Ateşkes çöktü

YENİ MESAJ / DETAY HABER

Libya'nın doğusundaki silahlı güçlerin lideri Halife Hafter yanlısı Tobruk merkezli Temsilciler Meclisi Başkanı Akile Salih, Salı gecesi saat 23.55'te yaptığı açıklamada, Libya'da Türkiye ve Libya'nın girişimiyle 12 Ocak'ta saat 00.00 itibariyle ilan edilen ateşkesin sona erdiğini ve savaşın devam edeceğini duyurdu. Libya merkezli yerel bir televizyona konuşan Salih, ateşkes çağrısına "Rusya Devlet Başkası Vladimir Putin'e saygılarından" dolayı olumlu cevap verdiklerini söyledi. Trablus'taki çatışmalarda başarı elde edememelerine dair ise Salih, "Türkiye'nin müdahalesi Trablus'un geri alınması savaşında sonuç elde etmemizi geciktirdi" ifadelerini kullandı. Türkiye ve Rusya'nın ortak girişimiyle hazırlanan ateşkes anlaşması, 13 Aralık'ta Moskova'da gerçekleştirilen görüşmeler sonunda UMH tarafından imzalanmıştı. Hafter ise anlaşmayı imzalamadan Salı günü sabah saatlerinde Moskova'dan ayrılmıştı.

Hafter'den roket saldırısı

Ateşkesin sona ermesiyle birlikte Halife Hafter'e bağlı milisler başkent Trablus'un güneyindeki Salahaddin ve Er-Ramle bölgelerine roket saldırısı düzenledi. Ulusal Mutabakat Hükümeti'nin (UMH) Sözcüsü Muhammed Kununu, Hafter yanlısı paralı askerlerin bölgede konuşlandığını ve Birleşik Arap Emirlikleri'ne (BAE) ait insansız hava aracının (İHA) da Trablus semalarında uçuş yaptığını ifade etti.

Silah sesleri duyuluyor

AA muhabiri Enes Canlı'nın Trablus'tan aktardığına göre, cephe hattında silah sesleri duyuluyor. UMH güçleri de muhtemel bir saldırı karşısında teyakkuz haline geçti. Başkentte ateşkes öncesine kadar en şiddetli çatışmaların yaşandığı eski havalimanı yakınındaki Remle Cephesi, bir dönem sivillerin yaşadığı Trablus'un banliyölerinden biri. Trablus çevresindeki diğer çatışma noktalarında olduğu gibi sivillerin kaçması üzerine bölge adeta hayalet kasabayı andırıyor. İsabet eden havan, top mermileri ve füzeler nedeniyle, çevredeki evlerde göçükler ve yollarda çukurlar dikkati çekiyor. Tarafların birbirinin iletişimini kesmek için kullandıkları sinyal kesiciler nedeniyle bölgede cep telefonları da çalışmıyor. Hafter milislerinin kendilerine yönelik taciz atışı yaptığını ve zaman zaman havan topu attıkları bilgisini paylaşan UMH güçleri, özellikle gece saatlerinde Hafter güçlerinin bölgelerine sızmaya çalıştığını anlatıyor. UMH Güçleri Komutanlarından Abdulkadir Muhammed Ebu Şaala, "Hafter milisleri yoğun bir hazırlık içinde, bir sürü teçhizat topluyorlar sanki ortada bir ateşkes yokmuş gibi" ifadelerini kullandı.

Akan kan dursun

UMH saflarında savaşan bir Libyalı, ateşkese yönelik ümitli olup olmadığı sorusu üzerine, "Yeter artık 50 yaşına geldim, beş çocuğum var. Artık bu akan kan dursun, karşımızdakiler de Libyalı. Artık hiçbir şeyim kalmadı. Bu ülke bizim. Ben hala savaş bitip işime döneceğim ümidini taşıyorum" diye konuştu. İsmini güvenlik gerekçesiyle vermeyen UMH gücü, birlikte savaştığı kişilerin; "polis, öğretmen, mimar, mühendis, araba tamircisi" gibi hayatın farklı noktalarından geldiğini anlattı. "Bizim meselemiz ne Hafter ne de Serrac, ne ülkenin doğusu, ne güneyi ne batısı" diyen Libyalı, "Bizler artık bir ailenin yönetimini ya da askeri rejimi istemiyoruz. Kaddafi'nin 42 yıllık askeri yönetimi bize yetti de arttı. Bizler sadece sivil bir yönetim olsun istiyoruz. Bu artık bir prensip meselesi" dedi.

Fransa'ya sitem

Mısır, Suudi Arabistan ve Birleşik Arap Emirlikleri'nin (BAE) tamamının Hafter'i desteklediğini vurgulayan UMH askeri, Paris yönetiminin de ülkenin doğusundaki gayrimeşru silahlı güçlerin lideri Halife Hafter'i desteklediğine işaret ederek, "Kendi ülkesinde anayasal cumhuriyet savunan Fransa neden bize bir askeri yönetimi reva görüyor? Anlayamıyorum" sözleriyle sitem etti.

Hafter anlaşmayı neden imzalamadı?

Libya'nın doğusundaki silahlı güçlerin lideri Halife Hafter'in ateşkes anlaşmasını imzalamaması, istediği şartların metinde mevcut olmaması, uluslararası düzeyde askeri ve siyasi konumunun zayıflayacağı korkusu, kendisine bağlı bazı kuvvetlerin ve uluslararası destekçisi Birleşik Arap Emirlikleri'nin (BAE) muhalefetinin bir sonucu olarak yorumlandı. Yerel kaynaklar, Hafter'in görüşmelerden bu şekilde ayrılmasının sebebi olarak, başta Trablus'un güneydoğusundaki Terhune kentinde bulunan 9. Tugay olmak üzere, sahadaki kuvvetlerini, kontrol edememesini gösterdi. Terhune'deki 9. Tugayın (El-Kaniyat) ya da Kaddafi rejimi yandaşlarının ateşkese muhalif tavrının, Hafter'in anlaşmayı imzalamadan Moskova'dan ayrılmasındaki temel nedenlerden biri olduğu belirtiliyor.