Rus uçağını İsrail düşürdü
21.09.2018 00:00:00
Suriye konusunda siyasi adımlar, Astana süreci çerçevesinde gerçekleşen Tahran Zirvesi ve Soçi'de varılan idlib mutabakatıyla devam ederken, Rus uçağının 15 personeliyle beraber düşürülmesi gündeme bomba gibi düştü.
Malum, Rus İl-20 uçağı, Lazkiye yakınlarında, Suriye'de hava saldırısı gerçekleştiren 4 İsrail uçağının kurmuş olduğu tuzak neticesinde Suriye'nin S-200 savunma sistemlerinin hedefi oldu ve 15 mürettabatıyla birlikte düştü.
Rus yetkililer ardı ardına yaptıkları açıklamalarda, bu olayın sorumlusunun İsrail olduğunu, kasıtlı olarak bu provokasyonu yaptıklarını ve Rus uçağını kalkan olarak kullandıklarını belirttiler.
İsrail her ne kadar, "S-200 savunma sistemlerinin dost-düşman tanıma sistemi arızalı" ya da "Bu olaydan İran'ın Suriye'deki varlığı sebep oldu" gibi bahanelerle topu taca atmaya çalışsa da, Rusya bu açıklamaların hiçbirini kabul etmedi.
Rusya Savunma Bakanlığı'ndan yapılan açıklamada, S-200 sistemlerinde dost-düşman tanıma özelliğinin bulunmadığı açıklandı.
Peki, buradaki gerçek hadise nedir?
S-200 sistemlerinin durup dururken devreye girmesi mümkün değil. Neticede Hmeymim askeri üssüne birçok uçak inip kalkıyor.
Bu hava savunma sistemleri bir tehdit algıladıkları zaman devreye giriyorlar.
Ve 4 İsrail uçağı, Rus yetkililere anlaşma olmasına rağmen herhangi bir bilgilendirme yapmadan Suriye'ye hava saldırısı yapıyorlar. Neticede Rusya'nın hava saldırısından haberi olsa, İl-20 uçağı o sıralar orada olmayacaktı.
İsrail savaş uçakları, Rus uçağının orada olduğunu bile bile hava saldırlarını gerçekleştiriyorlar ve S-200 savunma sistemlerinin devreye girmesini sağlıyorlar. Ve bu şekilde Rus uçağının hava savunma sistemi tarafından vurulmasını, bilerek ve isteyerek sağlıyorlar.
Bu hadise irdelendiğinde görülecektir ki, İsrail uçaklarının asıl hedefi zaten İl-20 uçağının Suriye hava savunma sistemleri tarafından düşürülmesiydi. Bu şekilde hem Rusya ile Suriye arasında bir gerilim yaşanması hedefleniyordu, hem de İsrail hava saldırılarını sürekli bertaraf eden Suriye hava savunma sistemlerini "tartışmalı" hale getirmek istiyordu.
Saldırı sonrası İsrail'den gelen açıklamalara dikkat ederseniz hep bu yönde…
Suriye hava savunma sistemleri, hatırlarsanız, ABD, Fransa ve İngiltere'nin kimyasal yalan gerekçeleriyle Suriye'ye yaptığı füze saldırılarını da bertaraf etmişti, etkisizleştirmişti.
Bu sistemlerden son derece rahatsızlar…
Hatta yapılan saldırıların bu Sovyetlerden kalma sistemlerle bertaraf edilmesini Rusya sık sık gündeme taşımış ve de ABD ve ortaklarına "Bunlarla bile başa çıkamıyorsunuz, S-300 ya da S-400 ile nasıl başa çıkacaksınız?" mesajı vermişti.
Rus İl-20 uçağını net olarak İsrail düşürdü diyebiliriz, çünkü İsrail uçakları olmasaydı bu uçak düşmeyecekti.
İsrail'in hava saldırılarını Rusya'ya haber vermeden, ya da son 1 dakika kala haber vererek gerçekleştirmesi, bu hadisenin bir plan dâhilinde yapıldığını açıkça göstermektedir.
Nasıl bir cinayette, tetiği çekenden ziyade çektiren sorumluysa, bu olayı kurgulayan, tuzak kuran bizzat İsrail'dir. Üstelik hava savunma sistemleri İsrail uçakları için devreye girmiştir, yani tetik Rus uçağı için çekilmemiştir.
Bu hadisede İsrail basınının haberleri de hep İsrail'i suçlar mahiyette...
Haaretz gazetesi, "Bu olay, İsrail'in geç gönderdiği bildirim nedeniyle bilinçli olarak kışkırtılmış olabilir" ifadelerine yer vererek, her halükarda İsrail'in Suriye'deki askeri etkinliğini kısıtlaması ve olay nedeniyle kamuoyu önünde sorumluluk üstlenmesi gerekeceğini vurguladı.
Jerusalem Post ise Moskova'nın tepkisinin çok sert olmadığına dikkat çekti ve İsrail Hava Kuvvetleri'nin Suriye hava sistemlerini şaşırtmak için bilinçli olarak askeri kurnazlığa başvurmuş olabileceği versiyonun mantıksız olmadığını belirtti.
Gazete, "Zira saldırı bildirimi, sıcak hat üzerinden Rus tarafına saldırıdan 1 dakikadan daha az zaman kala bildirildi ve bu süre zarfında İl-20'yi güvenli bir bölgeye çekmek imkansızdı" ifadelerine yer verdi.
İsrail basını bile böyle yazınca daha fazla bir şey demeye gerek yok.
Rusya'nın bu hadiseyle birlikte bir konuya daha dikkat etmesi gerekmektedir.
O da, İsrail bu hamleyle Rusya'nın İsrail'e olan tavrını test etmiştir.
Eğer Rusya, gerekli cevabı vermezse, bu tür provokasyonların devamı gelecek demektir.
Bu yaşananlar, Prof. Dr. Haydar Baş'ın yıllardır ifade ettiği gibi, ABD'nin vatan projesi ve İsrail'in büyük İsrail devleti projesi kapsamındadır.
Ve BOP adı verilen bu proje kapsamında her ne kadar ilk planda 22 İslam devleti olsa da, nihai anlamda Rusya, Çin gibi devletler de bu kapsamın dışında değildir.
Yorumlar
Yorum bulunmuyor.
Murat Çabas / diğer yazıları
- Trump yeni gümrük tarifeleriyle neyi amaçlıyor? / 05.04.2025
- Kıbrıs sürecinde düşmanlık ve müzakere aynı anda! / 04.04.2025
- Orta Doğu’da Trump’ın planı işliyor / 03.04.2025
- Tepki, demokrasinin zarar görmesinedir / 28.03.2025
- Din Allah’ın Kur’an’da anlattığı, Ehl-i Beyt’in yaşadığıdır / 27.03.2025
- Hakaret ve küfür, siyasetin dili olamaz / 26.03.2025
- İmamoğlu’nun tutuklanması ve demokrasi sınavı / 25.03.2025
- ‘Onlar Kur'an'ın müşahhas halidir’ / 22.03.2025
- Direnç kalktıkça, İsrail pervasızlaştı / 21.03.2025
- İsrail Gazze’de ateşkese kapıları kapattı / 20.03.2025
- Kıbrıs sürecinde düşmanlık ve müzakere aynı anda! / 04.04.2025
- Orta Doğu’da Trump’ın planı işliyor / 03.04.2025
- Tepki, demokrasinin zarar görmesinedir / 28.03.2025
- Din Allah’ın Kur’an’da anlattığı, Ehl-i Beyt’in yaşadığıdır / 27.03.2025
- Hakaret ve küfür, siyasetin dili olamaz / 26.03.2025
- İmamoğlu’nun tutuklanması ve demokrasi sınavı / 25.03.2025
- ‘Onlar Kur'an'ın müşahhas halidir’ / 22.03.2025
- Direnç kalktıkça, İsrail pervasızlaştı / 21.03.2025
- İsrail Gazze’de ateşkese kapıları kapattı / 20.03.2025
