Eski Sovyet topraklarının en çileli halklarından Ahıska (Mesket) Türkleri gruplar halinde ABD'ye göç etmeye başladı. 11 kişiden oluşan ilk grubun ardından 49 kişilik ikinci Ahıska grubunun hafta sonuna kadar Rusya'dan ayrılması bekleniyor. Göç etmek için toplam 1700 aile başvurdu. ABD'nin kabul edeceği göçmen sayısının 10 bin civarında olacağı tahmin ediliyor. Böylece Ahıska Türkleri son 60 yıl içinde üçüncü kez sürgün yoluna düşmüş oldu. Geçmişte olduğu gibi, sürgüne gidecekleri yeri seçme şansı kendilerine yine verilmedi.
Ruslar seviniyor
Ahıska Türkleri'nin ayrılmaya başlaması Rusya'nın Krasnodar bölgesinde yaşayan yerel halkta bayram havası meydana getirdi. Bölgenin milliyetçi valisi Aleksandır Tkaçov, başta Türkler ve Ermeniler olmak üzere Krasnodar'da yaşayan 'yabancı'lara uzun süredir savaş açmış durumda. Oturma ve çalışma izni alamadıkları için zor durumda kalan Ahıskalılar polis tarafından sürekli olarak taciz ediliyordu.
Kaderlerinde
'talihsizlik' var
Ahıskalar'ın bir adı da Osmanlı Türkleri. Bunun nedeni, Osmanlı Devleti vatandaşıyken 19. yüzyılın sonunda sınırın çizilmesiyle Gürcistan tarafında kalmaları. Yani, eski Sovyet topraklarında yaşayan Azeri, Özbek, Kazak ve Gagavuz gibi Türk asıllı halklardan farklı olarak Ahıskalılar kelimenin gerçek anlamında Türk. Zaten, konuştukları dil de günümüz Türkçe'sine çok yakın. Sovyet döneminde nüfus cüzdanlarında 'Türk' yazan tek etnik grup yine Ahıskalılar'dı.
Ahıska Türkleri'nin
çileli yaşamı
Ahıska halkının çilesi 2. Dünya Savaşı'nda Sovyet lideri Stalin'in talimatıyla Gürcistan'dan Orta Asya'ya sürülmeleriyle başladı. Gürcistan'da Meshetya adı verilen bölgede yaşadıkları için 'Mesket Türkleri' olarak adlandırıldılar. 1989 yılında Özbekistan'ın Fergana Vadisi'nde yaşayan Ahıskalılar yerel Özbeklerin inanılması güç vahşetteki saldırıları sonucu kaçmak zorunda kaldı. Bir bölümü Rusya'ya, bir bölümü Azerbaycan'a göç etti. Dönemin Cumhurbaşkanı Turgut Özal'ın yakından ilgilenmesi sonucu bir grup Ahıska Türkü 1990'ların başında Türkiye'ye'ye göç etti.
Sovyetler'in dağılması ardından Rusya'da yaşayan Ahıskalıları ise kimse kabul etmek istemedi. Kendilerine ne nüfus cüzdanı verildi, ne çalışma izni... Yasadışı duruma düşen Ahıskalılar çalmadık kapı bırakmadı. Rusya, Ahıskalılar'ın aslında Gürcistan'a dönmesini istiyordu. Ancak, ekonomik olarak zor dönemden geçen Gürcistan Ahıskalıları kabul etme planını 2008 yılına kadar erteledi.
Türkiye de
ilgisiz kaldı
Sürekli baskı altında yaşayan ve hiçbir hakka sahip olmayan Ahıskalılar'a Türkiye de ilgisiz davranınca devreye ABD girdi. Böylece Ahıska Türklerine üçüncü kez sürgün yolu gözüktü. Kendilerine yine seçme şansı tanınmadı, ama en azından bu kez gittikleri yerde iyi şartlarda yaşamayı umuyorlar. Yine de, çoğunun tek bir rüyası var: Anavatanda, yani Türkiye topraklarında ölmek.
Ruslar seviniyor
Ahıska Türkleri'nin ayrılmaya başlaması Rusya'nın Krasnodar bölgesinde yaşayan yerel halkta bayram havası meydana getirdi. Bölgenin milliyetçi valisi Aleksandır Tkaçov, başta Türkler ve Ermeniler olmak üzere Krasnodar'da yaşayan 'yabancı'lara uzun süredir savaş açmış durumda. Oturma ve çalışma izni alamadıkları için zor durumda kalan Ahıskalılar polis tarafından sürekli olarak taciz ediliyordu.
Kaderlerinde
'talihsizlik' var
Ahıskalar'ın bir adı da Osmanlı Türkleri. Bunun nedeni, Osmanlı Devleti vatandaşıyken 19. yüzyılın sonunda sınırın çizilmesiyle Gürcistan tarafında kalmaları. Yani, eski Sovyet topraklarında yaşayan Azeri, Özbek, Kazak ve Gagavuz gibi Türk asıllı halklardan farklı olarak Ahıskalılar kelimenin gerçek anlamında Türk. Zaten, konuştukları dil de günümüz Türkçe'sine çok yakın. Sovyet döneminde nüfus cüzdanlarında 'Türk' yazan tek etnik grup yine Ahıskalılar'dı.
Ahıska Türkleri'nin
çileli yaşamı
Ahıska halkının çilesi 2. Dünya Savaşı'nda Sovyet lideri Stalin'in talimatıyla Gürcistan'dan Orta Asya'ya sürülmeleriyle başladı. Gürcistan'da Meshetya adı verilen bölgede yaşadıkları için 'Mesket Türkleri' olarak adlandırıldılar. 1989 yılında Özbekistan'ın Fergana Vadisi'nde yaşayan Ahıskalılar yerel Özbeklerin inanılması güç vahşetteki saldırıları sonucu kaçmak zorunda kaldı. Bir bölümü Rusya'ya, bir bölümü Azerbaycan'a göç etti. Dönemin Cumhurbaşkanı Turgut Özal'ın yakından ilgilenmesi sonucu bir grup Ahıska Türkü 1990'ların başında Türkiye'ye'ye göç etti.
Sovyetler'in dağılması ardından Rusya'da yaşayan Ahıskalıları ise kimse kabul etmek istemedi. Kendilerine ne nüfus cüzdanı verildi, ne çalışma izni... Yasadışı duruma düşen Ahıskalılar çalmadık kapı bırakmadı. Rusya, Ahıskalılar'ın aslında Gürcistan'a dönmesini istiyordu. Ancak, ekonomik olarak zor dönemden geçen Gürcistan Ahıskalıları kabul etme planını 2008 yılına kadar erteledi.
Türkiye de
ilgisiz kaldı
Sürekli baskı altında yaşayan ve hiçbir hakka sahip olmayan Ahıskalılar'a Türkiye de ilgisiz davranınca devreye ABD girdi. Böylece Ahıska Türklerine üçüncü kez sürgün yolu gözüktü. Kendilerine yine seçme şansı tanınmadı, ama en azından bu kez gittikleri yerde iyi şartlarda yaşamayı umuyorlar. Yine de, çoğunun tek bir rüyası var: Anavatanda, yani Türkiye topraklarında ölmek.
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.