Hayatın içinden
23.03.2004 00:00:00
Yüzük...
Genç adam yöresindeki bilge ve yaşlı kişilerle ilgili olumsuz sözler söylüyordu. Bir gün bilgelerden biri ona küçük bir ders vermek istedi. Genç adamı yanına çağırdı ve parmağındaki yüzüğü eline verdi. "Şimdi" dedi. "Pazara git ve bu yüzüğü 1 altına sat." Genç adam bilgenin verdiği yüzüğü satmak için pazara gitti. Ama hiç kimse yüzüğe 10 gümüşten fazla vermiyordu. Sonunda umutsuzca bilgenin yanına döndü ve olanları anlattı. Yaşlı bilge, genç adamın uzattığı yüzüğü almadı. Ona bu kez yeni bir görev verdi: "Şimdi kuyumcuya git ve bu yüzüğün değerinin ne kadar olduğunu sor." Genç adam bu kez elinde yüzükle kuyumcuya gitti. Kuyumcu genç adamın gösterdiği yüzüğü inceledikten sonra "Size bu yüzük için 1.000 altın verebilirim" dedi. Genç adam kuyumcunun verdiği rakamı duyunca şaşırdı. Hemen yaşlı bilgenin yanına giderek ona bu kez kuyumcuda olanları anlattı. Bilge genç adamı dinledikten sonra ona hiç unutamayacağı bir hayat dersi verdi: "Dünyadaki her varlığın gerçek değerini anlaman için çok çalışıp okuman, o işin uzmanı olman gerekir."
Ufak Tefek Bilgi Kırıntıları...
*Kişinin, kendi dirseğini yalaması olanaksızdır. *Çok şiddetli hapşırma, kişinin kaburgalarından birini kırabilir. *Hapşırmayı engellemeye çalışırsanız, başınızdaki ya da boynunuzdaki damarlardan biri yırtılabilir ve ölebilirsiniz. *Hapşırdığınız sırada gözlerinizi açık tutmaya çalışırsanız, gözleriniz yerlerinden fırlayabilir. *Bir saat süreyle kulaklıkla birşey dinlemek kulaktaki bakteri sayısını yüzde 700 artırır. * Çakmak kibritten önce bulunmuştur. *Ördeğin vakvaklaması yankı yaratmaz ve bunu hiç kimse açıklayamamıştır. *Parmak izleri gibi dil izleri de her insan için benzersizdir.
Hazırlayan: M.Yasin ERKOL
e-mail: yasinerkol@yahoo.com
Genç adam yöresindeki bilge ve yaşlı kişilerle ilgili olumsuz sözler söylüyordu. Bir gün bilgelerden biri ona küçük bir ders vermek istedi. Genç adamı yanına çağırdı ve parmağındaki yüzüğü eline verdi. "Şimdi" dedi. "Pazara git ve bu yüzüğü 1 altına sat." Genç adam bilgenin verdiği yüzüğü satmak için pazara gitti. Ama hiç kimse yüzüğe 10 gümüşten fazla vermiyordu. Sonunda umutsuzca bilgenin yanına döndü ve olanları anlattı. Yaşlı bilge, genç adamın uzattığı yüzüğü almadı. Ona bu kez yeni bir görev verdi: "Şimdi kuyumcuya git ve bu yüzüğün değerinin ne kadar olduğunu sor." Genç adam bu kez elinde yüzükle kuyumcuya gitti. Kuyumcu genç adamın gösterdiği yüzüğü inceledikten sonra "Size bu yüzük için 1.000 altın verebilirim" dedi. Genç adam kuyumcunun verdiği rakamı duyunca şaşırdı. Hemen yaşlı bilgenin yanına giderek ona bu kez kuyumcuda olanları anlattı. Bilge genç adamı dinledikten sonra ona hiç unutamayacağı bir hayat dersi verdi: "Dünyadaki her varlığın gerçek değerini anlaman için çok çalışıp okuman, o işin uzmanı olman gerekir."
Ufak Tefek Bilgi Kırıntıları...
*Kişinin, kendi dirseğini yalaması olanaksızdır. *Çok şiddetli hapşırma, kişinin kaburgalarından birini kırabilir. *Hapşırmayı engellemeye çalışırsanız, başınızdaki ya da boynunuzdaki damarlardan biri yırtılabilir ve ölebilirsiniz. *Hapşırdığınız sırada gözlerinizi açık tutmaya çalışırsanız, gözleriniz yerlerinden fırlayabilir. *Bir saat süreyle kulaklıkla birşey dinlemek kulaktaki bakteri sayısını yüzde 700 artırır. * Çakmak kibritten önce bulunmuştur. *Ördeğin vakvaklaması yankı yaratmaz ve bunu hiç kimse açıklayamamıştır. *Parmak izleri gibi dil izleri de her insan için benzersizdir.
Hazırlayan: M.Yasin ERKOL
e-mail: yasinerkol@yahoo.com
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.
