logo
12 MAYIS 2024

4.5 milyon İstanbulluya hizmet edecek proje tamamlandı

İBB bağlı kuruluşu İSKİ, İstanbulluların geçici su kesintisi yaşamaması için başlattığı alt yapı yatırımını tamamladı. Dudullu ve Ömerli arasında yaklaşık 15 kilometre uzunluğundaki yeni içme suyu iletim hattı, düzenlenen törenle hizmete başladı. İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu, şehrin iki yakasındaki 8 ilçeye su sağlayan projenin açılışında konuştu

18.08.2022 14:51:00
4.5 milyon İstanbulluya hizmet edecek proje tamamlandı
4.5 milyon İstanbulluya hizmet edecek proje tamamlandı

ÜMRANİYE/ İSTANBUL

İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı (İBB) Ekrem İmamoğlu, yapımı tamamlanan Ömerli-Dudullu Ek İçme Suyu İsale Hattı ve Su Dağıtım Sistemi'nin açılışına katıldı. Sancaktepe, Ümraniye, Ataşehir, Kadıköy, Üsküdar, Fatih, Zeytinburnu ve Bahçelievler ilçelerindeki arıza ve bakımlarda yaşanan sorunları ortadan kaldıracak isale hattının resmi açılışında konuşan İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu, "150 Günde 150 Proje" maratonunda her biri İstanbul'un lehine akıl ve bilimsel tabanda geliştirilen projeleri hayata geçirildiği söyledi. Süreci iyi analiz edilmiş, maliyetleri ve finansmanından ihalesine ve sürecin sonraki takibi, denetimi ve sona erdirilişiyle beraber bütüncül bir biçimde şehrin sorunlarını ele aldıklarını belirten İmamoğlu, "Süreç başlangıçlarında vatandaşlarımızın taleplerini alıyoruz. Sosyal faydayı maksimum gözeten ve doğru yatırım anlamında da hareket eden bir anlayışla yol yürüyoruz. Günü kurtarma odaklı değil. İçerisinde seçime endeksli bir hareket yapalım kaygısı yok.

Gözünü boyayalım anlayışı da yok. Artı devamlılık kaidesi içerisinde görev kime nasip olursa olsun başlangıcından bitimine yani bir sonraki, bayrak devredeceğimiz ana kadar süreci mutlak şeffaf bir biçimde yönetiyoruz. Muamma, bilinmez hiçbir tarafı olmayan anlayışla yürütüyoruz. Bir proje kavramına böyle bakıyoruz. Dolayısıyla bugün yaptığımız açılış tam da böyle bir hizmetin tarifi" dedi.

ORTADA İŞE YARAMAYAN BETON GÖVDE VAR

Törende CHP Genel Başkan Yardımcısı Onursal Adıgüzel ve CHP Grup Başkanvekili Engin Altay'ı ağırlayan İBB Başkanı İmamoğlu, konuklarına çözümsüzlüğe mahkum edilen Melen Projesi'nin TBMM gündeminde yer alması için çağrı yaptı.

2016 yılında tamamlanacağı gün ve saat verilerek ilan edilen Melen hakkında 6 yıl geçmesine rağmen adım atılmadığını paylaştı. Kurmaylarıyla birlikte Melen'e yaptı inceleme gezisini anımsatan İmamoğlu, "Bu süreçte anladık ki Sayın Cumhurbaşkanı'nın bundan haberi dahi yoktu. Çünkü daha sonrasında, acele bir süreç tarifiyle Şubat 2020'de tekrar ihalesi yapıldı. Ek bir bütçeyle tamiratı çatlakların giderilmesiyle ilgili bir süreç belirlendi.  Ama biz o zaman dahi aldığımız bir takım tekniklerde hazırlanan projenin yetersiz ve sorunu çözümleyemeyeceği konusunda ciddi uyarılar yaptık.

Hatta biz bu uyarıları Devlet Su İşleri hatta o dönemin Tarım Orman Bakanı'na ve ilgili kişilere, kurumlara ilettik. Sadece ben değil. O dönem görev yapan Genel Müdür arkadaşımız defalarca yine Genel Müdür Yardımcısı arkadaşlarıyla beraber gidip gelmelerine rağmen bu uyarılar dikkate alınmadı. İhale yapıldı. İhale yapıldıktan bugüne yaklaşık bir, bir buçuk ay önce ne yazık ki Genel Müdürümüz beni ihalenin feshedildiği ile ilgili uyardı.

Görülüyor ki iki sene sürecinde -genelge gereği yüzde 15'i aşamayan müteahhitlerin fesih yetkisi verildi biliyorsunuz tek taraflı - görülüyor ki iki senede yüzde 15 bile aşılamamış. Çünkü daha önce aldığımız duyumlarda ne yazık ki ne yapılacağını tam bilemeyen projenin yetersiz olduğu, hatta bu konuda müteahhitin de birkaç kez kurumu yardığı yani o dönemdeki işe alan duyumları tarafımıza iletildi. Baktığınızda nasıl hesaplanır bilmiyorum ama şu anda şu anda belki de 10 milyara yakın. Ortada işe yaramayan  beton gövde var." ifadelerini kullandı.

"2071'E KADAR ÇÖZDÜK DENİLEN MELEN ŞU TAM BİR MUAMMA"

Melen Havzası'nda atık su toplama ve deşarj öncesinde de arıtma sürecini üstlendiklerini söyleyen İmamoğlu, "Yani biz üzerimize düşen vazifeleri gecikmişti dönemden sonra almış ve yürüten de bir ekip. Tarif şuydu. 2016'da şu gün şu saatte bitecği söylenen proje için 2019 seçimlerinden önce Sayın Cumhurbaşkanı İstanbul'da bu şehrin 2071'e kadar su sorununu çözdük demişti. 2071' kadar su sorununu çözdük denilen Melen Barajı şu anda bir muamma. Bunun hangi usulle bilemiyorum ama en üst seviyede biz zaten sorguluyoruz. Hatta bununla ilgili arkadaşlarım hukuki bir süreci hazırlıyorlar şu anda. Çünkü sonrasında mukavele gereği buradaki tesis İBB'ye devredilecek. Biz İstanbul halkı olarak devletimize parasını ödeyeceğiz" şeklinde konuştu.

HUKUKİ SÜREÇ HAZIRLIYORUZ

Sürecin proje kavramının sınıfta kaldığının acı neticesi olduğun kaydeden İmamoğlu, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Bunun sorgulanması meclis seviyesinde tartışılmasının ve sonuca bağlanmasının önemli bir husus olduğunun altını çizmek isterim. Baktığınızda geçmişini de dinlediğimde neredeyse belki 10 yılı aşkın süre önce başlanırken uzmanlar dinlenmemiş. Ortada yazılar belgeler var. O dönem bu işi yapan müteahhitin bu yanlış bir metot tercihidir diye yazısı olmasına rağmen devam et kardeşim denmiş. Dolayısıyla müteahhit bitirdiği işten dolayı suçlanamıyor bile. Çünkü uyarmış.

O çatlaklar vesaire bir imalat hatası da değil. Yani uyarmış müteahhit. Bu kadar acı. Bu gözü körlüğün her şeyi ben bilirim anlayışının bir sonucudur. Burada geçmiş deneyimleri olan arkadaşlarım var. Kuruma çok derin hizmetleri olmuş arkadaşlarım var. Bizden önceki dönem Genel Müdürlüğü Yardımcılığı yapmış arkadaşım var. Daha önceki dönem çalışmış ama başka bir pozisyonda tutulmuş ya da çok öncesi dönemde hizmet etmiş ama uzun süre ayrılmış geçmiş dönemde bizim Genel Müdürlüğümüzü yaptı, hizmet etti.

Süreci bitti, emekli oldu. Şimdi. Bir arkadaşınıza geçti. Bu aslında yönetimken ruh halimizi insana bakışımızı, deneyime verdiğimiz önemi akla, bilime marifete, liyakate verdiğimiz değerin karşılığıdır. Hangi makam olursa olsun göreve gelsin benim dediğimi yapsın. Ben ne diyorsam onun altına imza atsın anlayışı değil. Oraya yıllarını aktarmış insanların deneyimlerini dinleriz."

BAŞKA KAVRAMLARLA SÜRECİ YÖNETİRSENİZ İSTANBUL'A İHANET ETTİK DERSİNİZ

En doğru kararı, kurum tecrübesinden faydalanarak ortak akılla alındığını söyleyen İmamoğlu, "Siyasi bir sürece dair kent yaşamına dönük bir adım var ise evet orada irademizi ortaya koyarız. Örneğin İstanbul'un içme suyu kaynaklarını da tehlikeye ve tehdit altına alacak olan 136 milyon metrekarelik alanı heba edip 2 milyon nüfusa yol açacak olan Kanal İstanbul'a karşı çıkmak gibi.

Bu başka bir boyuttur. Ama diğer teknik hususlarda var olan arkadaşlarımızın deneyimine hürmet ederiz. Oradan çıkan ortak aklı da elimizdeki bütçeyle, finansmanla yol alarak yürütürüz. Bu kavramın ülke iradesinde ve idaresinde çok önemli. Altını çizmek istiyorum. İşte buna uymadığınız zaman önünüze çıkacak manzaranın adı fiyaskodur. Aynen Melen Barajı'nda yaşanan fiyasko gibi. Dolayısıyla ranta odaklandığınızda, başka kavramlarla süreci yönetme anlayışına sahip olduğunuzda şehrinize öyle kalıcı zararlar verirsiniz ki yıllar sonra biz bu şehre ihanet ettik demek zorunda kalırsınız" diye konuştu.

ÜÇ YILLIK ENGELLEMEYLE EN UCUZ SU TARİFESİNE SAHİBİZ

İSKİ'nin İBB Meclisi çoğunluğu nedeniyle bütçe engellemesiyle karşı karşıya kaldığını paylaşan İmamoğlu "Bütün bu yatırımları ve bu başarıları elde ederken inanınız ki Türkiye'de en pahalı su arzını sağlayan bir kurum olmamıza rağmen artık neredeyse milyarlarca diyeceğimiz enerji tüketimine, enerji giderine sahip bir kurumuz. Kilometrelerce  öteden su basıyoruz çünkü.

Böylesi bir kurum olmamıza rağmen Türkiye'nin neredeyse büyükşehir belediyeleri arasında üç yıllık engellemeyle en ucuz su tarifesine sahibiz. Elbette yoksulluğun sebebi olan hükümetin ekonomik uygulamalarından dolayı evinde suyunu bile akıtamayan insanlarımızın olduğu bu dönemde biz şehrimin insanlarına katkı sunma konusunda fedakarlığa varız.

Yüz binlerce insanımızın faturasının ödenmek zorunda bırakıldığı -ki Askıda Fatura sisteminde hiç kimse rencide edilmeden bu süreç yönetiliyor- bir dönemde biz de isteriz ki en uygun fiyata verelim. Ama bir işin maliyeti vardır. Kar amacı gütmezsiniz, maliyeti karşılarsınız. O maliyetin. Bu tür elzem yatırımlar vardır. Ama ne yazık ki biz bu konuda engelleniyoruz." diye konuştu.  875 milyon TL maliyeti olan projeyle 4,5 buçuk milyon İstanbullunun su naklinin sağlanacağını belirten İmamoğlu, "Sancaktepe, Ümraniye, Ataşehir, Kadıköy, Üsküdar, Fatih, Zeytinburnu, Bahçelievler ilçelerine su naklini kolaylaştıracak projeyi hizmete açıyoruz. Arıza olduğunda kesintinin olmaması için çok önemli bir baypas hattı gibi kullanılacak önemli bir hattı hayata geçirdik" dedi.

BİZ YAĞMURDAN SONRA DEĞİL ÖNCE ÇİZME GİYİYORUZ

Konuşmanın ardından CHP Genel Başkan Yardımcısı Onursal Adıgüzel ve CHP Grup Başkanvekili Engin Altay' kurdele kesimine davet eden İmamoğlu, "Şu anda arkadaşım son kaynağı atıyor. Bu işin şovu ama bu kadar şov yapalım. Biz yağmurdan sonra çizme giymiyoruz. Yağmurdan önce çizme giyiyoruz. Hayırlı uğurlu olsun. Bu tür hizmetlerimize devam edeceğiz. İstanbul'umuzun her noktasına hizmet edeceğiz... Açılışlarımız devam ediyor. Bizi izlemeye devam ediniz" dedi.

İSTANBULLU VE ALLAH YANINIZDA BİRİSİ DE KARŞIDA OLSUN

Törende konuşma yapan CHP Genel Başkan Yardımcısı Onursal Adıgüzel, "İnsan odaklı bir belediyecilik anlayışı, İstanbul'la buluştu. İstanbullular daha iyi hizmet alıyorlar ve bu da bu güzel hizmetlerden biri. Her gün açılışlar yapılıyor. Yüz elli proje var. Biz bu hıza yetişemiyoruz. Bölgemiz için hayırlı olsun diyorum. İstanbul'umuz için hayırlı olsun diyorum" diye konuştu.

Açılışlar için gelen mesajları dahi takip etmekte zorlandıklarını ifade eden CHP Grup Başkanvekili Engin Altay "Allah ondan razı olsun. Çok teşekkür ediyoruz. Bütün engellemelere rağmen, bütün engellemelere rağmen olağanüstü bir performans. Sergileniyor. Ekrem Başkan'ın liderliğinde İBB kadrolarıyla. Şimdi tabii şikayet de ediyor. Haklı olarak ama önce gerek yok.

Sana üç şey lazım, ikisi var. İkisi yanında. İstanbullular yanında, Allah. bırak birisi de karşıda olsun. Zarar gelmez. Bunlar hallolur. Bu engellemelere rağmen ben bu olağanüstü başarı için kendisine partimiz adına da tekrar tekrar yüzümüzü yere düşürmediği, aksine İstanbul'da göğsümüzü gerek.

Bağcılar'dan Kadıköy'e, Arnavutköy'den Küçükçekmece'ye kadar her sokakta, her mahallede partimize yönelik ilginin de süratle arttığı bugünlerde emeği için teşekkür ediyorum. Melen meselesi bir beceriksiz. İzah edilemez. Melen fiyaskosu ki daha önce de mecliste gündeme gelmişti. Ekim ayında bir gündeme istemelerini konuşacağız. Hiç merak etmeyin" dedi.

SU MUSLUKTAN İÇİLİR

Projenin İstanbul'a kazandıracağı faydalara ve hayata geçen projelere konuşmasında yer veren İSKİ Genel Müdürü Şafak Başa, İstanbullulara musluk suyu içme çağrısında bulundu. Başa, "İstanbul'da su musluktan içilir diyoruz. İstanbul'un suyunu, kaynağından korumaya başlıyor. 22 adet içme suyu arıtma tesisimiz de titizlikle arıtıyoruz. Bu suları evlere, şebekenin yüzde 99'u yenilenmiş ve içerisinde herhangi bir kirlilik barındırmayan borularla ulaştırıyoruz. Şehre verdiğimiz suyu yine otorite laboratuvarlarımızda düzenli olarak kontrol ediyoruz" diye konuştu.



Açık artırma ile satılacak
Sahibinden satılık kilise!
Yunanistan'dan iade-i ziyaret
Miçotakis yarın Ankara'ya geliyor
'10 ailenin anneler gününü kutlamıyorum'
Acılı annenin buruk günü
Bugün Anneler Günü
Anneler Günü'nüz kutlu olsun
4 milyon kişiyle yapılan araştırma
Kanser ile obezitenin bağlantısı var
BM raportöründen İsrail'e Gazze tepkisi
'Holokost'u çağrıştırıyor'
Kazanandan çok protestolar damga vurdu
İsrail için kabul gibi Eurovision
Lastiği patlayan tıra başka ir tır çarptı
Feci kazada 2 kişi öldü
'Bir çanta para getirdiler, kabul etmeyince öldürdüler'
Ayşe Ateş'ten çarpıcı açıklamalar
CHP'den belediyelere yeni genelge
Şatafat ve israftan kaçının
Destek fiyatı 2 lira oalcak
Yaş çay alım fiyatı belli oldu
Tarihte örneği yok
Siyonist cellatlar Eurovision'da da kendini gösterdi
En kritik belirti
Kalp krizi nasıl anlaşılır!
Pembe domates deyip geçmeyin...
En pahalı domatesin tohumu İsrail'den geliyor!
Yüksek yargıya kim hükmedecek?
Kavgadan uzlaşma mı çıktı?
Açık artırma ile satılacak
Sahibinden satılık kilise!
Yunanistan'dan iade-i ziyaret
Miçotakis yarın Ankara'ya geliyor
'10 ailenin anneler gününü kutlamıyorum'
Acılı annenin buruk günü
Bugün Anneler Günü
Anneler Günü'nüz kutlu olsun
4 milyon kişiyle yapılan araştırma
Kanser ile obezitenin bağlantısı var
BM raportöründen İsrail'e Gazze tepkisi
'Holokost'u çağrıştırıyor'
Kazanandan çok protestolar damga vurdu
İsrail için kabul gibi Eurovision
Lastiği patlayan tıra başka ir tır çarptı
Feci kazada 2 kişi öldü
'Bir çanta para getirdiler, kabul etmeyince öldürdüler'
Ayşe Ateş'ten çarpıcı açıklamalar
CHP'den belediyelere yeni genelge
Şatafat ve israftan kaçının
Destek fiyatı 2 lira oalcak
Yaş çay alım fiyatı belli oldu
Tarihte örneği yok
Siyonist cellatlar Eurovision'da da kendini gösterdi
En kritik belirti
Kalp krizi nasıl anlaşılır!
Pembe domates deyip geçmeyin...
En pahalı domatesin tohumu İsrail'den geliyor!
Yüksek yargıya kim hükmedecek?
Kavgadan uzlaşma mı çıktı?

Sınır güvenliği devletlerin bekası için hayati önem taşıyor

Sınır güvenliği, bir devletin egemenliğinin en temel göstergelerinden biridir
12.05.2024 12:18:00
Hasan Parlak
Sınır güvenliği devletlerin bekası için hayati önem taşıyor
Sınır güvenliği devletlerin bekası için hayati önem taşıyor
Sınır güvenliği, bir devletin egemenliğinin en temel göstergelerinden biridir. Sınır güvenliği, bir ülkenin toprak bütünlüğünü, egemenliğini ve halkının güvenliğini koruma açısından hayati öneme sahiptir.

Ulusal güvenliğin sağlanması, ekonomik istikrarın korunması ve toplumsal huzurun devamı için kritik bir öneme sahiptir.

Küreselleşen dünyada, sınırların korunması daha da zorlaşmakta ve devletler bu meydan okumaya karşı yeni tedbirler geliştirmek zorunda kalmaktadır.

Sınırlar, yalnızca coğrafi çizgiler değil, aynı zamanda kültürel, ekonomik ve siyasi etkileşimlerin merkezidir. Sınır güvenliği, kaçakçılık, yasa dışı göç, terörizm gibi tehditlere karşı koruma sağlar ve ulusal güvenlik için stratejik bir rol oynar.

Alınacak Tedbirler

Fiziki Güvenlik Önlemleri: Sınır hattı boyunca duvarlar, çitler ve gözetleme kuleleri gibi fiziki engellerin inşası.

Teknolojik Yatırımlar: İleri gözetleme teknolojileri, dronlar, termal kameralar ve hareket dedektörleri gibi teknolojik araçların kullanımı.

Eğitim ve İstihbarat: Sınır güvenlik personelinin eğitimi ve istihbarat kapasitesinin artırılması.

Uluslararası İş Birliği: Komşu ülkelerle iş birliği ve koordinasyon içinde çalışarak sınır güvenliğini artırmak.

Hukuki Düzenlemeler: Sınır ihlallerine karşı caydırıcı yasal düzenlemelerin yapılması ve uygulanması.

Entegre Sınır Yönetimi: Sınır yönetiminde kurumlar arası ve uluslararası iş birliğinin güçlendirilmesi.

Sınır güvenliği, devletlerin bekası için kritik bir öneme sahiptir. Çeşitli tehditlere karşı etkili bir koruma sağlamak için fiziki, teknolojik, eğitim ve hukuki tedbirlerin yanı sıra, uluslararası iş birliği ve entegre sınır yönetimi yaklaşımları da büyük önem taşır.

Bu tedbirler, sınırların ve devletlerin güvenliğini sağlarken, aynı zamanda insan, sermaye ve malların yasal serbest geçişlerini kolaylaştırarak refah ve ekonomiye katkı sağlar.

Ankara'da kontrolden çıkan araç direğe çarptı: 1 ölü, 4 yaralı

Ankara'nın Çankaya ilçesinde kontrolden çıkan bir araç direğe çarptı. Kazada 1 kişi hayatını kaybederken, 4 kişi ise yaralandı
12.05.2024 09:56:00
İHA
Ankara'da kontrolden çıkan araç direğe çarptı: 1 ölü, 4 yaralı
Ankara'da kontrolden çıkan araç direğe çarptı: 1 ölü, 4 yaralı
Ankara'nın Çankaya ilçesinde kontrolden çıkan bir araç direğe çarptı. Kazada 1 kişi hayatını kaybederken, 4 kişi ise yaralandı.

Olay, saat 06.30 sıralarında Çankaya ilçesi Libya Caddesi üzerinde meydana geldi. 06 MC 7580 plakalı BMW marka lüks araç kontrolden çıkarak yol tabelasının direğine çarptı. Kaza sonrası vatandaşların ihbarı üzerine olay yerine polis, itfaiye ve sağlık ekipleri sevk edildi.

Sürücü olay yerinde hayatını kaybederken araçta bulunan 4 kişi ise yaralandı. Araçta sıkışan yarılılar itfaiye ekiplerinin çalışmaları sonucu araçtan çıkarılarak ambulansla çevre hastanelere sevk edildi. Kaza ile ilgili soruşturma başlatıldı.

Tüm annelerin Anneler Günü kutlu olsun

Her yıl Mayıs ayının 2. pazar günü kutlanan Anneler Günü, bu yıl da Türkiye'de ve dünyanın dört bir yanında çeşitli etkinliklerle anılıyor. Biz de Yeni Mesaj ailesi olarak tüm annelerin bu gününü en içten dileklerimizle kutluyoruz
12.05.2024 09:48:00
Mehmet Hakan Akkuş
Tüm annelerin Anneler Günü kutlu olsun
Tüm annelerin Anneler Günü kutlu olsun
Her yıl Mayıs ayının ikinci pazar günü kutlanan Anneler Günü, bu yıl da Türkiye'de ve dünyanın dört bir yanında çeşitli etkinliklerle anılıyor. Anneler Günü'nün tarihçesi, köklü bir geçmişe sahipken, modern kutlamaların başlangıcı 1908 yılında Amerika Birleşik Devletleri'nde Anna Jarvis'in annesini anma etkinlikleriyle başlamıştır.

Türkiye'de Anneler Günü, bu yıl 12 Mayıs Pazar gününe denk geldi. Bu özel gün için pek çok kişi hazırlıklarını tamamlamış durumda. Alışveriş merkezleri ve çiçekçiler, anneler için özel hediyeler ve çiçeklerle dolup taşarken, çeşitli kampanyalar ve indirimler de dikkat çekiyor.

Bu yılki Anneler Günü, aynı zamanda sosyal sorumluluk projelerine de ev sahipliği yapıyor. Türkiye'nin çeşitli illerinden anneler, Emine Erdoğan'ın ev sahipliğinde Devlet Konukevi'nde bir araya gelerek, Anneler Günü'nü kutladılar. Programda, şehit ve gazi anneleri, engelli çocuk sahibi anneler, koruyucu anneler ve yaşlı anneler gibi farklı topluluklardan annelerin sorun ve talepleri dinlendi.

Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı Mahinur Özdemir Göktaş'ın da katıldığı etkinlikte, annelerin zorluklarla dolu hayat hikayeleri paylaşıldı ve devletin her zaman yanlarında olduğu vurgulandı. Bakan Göktaş, Filistinli anneler başta olmak üzere tüm dünyadaki annelerin Anneler Günü'nü kutladı ve onların yaşadığı zorluklara dikkat çekti.

Anneler Günü, sadece annelerimize olan sevgimizi ve saygımızı göstermek için değil, aynı zamanda toplumsal cinsiyet eşitliği ve kadın hakları konularında farkındalık yaratmak için de önemli bir fırsat. Bu özel gün, tüm annelerin, onların emeklerinin ve katkılarının takdir edildiği bir gün olarak kalplerde yer etmeye devam ediyor.

Ayşe Ateş: Sinan'a bir çanta para getirip 'bu işleri bırak' dediler, kabul etmedi ve bu yüzden öldürüldü

Özgür Özel'in kendisine 'Bu işte Devlet Bahçeli'nin bir dahli olduğunu düşünüyor musun' diye sorduğunu açıklayan Ayşe Ateş, "Devlet Bahçeli'nin bu işle hiçbir ilgisinin olduğunu düşünmüyorum" dedi. Ateş, "MHP ve Ülkü Ocakları'na mensup kişiler Sinan Ateş'i tehdit etti" ifadelerini kullandı.
12.05.2024 00:05:00
Sözcü TV
Ayşe Ateş: Sinan'a bir çanta para getirip 'bu işleri bırak' dediler, kabul etmedi ve bu yüzden öldürüldü
Ayşe Ateş: Sinan'a bir çanta para getirip 'bu işleri bırak' dediler, kabul etmedi ve bu yüzden öldürüldü
Ülkü Ocakları eski Genel Başkanı Sinan Ateş'in eşi Ayşe Ateş, SÖZCÜ TV'de İpek Özbey ile Nokta Atışı programında konuştu.

Ayşe Ateş; Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan'ın hafta içerisinde Danıştay'ın 156. kuruluş yılındaki konuşmasındaki, "Nasıl geç gelen adalet, adalet değilse, topluma güven veren adalet sistemi bekamızın güvencesidir. Tüm mahkemelerde yer alan 'Adalet mülkün temelidir' yazısı bize bunu hatırlatır. Adalet olmazsa huzur olmaz, güven olmaz" sözlerini hatırlattı.

Ailesinin ve kendisinin tehdit edildiğini belirten Ateş, şu ifadeleri kullandı:

Korkuyorum, Ankara'nın göbeğinde siyasi cinayet işleyebiliyorlarsa, devlete kafa tutarcasına bu işi yapıyorlarsa bu insanlardan her şey beklenir. Beni niye takip ettiniz. İnsan değil bunlar cani. Kimlik bilgilerimi istediler.  MHP ve Ülkü Ocakları'na mensup kişiler Sinan Ateş'i tehdit etti. Bu kurumsal kimliği kendine kalkan yapanlar Sinan'ı katletti. Bu defa beni tehdit etmeye başladılar. Bu kurumsal kimlikleri açıkça yazdıkları, belirttikleri profillerden Sinan'ı önce itibarsızlaştırma yoluna gittiler. Bu profillerden yaptıkları paylaşımlarla hakaret ettiler, iftiralar attılar. Sonra tehdit etmeye başladılar.

"Gönlündeki aslan siyaset yapmaktı"

Eşinin göz göre göre öldürüldüğünü belirten Ayşe Ateş ifadelerini şöyle sürdürdü:

Bir gün eve geldi dedi ki 'Ayşe birileri geldi yanıma önüme bir çanta para koydular. Dediler ki al bu parayı Sinan devamı da var. Bu siyaseti bırak. Bu işleri bırak. Hayatına, keyfine, yoluna bak. Nasıl istiyorsan öyle yaşa ama bu işleri bırak kardeşim, çekil kenara. Keyfinde zevkinde yaşa. Dünyanın neresinde istiyorsan. Hayatının sonuna kadar para sıkıntısı çekmeyeceğini sana garanti ediyoruz. Tek bir şartımız var bu işleri bırak.  Bu bence Sinan'ın neden öldürüldüğünün cevabı. Görevden ayrıldıktan sonra(Ülkü Ocakları Genel Başkanlığı) bu teklif gelmişti. Siyaset yapma, siyasetten uzak dur. Siyasete girme, okuluna git gel. Hocalığını yap. Keyfine bak, hayatını yaşa dediler. Sinan bu teklifi yapanların kim olduğu söylemedi bana. Ben de Sinan'a dedim ki 'Paraları da onların olsun, siyasetleri de onların olsun, yürü gidelim. İstersen ülkeden gidelim, istersen dağın başına yanımda sen ol yeter ki' dedim. Daha açık söylemek gerekirse Sinan'ın gönlünde yatan aslan siyaset yapmaktı. Bu ileride milletvekilliği, bakanlık belki başbakanlık olur artık zaman ve şartlar neyi getirirse istediği buydu, siyaset yapmaktı.

Özel ile görüşmesi

Ateş, CHP lideri Özgür Özel'in kendisine eşinin ölümüne ilişkin olarak "Devlet Bahçeli'nin bu işte bir dahlinin olduğunu düşünüyor musun?" diye sorduğunu söyledi. Ateş, "Ben Devlet Bahçeli'nin bu işle hiçbir ilgisinin, haberinin olduğunu düşünmüyorum" ifadelerini kullandı.

Ayşe Ateş, Sözcü TV ekranlarında şu ifadeleri kullandı:

"Hepsi makamlarda oturuyor. Sayın Bahçeli'nin yapması gereken MHP ile Ülkü Ocakları ile ilişkili bu katilleri görevden alıp adaletin önüne atmak. Sayın Özgür Özel Beyefendi de kendisi bana sordu, 'Devlet Bahçeli'nin bu işte bir dahlinin olduğunu düşünüyor musun?' dedi bana. Ben Devlet Bahçeli'nin bu işle hiçbir ilgisinin, haberinin olduğunu düşünmüyorum. Onun bilgisi dışında yapıldığını düşünüyorum.

"Beni tehdit ettiler"

Sinan'ı önce itibarsızlaştırma yoluna gittiler. Hakaretler ettiler, iftiralar attılar sonra tehdit etmeye başladılar. Açıkça, kurumsal kimliklerini kullanarak yaptılar. Kimisi MHP kimisi Ülkü Ocakları'na mensup. Sinan Ateş itibarsızlaştırılmaya çalışıldı. Bu kişiler daha sonra Sinan'ı katlettiler. Bir de bunun üzerine onu mezarında rahat bırakmadılar, iftiralara devam ettiler. Beni tehdit ettiler. Bunları yaparken bu kurumsal kimliklerini kullandılar."

 
logo

Beşyol Mah. 502. Sok. No: 6/1
Küçükçekmece / İstanbul

Telefon: (212) 624 09 99
E-posta: internet@yenimesaj.com.tr gundogdu@yenimesaj.com.tr


WhatsApp iletişim: (542) 289 52 85


Tüm hakları Yeni Mesaj adına saklıdır: ©1996-2024

Yazılı izin alınmaksızın site içeriğinin fiziki veya elektronik ortamda kopyalanması, çoğaltılması, dağıtılması veya yeniden yayınlanması aksi belirtilmediği sürece yasal yükümlülük altına sokabilir. Daha fazla bilgi almak için telefon veya eposta ile irtibata geçilebilir. Yeni Mesaj Gazetesi'nde yer alan köşe yazıları sebebi ile ortaya çıkabilecek herhangi bir hukuksal, ekonomik, etik sorumluluk ilgili köşe yazarına ait olup Yeni Mesaj Gazetesi herhangi bir yükümlülük kabul etmez. Sözleşmesiz yazar, muhabir ve temsilcilere telif ödemesi yapılmaz.