-i Nehc'ul-Belağa-i İbn-i Ebi'l-Hadid, 3/160).

Resûlullah (s.a.a) şöyle buyurmuştur: "Helalden utanan her kulu Allah harama mübtela kılar." (Kenz'ul-Ummal, 9212).

Mirac hadisinde şöyle yer almıştır:

"Karşılarında temiz etten bir sofra ve kirli etten bir sofrada bulunan kimselerin karşısından geçtim. Onlar kirli etten yiyor, temiz ete karışmıyorlardı. 'Ey Cebrail! Bunlar kimlerdir?' diye sorunca, 'Bunlar helal rızkı bırakıp haram yiyenlerdir' buyurdu." (el-Bihar, 75/172/9). (Muhammed Muhammedî Reyşehrî, Mizanu'l-Hikmet).

OKAN EGESEL