Basın özgürlüğünde Türkiye sınıfta kaldı
Türkiye basın özgürlüğü konusunda Cezayir, Nijerya ve Etiyopya ile aynı kategoride yer aldı. 180 ülke arasındaki yerimiz ise 151. sıra oldu
20.04.2016 00:00:00
HABER MERKEZİ
Türkiye uluslararası platformda olumsuz tabloların başında, olumlu tabloların ise sonlarında yer alıyor. Bu konudaki dikkat çekici sıralamalardan biri basın özgürlüğü sıralaması. Sınır Tanımayan Gazeteciler Örgütü 2016 Dünya Basın Özgürlüğü Endeksi'ni yayınladı. Buna göre Türkiye 180 ülkelik basın özgürlüğü listesinde 151'inci sıraya geriledi. Listede sadece 29 ülkeyi geride bırakan Türkiye, böylece "basın özgürlüğü haritasında" kırmızı ile renklendirilen ülkeler arasında yer aldı. Bu durum Türkiye'yi basın özgürlüğü konusunda İran, Irak, Cezayir, Nijerya, Etiyopya gibi ülkelerle aynı kategoriye soktu. 180 ülkelik listenin tepesinde, Finlandiya, Norveç ve Danimarka gibi İskandinav ülkeleri yer buldu. Raporun Türkiye bölümünde, "Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın, Türkiye'de medyaya karşı bir saldırı başlattığı, gazeteciler ve sosyal medya kullanıcıları için, 'Cumhurbaşkanı'na hakaret" gerekçesiyle davalar açıldığı, internet erişiminin sistematik olarak sansür edildiği, medya ve sivil toplumun bütün baskılara karşın Erdoğan'ın baskıcı tavrına direndiği" ifadesi yer aldı.
ABD ve AB'den uyarı gelmişti
Türkiye'ye Avrupa Birliği ve ABD'den de son 10 gün içerisinde basın özgürlüğü konusunda ciddi uyarılar gelmişti. Avrupa Birliği İlerleme Raporu'nda, "Türkiye, gazetecilere yönelik sindirmenin her türüne karşı eyleme geçmeli, gazetecilere yönelik her türlü saldırı ve tehdit soruşturulmalı, medya organlarına saldırılar aktif şekilde önlenmeli. " ifadeleri yer alırken Amerikan Dışişleri Bakanlığı'nın 2015 İnsan Hakları Raporu'nda da Türkiye'ye eleştiriler yer aldı. İfade özgürlüğüne hükümet müdahalesi bölümünde yasalardaki çeşitli düzenlemelerin hükümete ifade özgürlüğünü, basın ve interneti kısıtlama imkanı verdiği ve medya üzerinde hükümet baskısının sürdüğü belirtilen raporda bazı medya kuruluşlarına akreditasyon verilmediği ve bu kuruluşların çeşitli yollarla baskı altına alındığı ifade ediliyor.
Muhalife ceza yandaşa kıyak!
Yapılan değerlendirmelerde hükümetin medyayı kontrol etme ya da baskı altına alma yöntemlerinden birinin de ekonomik sopa olduğu ifade ediliyor. Muhalif gazete ve TV'ler başta ağır vergi ve cezalar olmak üzere ekonomik baskılarla sindirilirken yandaş gazete ve televizyonlar için tam tersi bir durum söz konusu. Hükümete yakın medya için kamunun tüm olanakları seferber ediliyor. Kamu reklamları yandaş medyaya aktarılırken kurumsal firmaların da muhalif medyaya reklam vermesinin önüne geçildiği öne sürülüyor.
Rus gazeteciye Türkiye'ye giriş yasağı
Rus haber sitesi Sputnik'e internet erişiminin durdurulmasının ardından sayfanın Türkiye Genel Müdürü Tural Kerimov'un da Türkiye'ye girişi yasaklandı. Kerimov, ülkeye girişinin yasaklandığını Atatürk Havalimanı'nda öğrendi. Sputnik'ten yapılan açıklamada Kerimov'un Atatürk Havalimanı'nda gelen yolcu kontrolünde bir saat bekletildikten sonra kendisine giriş yasağı olduğu bildirildi. Kendisine verilen kağıtta ülkeye girişine neden izin verilmediğine dair bir açıklama olmadığını ifade eden Kerimov, Atatürk Havalimanı'ndaki yetkililerin bir sonraki uçakla Rusya'ya dönmesinin talep ettiğini söyledi. Sputnik'in web sayfasından yaptığı açıklama şöyle: "Türkiye'den Sputnik sitelerine ulaşımın engellenmesinin ardından Sputnik Türkiye Genel Müdürü Tural Kerimov'un Türkiye'ye girişine izin verilmedi. "Sınır kontrolünden biri pasaportumu aldı ve dış hatlar geliş terminalinde bir inceleme odasına götürdü, burada hiçbir açıklama yapılmaksızın bir saat bekletildim" diyen Kerimov, ardından kendisine ülkeye girişinin yasaklandığına dair bir kağıt verildiğini ve basın kartı ile oturma iznine el konduğunu söyledi." Telekomünikasyon İletişim Bakanlığı (TİB), Sputnik haber sitesine erişimi idari tedbir kararıyla geçtiğimiz hafta engellemişti.
Türkiye uluslararası platformda olumsuz tabloların başında, olumlu tabloların ise sonlarında yer alıyor. Bu konudaki dikkat çekici sıralamalardan biri basın özgürlüğü sıralaması. Sınır Tanımayan Gazeteciler Örgütü 2016 Dünya Basın Özgürlüğü Endeksi'ni yayınladı. Buna göre Türkiye 180 ülkelik basın özgürlüğü listesinde 151'inci sıraya geriledi. Listede sadece 29 ülkeyi geride bırakan Türkiye, böylece "basın özgürlüğü haritasında" kırmızı ile renklendirilen ülkeler arasında yer aldı. Bu durum Türkiye'yi basın özgürlüğü konusunda İran, Irak, Cezayir, Nijerya, Etiyopya gibi ülkelerle aynı kategoriye soktu. 180 ülkelik listenin tepesinde, Finlandiya, Norveç ve Danimarka gibi İskandinav ülkeleri yer buldu. Raporun Türkiye bölümünde, "Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın, Türkiye'de medyaya karşı bir saldırı başlattığı, gazeteciler ve sosyal medya kullanıcıları için, 'Cumhurbaşkanı'na hakaret" gerekçesiyle davalar açıldığı, internet erişiminin sistematik olarak sansür edildiği, medya ve sivil toplumun bütün baskılara karşın Erdoğan'ın baskıcı tavrına direndiği" ifadesi yer aldı.
ABD ve AB'den uyarı gelmişti
Türkiye'ye Avrupa Birliği ve ABD'den de son 10 gün içerisinde basın özgürlüğü konusunda ciddi uyarılar gelmişti. Avrupa Birliği İlerleme Raporu'nda, "Türkiye, gazetecilere yönelik sindirmenin her türüne karşı eyleme geçmeli, gazetecilere yönelik her türlü saldırı ve tehdit soruşturulmalı, medya organlarına saldırılar aktif şekilde önlenmeli. " ifadeleri yer alırken Amerikan Dışişleri Bakanlığı'nın 2015 İnsan Hakları Raporu'nda da Türkiye'ye eleştiriler yer aldı. İfade özgürlüğüne hükümet müdahalesi bölümünde yasalardaki çeşitli düzenlemelerin hükümete ifade özgürlüğünü, basın ve interneti kısıtlama imkanı verdiği ve medya üzerinde hükümet baskısının sürdüğü belirtilen raporda bazı medya kuruluşlarına akreditasyon verilmediği ve bu kuruluşların çeşitli yollarla baskı altına alındığı ifade ediliyor.
Muhalife ceza yandaşa kıyak!
Yapılan değerlendirmelerde hükümetin medyayı kontrol etme ya da baskı altına alma yöntemlerinden birinin de ekonomik sopa olduğu ifade ediliyor. Muhalif gazete ve TV'ler başta ağır vergi ve cezalar olmak üzere ekonomik baskılarla sindirilirken yandaş gazete ve televizyonlar için tam tersi bir durum söz konusu. Hükümete yakın medya için kamunun tüm olanakları seferber ediliyor. Kamu reklamları yandaş medyaya aktarılırken kurumsal firmaların da muhalif medyaya reklam vermesinin önüne geçildiği öne sürülüyor.
Rus gazeteciye Türkiye'ye giriş yasağı
Rus haber sitesi Sputnik'e internet erişiminin durdurulmasının ardından sayfanın Türkiye Genel Müdürü Tural Kerimov'un da Türkiye'ye girişi yasaklandı. Kerimov, ülkeye girişinin yasaklandığını Atatürk Havalimanı'nda öğrendi. Sputnik'ten yapılan açıklamada Kerimov'un Atatürk Havalimanı'nda gelen yolcu kontrolünde bir saat bekletildikten sonra kendisine giriş yasağı olduğu bildirildi. Kendisine verilen kağıtta ülkeye girişine neden izin verilmediğine dair bir açıklama olmadığını ifade eden Kerimov, Atatürk Havalimanı'ndaki yetkililerin bir sonraki uçakla Rusya'ya dönmesinin talep ettiğini söyledi. Sputnik'in web sayfasından yaptığı açıklama şöyle: "Türkiye'den Sputnik sitelerine ulaşımın engellenmesinin ardından Sputnik Türkiye Genel Müdürü Tural Kerimov'un Türkiye'ye girişine izin verilmedi. "Sınır kontrolünden biri pasaportumu aldı ve dış hatlar geliş terminalinde bir inceleme odasına götürdü, burada hiçbir açıklama yapılmaksızın bir saat bekletildim" diyen Kerimov, ardından kendisine ülkeye girişinin yasaklandığına dair bir kağıt verildiğini ve basın kartı ile oturma iznine el konduğunu söyledi." Telekomünikasyon İletişim Bakanlığı (TİB), Sputnik haber sitesine erişimi idari tedbir kararıyla geçtiğimiz hafta engellemişti.