Bu Meclis Cumhurbaşkanını Seçemez

Ülkemizin geldiği noktayı görme açısından Cumhurbaşkanı seçimlerinin ilk turu önemli bir göstergeydi.Zaman zaman dünyanın çivisi çıkmış derler ya o misal? İlk turda ve öncesi yaşananlar tek kelimeyle siyasetin çivisinin çıktığını gösteriyordu?Sonunda siyasilerimiz Cumhurbaşkanlığı gibi ülkenin zirvesinin seçildiği, bizi en üst düzeyde temsil eden, onurlu bir seçimi yerlerde sürüdüler.Öncelikle TBMM Başkanı Bülent Arınç, meclisin 3'te 2 çoğunluğu, yani 367 rakamını aramayacağını, 184 rakamının yeterli olacağını ve oturumu açacağını ilan etti ve seçim günü gelip çattığında, 367 rakamına ulaşılamayınca bu dediğini yerine getirdi, oturumu yeterli sayı olmadan başlattı.Halbuki anayasanın hükümleri açık ve netti, tartışmaya açık değildi.Anayasa'nın 102. maddesine göre, "Cumhurbaşkanı Türkiye Büyük Millet Meclisi üye tamsayısının üçte iki çoğunluğu ile seçilir."Ve yine Anayasa'nın 11. maddesine göre, "Anayasa hükümleri, yasama, yürütme ve yargı organlarını, idare makamlarını ve diğer kuruluş ve kişileri bağlayan temel hukuk kurallarıdır."Anayasa'nın maddesi Cumhurbaşkanlığı seçiminin başlatılabilmesi için minimum 367 rakamına ulaşılmasını asgari şart koşuyordu.Tek başına iktidar partisi olmak, meclisin çoğunluğunu elinde bulundurmak, meclis başkanının ve seçilecek cumhurbaşkanının AKP'li olması Anayasa'nın bu kesin hükmünü değiştiremezdi."Anayasa hükümleri bazılarımızı kapsar, bazılarımızı ve bazı durumları kapsamaz" diye de bir hüküm yok, kimleri ve nasıl kapsadığı da tartışmaya mahal vermeden 11. maddede ifade edilmiş.Dolayısıyla yapılan ilk tur seçimler geçersizdir. Anayasa'ya göre, Abdullah Gül'ün Cumhurbaşkanı seçilebilmesi için yeterli çoğunluk sağlanamamıştır. AKP'nin Cumhurbaşkanı belirleme şansı da kalmadığından dolayı yeniden TBMM seçimlerine gidilmesi zaruridir.Sayın Arınç'ın "oylamayı başlatması tavrının" doğru olup olmadığını yine AKP'li milletvekillerinin onayına sunması da oldukça ilginçti. Bu oylama şu anlama geliyordu: "Ben Anayasa'nın 102. maddesini uygulamadım, bu doğru mudur, yanlış mıdır?"Sayın Arınç'ın böylesi net hükmü oylamaya yetkisi var mıdır?Mecliste yaşanan diğer bir komedi ise oturum illegal olarak başladıktan sonra yaşanan bir tartışma sırasında bir grup CHP'li arkadaşlarını avunmak için içeriye giriyorlar, Arınç bu yeni CHP'lileri görünce hemen isimlerini okuyor ve tutanağa geçiriyor. Kendince rakam bir anda 368 oluveriyor.Halbuki Sayın Arınç da gayet iyi bilir ki, 367 çoğunluk oturumun açılması için gerekli rakamdır. Oturumu illegal olarak açtıktan sonra alavere dalavere ile bunu arttırmaya çalışmak seçimleri geçerli yapmaz.Cumhurbaşkanlığı gibi ciddi seçimde geldiğimiz trajikomik manzaraya bakın.Ya seçim öncesi yaşananlar?Milletvekillerine oylamaya katılması için para teklif etmeler -Ki 1 trilyon gibi rakamlardan bahsediliyor-, oylamaya katıldıkları takdirde istedikleri yerden aday gösterilme şansı, kumar yükü olanların yüklerinin azaltılması gibi kafalama faaliyetleri?İşin iyice suyu çıktı?Görünen o ki erken seçim kaçınılmaz.Eğer AKP gerçekten milletin kendisine vereceği desteksen eminse neden erken seçime gitmiyor?Yoksa gördüğü bazı gerçekler mi var?4,5-5 yıllık uygulanan ekonomik politikalardan bıkan milletin sandıkta hesap sormasından mı çekiniyor?Oyların, milli çözüm sunan, IMF'ye, AB'ye son diyen, devlet-millet, asker-sivil kaynaşmasını vurgulayan kafası ve gönlü bu millete ait siyasi liderlere kaymasından mı endişe ediyor?