Atatürk ve Adalet

Türkiye Cumhuriyeti Devleti'nin temeli, Atatük'ün tam bağımsızlık fikri ve yüksek adalet anlayışı üzerine inşa edilmiştir desek eksik söylemiş olmayız kanımca.
Zira büyük önderimiz  Atatürk'te, "Devletin dini  ADALETTİR" diyen  Şahı Merdan İmam Ali gibi düşünmektedir.

Bugün ekmek ve sudan çok daha fazla ihtiyaç duyduğumuz "adalet" kavramını mumla arar durumdayız.

Tarih sahnesinden silinip gitmemize ramak kalmışken, bize eskisinden çok daha güçlü bir devlet kurma ve teslim etme başarısını gösteren Yüce Atatürk adalet kavramı üzerine neler söylemişti.

İşte Atamızın Adalet kavramı üzerine bizlere miras bıraktığı eşsiz ve çokça üzerinde düşünülmesi gereken o  veciz  bazı sözleri:
"İnsanlar huzur ile, vicdan hürriyeti ile çalışmak ihtiyacındadır.

Bu ise Efendiler, sosyal toplumu idare eden devlet ve hükümette "adaletin"mutlak egemen olmasıyla mümkündür…
Hükümet için esas olan kurallardan biri adalettir demiştim. Bunu geçekleştirecek yargı organlarıdır. Bir memlekette adalet mevcut olmazsa, o memlekette "anarşiden"başka bir şey yoktur.
 
Herşey kanun yapmaktan ibaret değildir. Aksine herşey o kanunları uygulamak ve uygulattırmaktan ibarettir. Uygulayan, yerine getiren, daima karar verenden daha kuvvetlidir. Bir hükümet, ancak adalete dayanabilir. Bağımsızlık, gelecek, özgürlük her şey adaletle vardır"
 
Adalet kavramı üzerine çok keskin ve günümüze de doğrudan ışık tutan nasihatlerinin olabilmesi ancak ve tek bir şartla mümkün olabilir diyor büyük önder ve bunun şifrelerini açıklıyor:
 
"Özgürlüğün de eşitliğin de adaletin de kaynağı ulusal egemenliktir. Her halde dünyada bir hak vardır. Ve hak kuvvetin üstündedir. Adalet gücü bağımsız olmayan bir milletin, devlet halinde varlığı kabul olunmaz. Zamanın değişmesiyle hükümlerin değişmesi inkâr olunamaz. Her fert istediğini düşünmek, istediğine inanmak, kendine mahsus siyasi bir fikre sahip olmak, seçtiği bir dinin icaplarını yapmak veya yapmamak hak ve hürriyetine sahiptir. Kimsenin fikrine ve vicdanına hakim olunamaz."
 
Her biri altın bilezik değerinde olan  ve yüce Peygamberin velayet  pınarı , ilim şehrinin kapısı  İmam Ali'nin sır ve kokusunu  sadırlarında barındıran bu sözleri ancak  Ehl-i beyt soyunun  Asker gülü, Atatürk beyan edebilirdi.

O nun kurduğu Cumhuriyette  bugün bırakın adaletin tecelli etmesini,  adalet söyleminin  bile yerlerde süründüğünü  maalesef ikrar etmek  zorunda kalıyoruz.
Saat 21:00 sonrası bir bayan vatandaşımızın, çok gerekli olmasaydı asla yasağı delerek sokağa çıkma eylemini göstermeyeceği  bir gece yarısı  polisler tarafından hiç gereği yokken adeta ahiret sorgusuna  tabi tutulması, itilip kalkılması ve yok yere ekranlardan rezil rüsvay edilmesine karşın, binlerce bindirilmiş kıtaların AK Parti kongrelerinde istif  edilmiş görüntülerini izlediğinizde ADALET kavramı hiç aklınıza geldi mi, gelmişse gerçekten de ne düşündünüz ey Milletim.

Ne demişti hakkı gasp edildiği için birinci halife yapılmayan İmamların şahı Hz Ali:
"Devletin dini adalettir"