Genç Genel Başkan Sayın Hüseyin Baş yapmış olduğu çıkışlarla gündemin baş noktasına oturmaya devam ediyor.
Ankara il kongresi konuşmasında ekonomik gidişat hakkında şu özet bilgileri paylaşmıştı: "500 lira ve 1.000 lira banknotları basmak zorundalar artık. Çünkü paranın alım gücü bitti. Türk lirasına bu kadar büyük bir suikast, Türk tarihinin hiçbir döneminde yapılmadı. Son araştırmalarım neticesinde geldiğim kanaat, yılbaşından sonra 500 lira, 1.000 lira banknotlar da geliyor. 'Başkan demişti' dersiniz. Bunların başka yapacağı da hiçbir şey yok. Bunlar cimri; vermez, veremez. Öyle bir dünyaları yok. Bizim derdimiz size vermek. Vatandaş güçlensin. 'İtibardan tasarruf olmaz' diyorlar. Neydi itibar? İtibar, vatandaşın alım gücüydü. Vatandaşın, yurt dışına gittiğinde diğer ülke milletlerine kendi alım güçlerini gösterebilme gücüydü. Evet, itibardan tasarruf olmaz ama itibar saraylarla olmaz. İtibar, buradaki vatandaşla olur."
Evet sevgili okurlar, ülkenin gelmiş ve getirilmiş olduğu son nokta çok korkutucu boyutlardadır. Her alanda tam bir iş bilmezlik, kokuşmuşluk, ve adaletsizlik dip yapmış olmalı ki, zenginler kulübü TÜSİAD da bu gidişe bir nokta koyma gereği hissetmiş…
AKP'nin 2002'de iktidara gelmesinde bizzat rol oynayan TÜSİAD da AKP'ye bayrak açmış durumda… TÜSİAD'ın bu çıkışında hiç kuşkusuz sıkıntının artık kendi kapılarına kadar dayanmasının da etkisi var.
TÜSİAD Yüksek İstişare Konseyi (YİK) Başkanı Tuncay Özilhan, dünyanın ve Türkiye'nin karşılaştığı risk ve tehditlere işaret ederek şöyle konuşuyor: "Cari açık ve bütçe açığına beceri açığı, bilgi açığı, liyakatlı kadro açığı ve yönetişim açığı da ekleniyor. Düşen sadece TL'nin değeri değil, su rezervlerimiz, birbirimize güvenimiz, ihracatımızda yüksek teknolojili ürünlerin payı, mutluluk ve huzurumuz da geriliyor. Sadece makroekonomik dengesizlikleri değil, bölgesel kalkınma farklılıklarını ve gelir dağılımı bozukluklarını da gidermek istiyoruz."
Başta merhum ebedi Genel Başkan Haydar Baş Bey olmak üzere tüm Bağımsız Türkiye kadroları çözüm ve çareyi her zaman ve her zeminde anlattılar ve anlatmaya da devam ediyorlar.
Ülkenin çözülmeyecek hiçbir problemi yoktur ve olamaz da… Ekonomik çözümü Sayın Hüseyin Baş Bey yalın ve sade bir ifade ile tekrar ortay koydular: "Artvin'de yarım kalan baraj örneğinde ortaya koyduğu çözüm hepimizin malumudur. Artvin'de Çoruh Nehri üzerinde baraj inşaatları yapılıyor. Prof. Dr. Haydar Baş Bey buraya yaptığı ziyarette baraj inşaatlarının durduğunu görüyor ve soruyor: Bu inşaatlar niçin durdu? İşçilerden biri atılarak, Hocam, Japonya'dan kredi gelmedi de ondan… Prof. Dr. Haydar Baş: Peki burada kullanılan demir, çakıl, çimento, kereste Japonya'dan mı geliyor ki inşaat durdu. İşçi: Yok Hocam, bu malzemeler buradan karşılandı. Prof. Dr. Haydar Baş: Yanlışınız var herhalde, burada çalışan işçiler ve burayı yapan firma Japon olacak ki Japon hükümeti paralarını göndermedi onlar da inşaat çalışmalarını durdurmuş oldular. İşçi arkadaşlar şaşkınlıkla: Hayır Hocam, burada çalışan işçiler, mühendisler ve burayı yapan firma da Türk firması' şeklinde cevap verdiğinde; o zaman Prof. Dr. Haydar Baş Bey milletin kafasına kazınması gerekli olan şu soruyu soruyor: Madem burayı yapan firma Türk firması, burada çalışan işçiler Türk işçileri, burada kullanılan malzemeler bu ülkede üretilen malzemeler, o zaman biz niye Japonya'dan borç para alıyoruz?.."
Prof. Dr. Haydar Baş Bey'in paraya getirdiği yeni tanımla ezberler bozulmuş ve dünyada bir çığır açılmıştır. Bugün ekonomide geldiğimiz noktada Prof. Dr. Haydar Baş Bey'in paraya getirdiği yeni tariften hareket edilerek piyasaların kısa sürede düzelme imkanı bulacağı aşikardır. Para emeğin ve üretimin karşılığıdır. Milli paranızı bastığınız gün her yönüyle özgürlüğünüze kavuştuğunuz ve yüzlerin güleceği gün olacaktır.
Hüseyin Başkanı seçmek ve desteklemek çözümdür, çaredir ve zenginliktir… "Prof. Dr. Haydar Baş gönlü ve Hüseyin Baş zekası" ile çözemeyeceğimiz hiçbir problem yoktur ve olamaz da…
- Hz. Hatice Annemiz ve İmam Ali / 03.12.2024
- Hz. Abdullah / 27.11.2024
- Cihat Müslümanı Atatürk / 22.11.2024
- Hz. Fatıma Ana sırrı / 18.11.2024
- Atatürk ahlak-ı Muhammedi ve edebi Ali idi / 08.11.2024
- İmam Ali’nin eli yükselmedikçe… / 21.10.2024
- ‘Sofra yay’ / 24.08.2024
- Hünkar Hacı Bektaş-ı Veli / 23.08.2024
- Ankara'nın taşına bak / 20.06.2024