BTP'den Merkez Bankasının faiz kararına çarpıcı değerlendirme
Merkez Bankasının politika faizini yüzde 50'ye çıkarmasını değerlediren BTP Genel Başkan Yardımcısı Berk, "Reel piyasaların hoşuna gitmeyecek ama sonuçta finans piyasalarının dayattığı bir kararı almış oldu, bu da şunu gösteriyor seçim bile bu iktidarın ülkeyi içine soktuğu tünelden çıkarmaya yetmiyor. Nedir o? Bundan sonra vatandaşın boğazını sıkan, kemerini sıkan politikalar uygulanacak. Seçimden sonra olacakların habercisi gibi aslında" dedi.
22.03.2024 09:34:00
Önder Yılmaz
Önder Yılmaz
Bağımsız Türkiye Partisi (BTP) Genel Başkan Yardımcısı İbrahim Berk Merkez Bankası'nın politika faizini yüzde 50'ye çıkarmasını değerlendirdi.
www.yenimesaj.com.tr'ye değerlendirme yapan Berk şunları söyledi;
"Reel piyasaların hoşuna gitmeyecek ama sonuçta finans piyasalarının dayattığı bir kararı almış oldu, bu da şunu gösteriyor seçim bile bu iktidarın ülkeyi içine soktuğu tünelden çıkarmaya yetmiyor. Nedir o? Bundan sonra vatandaşın boğazını sıkan, kemerini sıkan politikalar uygulanacak. Seçimden sonra olacakların habercisi
gibi aslında.
Politika faizi yüzde 50'ye çıkarken kredi faizleri yüzde 70'e, tüketici kredisi faizleri yüzde 117'ye dayandı. Vatandaş eğer bir ihtiyacını karşılamak için mesela çocuğunu evlendirecek bunun kredi alacak, bu kredinin bileşik faizi yüzde 117'lere dayanmış vaziyette.
Bunu niye yapıyorlar? Seçime giderken dolara baskı olmasın. Borsada 10 milyona yaklaşan bir yatırımcı var hafif bir pastırma yazı havası olsun, İşte taşlar yerine otursun falan ama aslında bu tamamen dövizi tutamadıkları için.
Türk parası sürekli değer kaybediyor. Oysa iktidar, 'Türk parası bundan sonra değerlenecek, dövize yatıran kaybedecek' diyordu. Bu denklemi üretemediler. Bunu üretebilmek için son 1-2 ayda harcadıkları para 18 milyar dolar, yine o başa döndük. Bir yıldır döviz biriktireceğiz diye bize bu kemer sıkma politikasını dayatan, nası namazı niyazı unutan iktidar küresel sermayenin canavarların tatmin olacağı faiz kulvarına Türkiye'yi soktu şimdi oradan çıkamıyor.
Azıcık doları dalgalandırıyorlar ve 'ver bir 500 puan faiz daha' diyorlar. İşte olay biraz dengeleniyor, tam her şey iyi diye bir hava atıyorlar sonra 'vay hava atan siz misiniz' hemen o muhtaç oldukları sermaye tekrar düğmelere basıyor, yorumlar başlıyor… işte Kapalıçarşı'daki dövizle bankalar arasındaki döviz makası açılıyor ve yeniden 'yandım Allah' bir telaş, vatandaş dövize saldırıyor. Bu iktidar kuyruğunu kovalayan kedi gibi. Döviz - faiz - enflasyon bu denkliğin ne olduğunu ve bunun kök sebebine inmediği için, inemediği için, inmek istemediği için sadece enflasyonu düşüreceğim yalanıyla aslında bir sıcak para politikasını Türkiye'ye dayatıyor. Bu nedir, düşük kur yüksek faiz. Buradan üretim çıkmaz, buradan ihracat çıkmaz, buradan sanayi çıkmaz, buradan çözüm çıkmaz."
www.yenimesaj.com.tr'ye değerlendirme yapan Berk şunları söyledi;
"Reel piyasaların hoşuna gitmeyecek ama sonuçta finans piyasalarının dayattığı bir kararı almış oldu, bu da şunu gösteriyor seçim bile bu iktidarın ülkeyi içine soktuğu tünelden çıkarmaya yetmiyor. Nedir o? Bundan sonra vatandaşın boğazını sıkan, kemerini sıkan politikalar uygulanacak. Seçimden sonra olacakların habercisi
gibi aslında.
Politika faizi yüzde 50'ye çıkarken kredi faizleri yüzde 70'e, tüketici kredisi faizleri yüzde 117'ye dayandı. Vatandaş eğer bir ihtiyacını karşılamak için mesela çocuğunu evlendirecek bunun kredi alacak, bu kredinin bileşik faizi yüzde 117'lere dayanmış vaziyette.
Bunu niye yapıyorlar? Seçime giderken dolara baskı olmasın. Borsada 10 milyona yaklaşan bir yatırımcı var hafif bir pastırma yazı havası olsun, İşte taşlar yerine otursun falan ama aslında bu tamamen dövizi tutamadıkları için.
Türk parası sürekli değer kaybediyor. Oysa iktidar, 'Türk parası bundan sonra değerlenecek, dövize yatıran kaybedecek' diyordu. Bu denklemi üretemediler. Bunu üretebilmek için son 1-2 ayda harcadıkları para 18 milyar dolar, yine o başa döndük. Bir yıldır döviz biriktireceğiz diye bize bu kemer sıkma politikasını dayatan, nası namazı niyazı unutan iktidar küresel sermayenin canavarların tatmin olacağı faiz kulvarına Türkiye'yi soktu şimdi oradan çıkamıyor.
Azıcık doları dalgalandırıyorlar ve 'ver bir 500 puan faiz daha' diyorlar. İşte olay biraz dengeleniyor, tam her şey iyi diye bir hava atıyorlar sonra 'vay hava atan siz misiniz' hemen o muhtaç oldukları sermaye tekrar düğmelere basıyor, yorumlar başlıyor… işte Kapalıçarşı'daki dövizle bankalar arasındaki döviz makası açılıyor ve yeniden 'yandım Allah' bir telaş, vatandaş dövize saldırıyor. Bu iktidar kuyruğunu kovalayan kedi gibi. Döviz - faiz - enflasyon bu denkliğin ne olduğunu ve bunun kök sebebine inmediği için, inemediği için, inmek istemediği için sadece enflasyonu düşüreceğim yalanıyla aslında bir sıcak para politikasını Türkiye'ye dayatıyor. Bu nedir, düşük kur yüksek faiz. Buradan üretim çıkmaz, buradan ihracat çıkmaz, buradan sanayi çıkmaz, buradan çözüm çıkmaz."
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.