http://www.cocukaile.com adlı internet sitesinde yer alan bilgilere göre, çocukta aşırı hareketlilik her ortamda oluyor yer ve zaman dinlemiyorsa o zaman hiperaktiviteden şüphelenmek gerekir. Bu durumda çocuğun "dikkat dengesi"ne bakılması gerektiğini vurgulayan sitede, şunlar kaydediliyor:
Enerjileri yararlı hobilere kanalize edilmeli
Genelde aşırı hareketli çocukların durumu okula başladıkları dönemde belirgin bir şekilde farkedilir. Öğretmenden sık sık uyarı alınması ile anne baba olayın farkına daha da iyi varır. Normalde belli bir kapasitede olan bu çocuklar ders başarısızlığı ile karşımıza gelirler. Aşırı hareketlilik durumu çocuğun sıkıntı ve problemlerine bağlı da gelişebilir. Bu türlü çocuğu olan anne babaların olaya gayet sakin yaklaşarak , bu hareketliliği ve çocuğun psikososyal gelişimini iyi yönlendirmeleri gerekir. Aşırı hareketliliği yüzünden çok eleştirilen ve sosyal ortamlardan dışlanan çocuklarda , başka psikiyatrik problemlerde oluşabilir. Bu çocukları sportif faaliyetlere yönlendirmek , onları olumlu ve faydalı uğraşlarla meşgul etmek , enerjilerini bazı hobilere kanalize etmek, dikkat eksikliği ve hiperaktivite durumu varsa tedavisini sağlamak önemlidir. www.hiperaktif.org adlı internet sitesinde ise Dikkat Eksikliği Sendromu ile ilgili olarak şunlar yer alıyor:
Dikkat Eksikliği Sendromu nedir?
Çocuğun, yaşamının her anını etkileyen nörobiyolojik bir bozukluktur. Çocukların %5 inde görülür. Erkek çocuklarda kız çocuklara oranla 3 kez daha fazladır. Her sınıfta ortalama bir ya da iki öğrencide rastlamak mümkündür. Değişik isimlerle anılmakla birlikte, 1900 lü yılların başlarından beri tanınan bir sendromdur. Günümüzde yaygın olan adları, Dikkat Eksikliği Sendromu ve Dikkat Eksikliği Sendromu ile Hiperaktivite Sendromudur. Tek bir nedeni yoktur. Konsantrasyonu sağlamak için milyonlarca beyin hücresi birarada çalışırlar.
Temel sorun, dikkati toplayamamak
Dikkat Eksikliği Sendromu olan bütün çocuklar, dikkatlerini yoğunlaştırmakta ve başladıkları işleri bitirmekte zorlanırlar. Bu zorluğun yoğunluğu çocuklar arası değişiklik gösterir. Ders dinlemenin ve yazıları tamamlamanın gerekli olduğu okul hayatında sorunlar başgösterir. Okul ödevleri yapılmaz ya da tamamlanmaz. Dinlemekte ya da direktiflere uymakta zorluk yaşanır. Çevredeki en ufak olaylarla ya da kendi düşünceleri ile kolayca dikkati dağılır. Dikkat Eksikliği Senromu olan çocukların %30 unda hiperaktivite yoktur. Onların ana sorunu dikkatlerini toplayamamak ve konsantre olamamaktır. Genellikle, sürekli kıpırdanırlar ve vücutlerinin bir parçası sürekli hareket halindedir. Bir yerde oturamazlar. Eşyalarını unuturlar ve kaybederler. Başladıkları işi bitirmeden bir diğerine başlarlar. Müdaheleci ve rahatsız edicidirler. Sıra bekleyemezler. Cevapları soruları beklemeden ağızlarından kaçırırlar. Düşünmeden tehlikeye atılırlar. Normal faaliyetleri "sıkıcı" bulurlar.
Enerjileri yararlı hobilere kanalize edilmeli
Genelde aşırı hareketli çocukların durumu okula başladıkları dönemde belirgin bir şekilde farkedilir. Öğretmenden sık sık uyarı alınması ile anne baba olayın farkına daha da iyi varır. Normalde belli bir kapasitede olan bu çocuklar ders başarısızlığı ile karşımıza gelirler. Aşırı hareketlilik durumu çocuğun sıkıntı ve problemlerine bağlı da gelişebilir. Bu türlü çocuğu olan anne babaların olaya gayet sakin yaklaşarak , bu hareketliliği ve çocuğun psikososyal gelişimini iyi yönlendirmeleri gerekir. Aşırı hareketliliği yüzünden çok eleştirilen ve sosyal ortamlardan dışlanan çocuklarda , başka psikiyatrik problemlerde oluşabilir. Bu çocukları sportif faaliyetlere yönlendirmek , onları olumlu ve faydalı uğraşlarla meşgul etmek , enerjilerini bazı hobilere kanalize etmek, dikkat eksikliği ve hiperaktivite durumu varsa tedavisini sağlamak önemlidir. www.hiperaktif.org adlı internet sitesinde ise Dikkat Eksikliği Sendromu ile ilgili olarak şunlar yer alıyor:
Dikkat Eksikliği Sendromu nedir?
Çocuğun, yaşamının her anını etkileyen nörobiyolojik bir bozukluktur. Çocukların %5 inde görülür. Erkek çocuklarda kız çocuklara oranla 3 kez daha fazladır. Her sınıfta ortalama bir ya da iki öğrencide rastlamak mümkündür. Değişik isimlerle anılmakla birlikte, 1900 lü yılların başlarından beri tanınan bir sendromdur. Günümüzde yaygın olan adları, Dikkat Eksikliği Sendromu ve Dikkat Eksikliği Sendromu ile Hiperaktivite Sendromudur. Tek bir nedeni yoktur. Konsantrasyonu sağlamak için milyonlarca beyin hücresi birarada çalışırlar.
Temel sorun, dikkati toplayamamak
Dikkat Eksikliği Sendromu olan bütün çocuklar, dikkatlerini yoğunlaştırmakta ve başladıkları işleri bitirmekte zorlanırlar. Bu zorluğun yoğunluğu çocuklar arası değişiklik gösterir. Ders dinlemenin ve yazıları tamamlamanın gerekli olduğu okul hayatında sorunlar başgösterir. Okul ödevleri yapılmaz ya da tamamlanmaz. Dinlemekte ya da direktiflere uymakta zorluk yaşanır. Çevredeki en ufak olaylarla ya da kendi düşünceleri ile kolayca dikkati dağılır. Dikkat Eksikliği Senromu olan çocukların %30 unda hiperaktivite yoktur. Onların ana sorunu dikkatlerini toplayamamak ve konsantre olamamaktır. Genellikle, sürekli kıpırdanırlar ve vücutlerinin bir parçası sürekli hareket halindedir. Bir yerde oturamazlar. Eşyalarını unuturlar ve kaybederler. Başladıkları işi bitirmeden bir diğerine başlarlar. Müdaheleci ve rahatsız edicidirler. Sıra bekleyemezler. Cevapları soruları beklemeden ağızlarından kaçırırlar. Düşünmeden tehlikeye atılırlar. Normal faaliyetleri "sıkıcı" bulurlar.
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.