Gülhane Parkı birçok tarihi ana tanıklık etti
Ahmet Haydar Tarhanlı
Osmanlı İmparatorluğu döneminde Topkapı Sarayı'nın dış bahçesiydi ve içinde bir koru ve gül bahçeleri bulunurdu.
Tanzimat Fermanı, Gülhane Parkı'nda okunmuş ve bu nedenle Gülhane Hatt-ı Hümayunu da denir.
1912 yılında İstanbul şehremini operatör Cemil Paşa (Topuzlu) zamanında düzenlenerek park haline getirildi ve halka açıldı.
Toplam alanı 163 dönüm kadardır.
Parkın girişinde sağ tarafta İstanbul şehremini ve belediye başkanlarının büstleri bulunur. Parkın ortasından iki yanı ağaçlı yol geçer.
Bu yolun sağında ve solunda dinlenme yerleri ve çocuk bahçesi bulunmaktadır.
Boğaza doğru kıvrılarak inen yokuşun hemen sağında Aşık Veysel heykeli, yokuşun sonuna doğru biraz üst kısımda ise Romalılardan kalma Gotlar Sütunu vardır.
Sarayburnu Parkı kısmı eskiden Sirkeci Demiryolu hattı üstünden bir köprüyle ana parka bağlıydı. Bu kısım sonradan sahilyolu (1958) ile parktan ayrıldı.
Sarayburnu kısmında Atatürk'ün Cumhuriyetten sonra dikilen ilk heykeli (3 Ekim 1926) bulunur. Heykel, Avustralyalı mimar Kripel tarafından yapılmıştır.
Atatürk, halka latin harflerini ilk defa bu parkta 1 Eylül 1928 tarihinde gösterdi.
Atatürk'ün naaşı Ankara'ya gönderilirken, İstanbul'daki son tören Gülhane Parkı'nın Sarayburnu bölümünde 19 Kasım 1938 tarihinde yapıldı. Tabut, top arabasından 12 general tarafından alınarak Yavuz zırhlısına götürülmek üzere rıhtımdaki bir dubaya yanaşan Zafer destroyerine konuldu.
Yıllardır çok kötü ve harap bir şekilde bulunan park, 2003 yılında İstanbul Büyükşehir Belediyesi tarafından restore edilerek, eski görkemli günlerini aratmayacak bir duruma getirildi.
Ayrıca 25 Mayıs 2008'de Gülhane Parkı içindeki Has Ahırlar Binası'nda, İstanbul İslam, Bilim ve Teknoloji Müzesi hizmete girmiştir.
Gülhane Parkı, düzenlenen etkinlikleri, Gül Festivali gibi özel günleri ve tarihî atmosferiyle sadece yerel halka değil, aynı zamanda şehri ziyaret eden turistlere de unutulmaz anılar sunar.